Antalya’nın Finike ilçesinde taş ve mermer ocaklarına karşı doğa mücadelesi yürüten ve beş yıl önce Kızılcık yaylasındaki evlerinde öldürülen yaşam savunucuları Ali Ulvi Büyüknohutçu ve Aysin Büyüknohutçu 7- 8 Mayıs’ta bir dizi etkinlikle anılacaklar.
“Ali Ulvi Büyüknohutçu ve Aysin Büyüknohutçu’nun Dostları” tarafından gerçekleştirilecek etkinlikler kapsamında mezarları başında ve hayatlarını kaybettikleri yerde bir anma töreni gerçekleştirilecek, adlarının verildiği parkta anılarına fidan dikilecek ve çeşitli atölye etkinlikleri ve belgesel gösterimi yapılacak.
Anma davetinde Büyüknohutçu çifti için adalet talep edildi ve azmettiricilerin yakalanmadığına dikkat çekildi.
NE OLMUŞTU?
9 Mayıs 2017’de Antalya’nın Finike ilçesine bağlı Kızılcık yaylasındaki evlerinde öldürülen Büyüknohutçu çiftinin cinayet şüphelisi Ali Yamuç, tutuklandıktan sonra yazdığı mektupta Büyüknohutçuları mermer ocağı şirketlerinin isteğiyle para karşılığında öldürdüğünü itiraf edip cezaevinde ölmüştü. Ali Yamuç'un intihar ettiği açıklanmıştı. Eşi Fatma Yamuç ise kendine yöneltilen suçlamalardan beraat etmişti. Aradan geçen 5 yılda Büyüknohutçu cinayetinin arkasında kimlerin olduğu hala bulunamadı.
Cinayetin katil zanlısı olarak gözaltına alınan Ali Yamuç, suçunu ifadelerinde itiraf etmiş ve Elmalı cezaevine gönderilmişti. Yamuç'un ifadelerinde dikkat çeken bir itiraf yer alıyordu: Kapatılan bir mermer ocağında çalışan "Çirkin" lakaplı kişinin cinayetler için kendisine 50 bin lira teklif ettiğini, bunun 3 bin liralık kısmını peşin aldığını söylüyordu. Yamuç intihar etmeden önce eşi Fatma Yamuç'a bir mektup verdi. O mektupta ise Yamuç, mermer ocağı sahibini suçluyordu. Fatma Yamuç'un üzerinden çıkan mektupta şu ifadeler yer alıyordu: “Anlaşıp konuştuğumuz gibi eğer 10 gün içinde 100 bin lirayı eşime vermezseniz Ali Ulvi ve Aysin Büyüknohutçu cinayetinden, en az benim kadar sorumlu olursunuz. Bana vaat ettiğiniz ödemeyi yapın."
Ali Yamuç'un cinayeti para karşılığı işlediğini açıklamasına, cinayet sonrası mermer ocağında "Çirkin" lakaplı kişiyle buluşmaya gittiğini söylemesine rağmen bu kişi soruşturmaya tabi olmadı.
Aile avukatı Tuncay Koç, 9 Mayıs 2021'de yaptığı açıklamada "Çirkin" lakaplı kişinin bulunamadığını ve ilk soruşturmanın kapatıldığını söyledi. "Son soruşturmada da azmettiriciler yönünden de herhangi bir gelişme olmadı. ‘Çirkin lakaplı kişi kimdir’ araştırılmadı" diyen Koç, soruşturmanın etkin yürütülmediğini belirtti. “Bölgede bulunan mobese kayıtları iyi araştırılmadı. Büyüknohutçu çiftinin telefon kayıtları ile Ali ve Fatma Yamuç'un geçmişe dönük telefon kayıtları hakkında derinlemesine araştırma yapılmadı. Üstelik ifadelerdeki çelişkilerin üzerine gidilmedi” diyen Koç, soruşturmanın yeniden yapılması gerektiğini söyledi.
Ali Yamuç'un intihar etmesinden sonra soruşturmanın Fatma Yamuç üzerinden yürütüldüğünü söyleyen Koç, "Fatma Yamuç'un cinayete ortak olup olmadığıyla ilgili süreç henüz kesinleşmedi. Dosya Yargıtay aşamasında. Öte yandan olayda azmettirici olup olmadığıyla ilgili dosya ise Elmalı Sulh Ceza Mahkemesi’nde devam ediyor" diye konuştu.
Olaydaki azmettirici sayının Yamuç'un itiraflarından yola çıkarak araştırılması gerektiğini düşünen Koç, "Ali Yamuç'un cinayeti neden işlediğine dair somut bir amaç yok. Üstelik olay esnasında kendisinin uyuşturucu etkisinde olduğunu söylüyor. Fakat uyuşturucu etkisinde olan birinin, cinayet silahı üzerinden parmak izi silmesi, arkasında iz bırakmamaya çalışması çok mantıklı değil. Mutlaka bir yardım eden de var diye düşünüyoruz."
Koç sözlerini, "En son yaptığımız 'azmettiriciler kim' başvurusuna, Finike Savcılığı geçtiğimiz ay takipsizlik verdi ona da itiraz ettik" diye bitirdi.
Geçtiğimiz günlerde bir açıklama yapan Büyüknohutçu çiftinin kızları Emine Büyüknohutçu “Finike Cumhuriyet Savcılığı’na soruşturmanın derinleştirmesi için bulunduğumuz ihbara rağmen, Savcılık yeni delil toplamayarak azmettiriciler yönünden ‘kovuşturmaya yer olmadığına’ karar verdi. 8 Nisan’da bize tebliğ edilen karara itiraz ettik ancak 18 Nisan 2022 tarihinde itirazımız reddedildiği bize tebliğ edildi. Maalesef azmettiriciler yönünden yeni soruşturma yapılmadı ve dosya tamamen kapatılmış oldu. Üstelik bu, mahkemenin suç duyurusu kararına rağmen yapıldı. Cinayetlerin üstü baştan beri eksik soruşturmayla örtüldüğü gibi suç ihbarımız da sonuçsuz kalmıştır. Bu nedenle, adil yargılanma hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle, dosyayı Anayasa Mahkemesine taşıyacağız” dedi.