İnsan Hakları Derneği (İHD) tarafından Diyarbakır'da 16-17 Mart'ta yüzü aşkın akademisyen, yazar, gazeteci ve sivil toplum temsilcilerinin katılımıyla gerçekleşen 'Kürt Meselesinin Çözümü ve Barış Konferansı'nın sonuç bildirgesi İHD Diyarbakır Şubesinde açıklandı.
Çözüm önerilerinin sıralandığı sonuç bildirgesinde, Kürt Sorunun çözümü için tüm muhataplara çağrı çözüm için çalışmaları çağrısında bulunuldu.
Kürt Meselesine dair barışın sağlanamamasına sebep olan sorunlar şöyle sıralandı:
- Siyasi partilerin Kürt Meselesinin çözümüne dair diyalog zemini oluşturamamaları,
- Kürt Meselesinde askeri yöntemler ve güvenlikçi yaklaşımların kullanımı konusunda ısrarcı tutum,
- Şiddet politikalarının barış zeminini oluşturmadaki engelleyici etkisi,
- Kürt meselesinin çözümünde önemli bir aktör olan Abdullah ÖCALAN’ın sürece dâhil olmasını engelleyen tecrit politikaları,
- İktidar partileri açısından asırlık Kürt Meselesinin çözümünün kısa vadeli politik çıkarlara tercih edilmesi,
- Çözüme dair girişimlerde ön hazırlıklar gerçekleştirilmeden ve yasal çerçeve oluşturulamadan hareket edilmesi,
- Şiddeti besleyen söylemlerin olağan hale gelmesi ve güncel politikayı belirlemesi,
- Kürt Meselesinin siyasi boyutunun yanında insan hakları perspektifinin gözardı edilmesi,
- Sivil toplumun barış talebine dair süreçlere katılımdaki noksanlıkları
Bu kapsamda; Konferans’ın tüm oturumları boyunca gerçekleşen yoğun tartışma ve aktarımlar sonucu, Kürt Meselesinin çözümü ve barış ortamının sağlanmasına dair çözüm önerileri ise şöyle sıralandı:
- Kürt Meselesine dair özgür bir tartışma ortamı yaratmak adına başta ifade özgürlüğü olmak üzere temel hak ve özgürlüklerin önündeki engeller kaldırılmalıdır.
- Çatışmanın tarafları arasında müzakereyi mümkün kılacak bir diyalog mekanizması kurulmalı; kalıcı bir barış ortamını sağlamak için çatışmasızlık hali sağlanmalıdır.
- Siyasi partiler Kürt Meselesinin çözümüne dair niyet ve program ortaya koymalıdır.
- Abdullah ÖCALAN’ın sürece dâhil olabilmesi için uygulanan tecrit politikalarına son verilmelidir,
- İnsan haklarına dayalı, çoğulcu, kapsayıcı ve sivil bir Anayasa ivedi olarak gündeme alınmalı; Anayasanın toplumsal uzlaşı sağlamadaki rolü pekiştirilmelidir.
- Kürtlerin seçme ve seçilme ile temsil hakkını ortadan kaldıran uygulamalara son verilmelidir.
- Sivil toplum örgütleri ve baroların çözüme dair etkin rol almasının önündeki engeller kaldırılmalı; gerçekleştirilen Barış Konferansı gibi barışa dair yeni ve kapsamlı çalışmalar gerçekleştirmelidir.
- Kürt Meselesinin demokratik yöntemlerle çözümü için Kürt ve muhalif siyasetçilerin siyaset yapmalarının önündeki engeller kaldırılmalı; sivil siyasetin önü açılmalıdır,
- Kürtçenin hayatın her alanında kullanımının önündeki tüm engeller kaldırılmalı, Kürtçenin Kürt Meselesi bağlamındaki önemi göz önünde bulundurulmalıdır.
- Kürt Meselesinin çözümünde dünyadaki çatışma çözümü deneyimlerinden yararlanılmalı, Türkiye’nin çözüme dair girişimleri ve deneyimleri yeniden gözden geçirilerek özgün koşullara uygun mekanizmalar ve yasal çerçeve oluşturulmalıdır.
- Barışa dair yapılacak her türlü çalışmada kadınların eşit temsili sağlanmalı, sürece katılımları önündeki engeller kaldırılmalıdır.
- Savaş mağduru toplumlar arasında uluslararası dayanışma güçlendirilmelidir.
Bildirgenin ardından yapılan açıklamada, "İnsan Hakları Derneği olarak; Barış Konferansının Sonuç Bildirgesi önerilerini aynı zamanda muhataplarına bir çağrı olarak dile getiriyor; insan haklarının ancak barış ortamında mümkün olacağı vurgusuyla barışa ve çözüme dair çalışmalarımızın devam edeceğini siz değerli kamuoyuna bildiriyoruz" denildi. (Kısa Dalga)