Türkiye, yakın tarihinin sonuçları itibariyle en farklı seçimini gerçekleştirdi. Uzun süredir ekonomik krizin yaşandığı ve her geçen gün krizin derinleştiği koşullarda, maaşları açlık sınırının altında kalan emekliler, gelen zammın ardından maaşları sınırın altına gerileyen milyonlarca asgari ücretli, iktidarın ekonomi politikalarına karşı tepkisini sandıkta gösterdi.
İktidar tarihinin en büyük yenilgisini yaşarken siyasi partilerden de açıklamalar geliyor.
Emek Partisi seçim sonuçlarına ilişkin bir açıklama yaptı.
Partiden yapılan açıklamada, sonuçlar için "işçiler emekçiler tek adamın, onun etrafındaki gerici güçlerin, cumhur ittifakının yönetme düzenini bozmuştur" değerlendirmesi yer aldı.
7 Haziran 2015'teki seçimlerin hatırlatıldığı açıklamada, bu tarihten itibaren Erdoğan'ın baskı ve şiddet politikalarını arttırdığı ifade edildi.
Şöyle devam edildi: "Saray iktidarı ne pahasına olursa olsun iktidarda kalmak için en gerici güçlerle ittifak ve iş birliğini sürdürmüş, 2019 yerel seçimleri, 2023 genel seçimleri sürecinde devletin tüm imkanlarını seferber ederek iktidarda kalmıştır. 2023 14 ve 28 Mayıs seçiminden sonra uyguladığı 12. Kalkınma Planı, 3 yıllık Orta Vadeli Program (OVP) ve 2024 bütçesiyle işçi ve emekçilere nasıl bir ekonomik saldırı programını uygulayacağının açıktan ilan etmiştir.
Erdoğan'ın "Kürt halkına dönük savaş ve çatışma programını genişletme arayışına girdiği" belirtilen açıklamada asgari ücretin eridiği, açlık ve yoksulluğun arttığı ifade edildi.
Ekonomideki kötü gidişatın yanında, iktidarın "MESEM, ÇEDES gibi projelere hız verildiği" ve demokratik hak ve özgürlüklerin kullanılamaz hale getirildiği kaydedildi.
"Halktan öğreneceği bir seçim sonucu ortaya çıkmıştır"
İktidarın, Gazze'de katliam yapan İsrail'le ticari ve ekonomik ilişkileri sürdürdüğü anımsatılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:
"İşte bu koşullarda gidilen yerel seçimlerde saray rejimi, tek adam ve etrafındaki gerici güçler halktan iz bırakacak bir tokat yemiştir. İşçilere ve emekçilere güvenmeyen siyasi anlayışların, burnundan kıl aldırmayanların dersler çıkaracağı, halktan öğreneceği bir seçim sonucu ortaya çıkmıştır.
"Fabrikalarda, işyerlerinde, emekçi semtlerinde iktidarın tüm baskıcı ve otoriter tutumuna itiraz ederek sandıktan güçlü bir değişim rüzgârı estirilmiştir. Halkımız, iktidar ve yanındaki güçlerin ekonomik, sosyal, siyasal ve halk düşmanı, savaşı politikalarına güçlü bir itiraz gerçekleştirmiştir. Bu itirazın içinde tüm emek ve demokrasi güçlerinin payı vardır. Direnen işçilerin, özgürlüğünden vazgeçmeyen kadınların, gelecek isteyen gençlerin, eşitlik talep eden Kürt halkının, çocuklarına bir öğün ücretsiz yemek talep eden velilerin, tarlasında ürününü tüccara yok pahasına vermek zorunda kalan üretici köylülerin, kapıkulu olmayacağız diyen kamu emekçilerinin, açlığa terk edilen emeklilerin payı var. Tek adam seçimi değerlendirdiği balkon konuşmasında her alanda uyguladıkları hız kesmeden, esnetmeden, gevşetmeden saldırı politikaların noktasına, virgülüne kadar uygulayacaklarını, zehir reçetesinin arkasında olduğunu bir kez daha ilan etti. Şimdi bu politikalara karşı ortaya çıkan itirazı büyütmek, ete kemiğe büründürmek, demokratik kazanımlara çevirmek, gelirde adalet, vergide adalet sağlamak, 12. Kalkınma planına, 3 yıllık OVP’ye savaş politikalarına dur demek için tüm emek ve demokrasi güçlerine görev düşmektedir"
Açıklamanın sonunda mücadele ve 1 Mayıs'a çağrı yer aldı. (Kısa Dalga)