CHP lideri Özgür Özel ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki görüşmede Gezi davasının da gündeme geldiği açıklandı.
Hürriyet gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi’nin Gezi davasından 7 yıldır tutuklu olan Osman Kavala’nın tahliye edilebileceğine yönelik yazılarına MHP’liler ve bazı AKP’liler tepki göstermişti.
AKP Ankara Milletvekili Tuğrul Türkeş de Selvi’nin yazısına tepki gösterenlere ilişkin “Düşünmek bile istemiyorum ama acaba konunun iç hukuk ile çözülmesi bazı çevreleri rahatsız mı ediyor?” sorusunu gündeme getirdi.
Türkeş ve Selvi’ye tepkiler de gelmeye başladı. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum dün yaptığı açıklamada, Gezi davasının affedilemeyeceğini ileri sürdü.
Bugün de MHP Genel Başkan Yardımcısı Yıldız'dan 'şifreli' paylaşım geldi. Yıldız, "yargı sürecini etkilemeye çalışanlara" karşı savcıları harekete geçmeye çağırdı.
Savcılara soruşturma çağrısı
Yıldız, bugün isim vermeden yaptığı bir paylaşımda, "bir davayı etkilemeye çalışmanın suç olduğunu" belirterek, "Cumhuriyet savcılıkları tarafından resen soruşturma açılması gerektiğini" yazdı.
Yıldız, "Görevi, konumu, sıfatı ne olursa olsun hiçbir kimse hiçbir gerekçeyle mahkemelere ve hakimlere talimat ve emir veremez, tavsiye ve telkinde bulunamaz. Hakim, olayın ve delillerin takdirinde vicdani kanısına göre hareket etmek mevkiindedir" diyerek şöyle devam etti:
"Hakimler ve savcılar azlonulamaz, kendileri istemedikçe anayasa da gösterilen yaştan önce emekliye ayrılamaz. Görülmekte olan bir dava hakkında Yasama Meclisinde yargı yetkisinin kullanılması ile ilgili soru sorulamaz, görüşme yapılamaz veya herhangi bir beyanda bulunulamaz."
'Suçtur, soruşturulur'
Yıldız, "Bir davada sanıkların, katılanların veya mağdurların leh veya aleyhine yargı görevi yapanlara emir vermek veya baskı yapmak veya nüfuz icra etmek, yargı görevleri yapanları ne suretle olursa olsun etkilemeye teşebbüs etmek suçtur" deyip soruşturma çağrısı yaptı:
"Bu suç şikayete bağlı değildir. Cumhuriyet savcılıkları tarafından resen soruşturulur.
Bu hareketlerin sonucunda mahkemenin etkilenip etkilenmemesi ve suç tanımı sayılan davanın sürelerinden birinin leh ve aleyhine hüküm verilip verilmemesi suçun oluşumu bakımından önem taşımaz. Bu suç bir “zarar suçu “olmayıp “soyut tehlike suçu”dur."
Cumhur İttifakı'nda Kavala tartışması
Selvi, CHP lideri Özgür Özel ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın geçen haftaki görüşmesi öncesinde peş peşe Kavala'nın tutukluğu ile ilgili yazılar kaleme almıştı. Gezi Davası ve Kavala'nın AİHM kararlarına rağmen tutuklu kalması nedeniyle Türkiye'nin Avrupa Konseyi üyeliğinin tehlikeye girdiğine dikkat çeken Selvi, yeniden yargılama için "formül" de önermişti.
Selvi, Gezi Davası'ndan ceza verilen isimlerin "ortadan kaldırmaya çalışmakla" suçlandığı hükümetin yeni sisteme geçişle zaten kalktığını, bu nedenle "ortada mağduru olmayan bir suçun kaldığını" savunarak yeniden yargılama çağrısı yapmıştı:
"Suçsuzluk ve masumiyet karinesi gereğince ceza davasında sanığın cezalandırılması gereken herhangi bir soruna ilişkin şüphe oluştuysa mutlaka sanık lehine değerlendirilmelidir. Şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince kuşkulu ve tam olarak aydınlatılamamış olan iddialar sanık lehine yorumlanarak mahkûmiyet kararı yeniden değerlendirilmelidir."
AKP'ye yakın gazetecilerden biri olan Selvi'nin bu çağrıları MHP'nin tepkisini çekmişti. Selvi'ye eleştiriler hakaret sınırını da aşmış, MHP Sosyal Medya Sorumlusu Hüseyin Özkan Alevi olmasına atıfla "Abdülkadir Selvi, yok hükmündedir. Çöptür. Kalem ve Kılıç artığıdır" diyerek nefret söyleminde bulunmuştu.
MHP'nin kurucusu Alparslan Türkeş'in oğlu AKP Ankara Milletvekili Tuğrul Türkeş, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda Selvi’nin yazısına tepki gösterenlere ilişkin “Düşünmek bile istemiyorum ama acaba konunun iç hukuk ile çözülmesi bazı çevreleri rahatsız mı ediyor?” sorusunu gündeme getirdi.
AKP'li Türkeş, “Bu kişiler oluşturmaya çalıştıkları gri ortamdaki sislerin dağılıyor olmasına mı karşılar? Osman Kavala’nın nihayet tahliye olma ihtimalinin yüksek olmasına mı? Türkiye’nin uluslararası arenada haksız ithamlardan kurtulmasına mı?” ifadelerini kullanmıştı.
Türkeş’in sözlerinin ardından Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum, sosyal medya hesabından bir paylaşımda bulundu. Sivil itaatsizlik kavramı üzerinden yazısına başlayan Uçum, “Türkiye’de emperyalist bir planlamayla yapılan işbirlikçi gezi eylemi kaos hedefli yıkıcı sivil itaatsizlik eylemlerinin tipik örneğidir. Gezi benzeri eylemler başta Brezilya başka ülkelerde de pazarlandı” iddiasında bulundu.
Uçum, ayrıca "Bu ihanet eylemleri toplumda ve bireylerde travmalar oluşturur ne kadar zaman geçerse geçsin affedilmez veya hoş görülmez. Bu tip eylemler hiçbir zaman hukukun koruması altında olmazlar, olamazlar” diye yanıt verdi.
Selvi, bugünkü yazısında da tepkilere yanıt vermiş, MHP’nin kurucusu Alpaslan Türkeş'in oğlu ve AKP Ankara Milletvekili Tuğrul Türkeş'in Kavala hakkındaki benzer açıklamalarını hatırlatarak, MHP'lilere "Siz daha çok mu milliyetçisiniz?" diye sormuştu. (Kısa Dalga)