Çıplak arama davasında dinlenen tanıklar: "Biz de çıplak aramaya maruz kaldık"

Çıplak arama davasında dinlenen tanıklar: "Biz de çıplak aramaya maruz kaldık"
Gezi Parkı eylemleri kapsamında gözaltına alındıklarında çıplak aramaya maruz kaldıklarını iddia eden Mücella Yapıcı’nın şikâyeti üzerine, ‘işkence ve eziyet’ suçundan haklarında 12 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan 2’si polis memuru, biri nezarethane amiri olan 3 kişinin yargılanmasına devam edildi. Tanıklar, Mücella Yapıcı’nın iddialarını destekleyerek, "Biz de çıplak aramaya maruz kaldık" dedi.

 

Gezi Parkı eylemleri sırasında gözaltına alınan Taksim Dayanışması sözcülerinden mimar Mücella Yapıcı ile kızı Cansu Yapıcı’nın, çıplak aramaya maruz kaldıklarını söyleyerek, görevliler hakkında yaptıkları şikâyet üzerine, olaydan 8 yıl sonra 3 memur hakkında, ‘işkence ve eziyet’ suçundan 3 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmaya, o dönem nezarethane amiri olan ve şu anda başka suçtan tutuklu yargılanan sanık Levent Mustafaoğlu, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Duruşmada Mücella Yapıcı ile kızı Cansu Yapıcı ve avukatları Meriç Eyüboğlu hazır bulundu.

"GÖREVLİ MEMUR SOYUNMAMIZI İSTEDİ, SADECE ÇAMAŞIR KALDI"

Mahkemede tanık olarak dinlenen Akif Burak A., gözaltında geçirdikleri 4 günlük süreyi anlattıktan sonra, Mücella Yapıcı’nın avukatı Meriç Eyüboğlu’nun, gözaltındayken çıplak aramaya maruz kalıp kalmadığıyla ilgili sorusu üzerine, “Orada bir görevli memur soyunmamızı istedi. Sadece çamaşır kaldı. Beraber kaldığımız erkekler arasında da buna maruz kalanların olduğunu biliyoruz” diye konuştu. A., konuyla ilgili yargıya başvurmadığını ancak maruz kaldığı durumu sürekli dillendirdiğini belirtti.








"İÇ ÇAMAŞIRIMI DA ÇIKARMAMI İSTEDİLER, NEDENİNİ SORDUM, GÜLÜŞMELER OLDU"

Tanık Sabiha S.T. ise gözaltı aracına bindirildiklerinde, polislerin kendilerine, "Size daha neler yapacağız” dediklerini iddia etti. T., “Üstümdeki bütün kıyafetleri çıkarttırdılar. İç çamaşırımı da çıkarmamı istediler. Nedenini sordum. Gülüşmeler oldu. İtiraz ettim, ‘tamam çıkarmana gerek yok’ dediler. Beni erkekler tuvaletine götürdüler. Kamera olduğunu gördüm. Bağırıp tepki gösterdim. Gözaltından sonra, olayın bende yarattığı şeyler nedeniyle şikayetçi olmadım. Kaçıp uzaklaştım” dedi.

"5 POLİS, 17 YAŞINDAKİ KADINI YERE YATIRIP, ÜZERİNE BASARAK PARMAK İZİNİ ALDI"

Tanık Beyza M. de “Soyunmamı istediler. Bütün çamaşırımızı çıkardılar. Sutyenimin ipini almak istediler. Mücella Yapıcı’yı ayırıp uzak bir yere götürdüler. Tuvalete gitmek istediğinde, ‘Sen buraya işe’ denildiğini biliyoruz. 17 yaşında henüz reşit olmayan bir kadın vardı. Onun yere yatırıldığını, 5 polisin üzerlerine basarak parmak izini aldığını gördüm. O zaman Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanıydım, ‘Sen Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı gördün, ne işin var burada’ dediler” diye konuştu.

MAHKEME O DÖNEMDE GÖZALTINDA OLANLARIN LİSTESİNİ İSTEDİ

Tanık anlatımlarının ardından mahkeme, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürlüğü’ne, Mücella Yapıcı ile kızı Cansu Yapıcı’nın gözaltında bulundukları 8 Temmuz ile 11 Temmuz 2013 tarihlerinde, gözaltında olan kişilere ait isim listesinin mahkemeye bildirilmesi için yazı yazılmasına karar verdi.

Mahkeme, İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü’ne de yazı yazılarak, olay tarihine ait Güvenlik Şube Müdürlüğü nezarethanesinin koridor kamera kayıtlarının istenmesini kararlaştırdı. Duruşma 7 Temmuz'a ertelendi.

 

(FAHRETTİN ÖZTÜRK/ANKA)

Gündem