22. TBMM Başkanı Bülent Arınç, HaberTürk ekranlarında gazeteci Mehmet Akif Ersoy'un sorularını yanıtladı.
Seçim sonuçlarını gündemdeki konuları değerlendiren Arınç'ın CHP Genel Başkanı Özgür Özel'le ilgili sözleri ise dikkat çekti.
Arınç Özel'i başarılı bulduğunu şu ifadelerle anlattı: "Özgür Özel, ben Milli Selamet Partisi il başkanı iken Manisa'da, o daha iki yaşındaydı. Onun lehine söylüyorum bunu. Yani çok genç yaşlarda ben partide bir noktaya gelmiştim. O da bir eczacılıktan sonra il başkanlığı, il başkan yardımcılığı veyahut oralarda bulundu. Milletvekili oldu. Daha önce seçilemedi birkaç defa. Siyaseti bırakmadı. Ağzı güzel laf yapan, muhakemesi kuvvetli, mücadeleci bir insan olarak tanıyoruz kendisini"
"Cenazede hiç bir AK Parti vekili yoktu, Özgür Özel vardı"
"Benim için çok önemli bir tarafı daha var. Yani bunu hiçbir yerde de anlatmadım. Efendim sanıyorum 2017... Yani 15 Temmuz olmuş. Arkadan KHK'lar, arkadan tutuklamalar, arkadan davalar... Tabii bir ihbar furyası başlamış. Eşimin amcasının oğlu Manisa'da sağlık müdürüydü. Bizim de haziran seçimlerinde adayımız olmuştu. Ben de bırakmıştım o tarihte. O daha sonra işte KHK ile görevden alındı. Arkadan da tutuklandı, cezaevine girdi. Bizim amcamız, yani eşimin amcası o tarihlerde vefat etti. Gittik eşimle birlikte, Karaağaçlı köyünün yanında Çerkez Mahmudiye köyü vardır, oraya gittik. Amcamızın oğlunu da elleri bağlı olarak getirdiler. Sonra bir odaya koydular. Akrabalar da geldi. Kimisi ağlıyor, kimisi kucaklaşıyor falan. Amcamızın naaşı da avluda. Şimdi ben gittim. Ben akrabasıyım. Yani amcamızı da çok seviyoruz. Melek gibi bir insan. Halit amcamızı herkes sever. Özgür Özel gelmiş. O zaman Manisa milletvekiliydi. Sanıyorum belki de sağlık müdürü olan arkadaşının babasının cenazesine geldi. Veya ben gittiğim için geldi, bu tarafı sorgulama imkanımız yok. Ama hayatımın en büyük sükutu hayalidir. Manisa'nın beş milletvekili var AK Parti'de, hiçbirisi yok orada. Ve bunlardan ikisi elinden tutup da milletvekili yaptığım insanlar. Ve bir tanesi de o köyün çocuğu. Onlar yok ortalıkta. Vali zaten yok. Başsavcı kaçmış. Her biri bir tarafa dağılmış. Ben gideceğim diye. Özgür Özel var, ben varım. Cenaze geldi, imam bulundu. Getirdiler amcamızın oğlunu. Jandarma var başında, jandarma astubay mıydı, teğmen miydi hatırlamıyorum. Efendim, kelepçeleri çözemeyiz dediler. Nasıl çözemezsiniz? Bu nasıl Allahuekber diyecek ya? Babasının namazını kılacağız. Zaten otuz tane jandarma var orada. Elini çözsen ne olacak? Efendim biz böyle talimat aldık. Allah bin kere razı olsun. O benim kahramanımdır."
"Özgür Özel benim hukukumu korudu"
Arınç şöyle devam etti: "Özgür Bey dedi ki, başkanım lütfen siz karışmayın. Ben bu işi çözerim dedi. Onlarla o tartışmaya girdi. Siz dedi, girerseniz işin içini bunu büyütürler dedi. Ben onlarla mücadele edeceğim dedi. Jandarma gene kabul etmedi. Valiyi aradı telefon. Başsavcıyı aradı telefonla. Onlarla şiddetle münakaşa etti. Yaptığınız ayıptır dedi ya. Yani bu çocuk babasının cenazesine gelmiş. Niçin Allahuekber demesine izin vermiyorsunuz? Kaçacağından mı korkuyorsunuz? Sonunda merhamete mi geldiler, korkuya mı geldiler? Eller çözüldü. Çocuk Allahuekber dedi. Babasının namazını kıldı. Şimdi hiçbir AK Partili'nin olmadığı bir yerde Her şeylerini bana borçlu olan insanların bile kaçarak, korkarak gelmediği bir yerde Özgür Özel benim hukukumu korudu. Ben bunu unutmam."
"Ona teşekkür ediyorum her zaman"
"Nasıl CHP'liler benim dürüstlüğüm, namuslu oluşum karşısında beni takdir ediyorlarsa, ben de bu yaptığından dolayı ona teşekkür ediyorum her zaman" diyen Arınç "Bir medeni insan olarak o gün bizim acımızı paylaşmış bir insandır. Oraya gelmeyenler, benim yanımda görünmeyenler utanır inşallah. Bunu da anlatmış olduk" ifadelerini kullandı.
"Özel başarılı"
Arınç, Özgür Özel'i başarılı bulduğunu şöyle anlattı: "Yani bir kurultayda Partinin 10 senelik mi 12 senelik mi genel başkanı açık oyla kazanmış o da kaybetmiş şüphesiz bir insana elbette başarılı denir. Bundan sonra göreceğiz. Bakınız bu seçim sonuçlarını yorumlarken bu CHP'nin bence bu seçimlik başarısıdır. Bu başarının geçerli olması veya kalıcı olması için CHP'nin daha yapması gereken çok şey var."
"Bu sınavdan bütünlemeye kaldık"
Arınç CHP'ye ilişkin şu değerlendirmede bulundu: "CHP kendi içerisinde bir değişimi, bir dönüşümü, halkla bütünleşmeyi, halkın bütün kesimlerini eleyle vermeyi ve belediyelerinde de başarılı olmayı eğer kabul ettirebilirse bize güçlü bir rakibi olacaklar. Refah Partisi de belediyelerle başladı. Ben bunun içindeydim. Bir belde belediye başkanıyla biz il belediye başkanlıklarını kazanmaya başladık. Örnek gösteriyorduk her yerde. Konya'yı daha sonra örnek göstermeye başladık. Ankara, İstanbul ondan sonra geldi, 94'te. Biz 84'lerde, 89'larda belediye kazanmaya başlamıştık. Şimdi çok şükür, elbette bir sınavdan geçtik. Bu sınavdan bütünlemeye kaldık. Ama başaracağız" diye konuştu.
"AKP'ye küsmüş adaylardı, bunları AKP'nin karşısına çıkardılar"
Yeniden Refah Partisi'nin 31 Mart seçimlerine elde ettiği sonucu değerlendiren Arınç, şunları söyledi:
"Seçim sonuçlarına bakarsak her parti kendi açısından başarılı olduğu nokta bulabilir. YRP'nin Urfa ve Yozgat'ı kazanmış olması bir başarı olarak kabul edilebilir. BBP de ben Sivas'ı kazandım diyebilir. Ama kümülatif olarak baktığımızda sadece iki parti var AKP ve CHP... Aldıkları adaylar ya aday olamamış ya da AKP'ye küsmüş adaylardı. Bunları AKP'nin karşısına çıkardılar. kızgınlıktan aday oldular. Bu kalıcı değil. bu şekilde aday olmuş ve kazanmış arkadaşların çoğu yarın bir gün tekrar kendi partilerine dönebilir. Bu AKP'nin de gücünü gösteriyor; oradan giden hala seçilebiliyor demek ki. İstanbul'da bizi desteklemiş olamlarını isterdik ama kendi adaylarıyla aldıkları oyu bize verseler yine bir faydaları yoktu. Bu cumhurbaşkanlığı seçimlerinde faydalı olabilirdi bir tek.
Bu 50+1 meselesi partileri kimliksiz hale getirdi. Ne kadar oy taşıdıkları belli olmadan bir araya geliyorlar. Orada altılı masa, şurada sekizli masa... Bire muhtaç olmamak lazım."
"95'te Parlamento'ya girdim ve o zaman da yeni bir Anayasa yapma isteğimiz vardı"
Yeni Anayasa
Yeni Anayasa tartışmalarını değerlendiren Arınç, yeni bir Anayasa'ya ihtiyaç olduğunu belirterek şöyle konuştu:
"95'te Parlamento'ya girdim ve o zaman da yeni bir Anayasa yapma isteğimiz vardı. O günkü Anayasa'nın nasıl daha realist olabileceği konusunda bir şey hazırlandı. Mevcut Anayasa'yı revize etmek ve demokratik bir Anayasa hazırlamak iddiamız vardı. 99'da da belki yapıldı ama 2002'de dedik ki bir iddiamız var. 70-80 maddeli, çağdaş, demokratik, paylaşımcı, temel haklara önem veren bir Anayasa olacak. Sadece yemin maddesinde kaç tane 've' geçiyor. Daha öz olabilir. Diğerlerinde de akort bozuldu. 175 madde artı geçici maddeler var. Yeni Anayasa'ya gerçekten ihtiyaç var. 80 Darbesi'nin üzerinden kaç yıl geçti biz hala bu Anayasa ile yönetilmeye müstahak değiliz." (Kısa Dalga)