DEM Parti Eş Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan Kobane davasında verilen karara tepki gösterdi.
Kobani davasının karar duruşmasında bugün eski eş başkanları Figen Yüksekdağ'a 30 yıl 3 ay, Selahattin Demirtaş'a ise toplam 42 yıl hapis cezası verildi.
DEM Parti karar sonrası duruşmanın görüldüğü Sincan Cezaevi'nin önünde basın açıklaması yaptı. DEM Parti'nin açıklamasına CHP, Sol Parti, Emek Partisi ve TİP destek verdi.
"IŞİD'in yanında bir karardır"
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, açıklamada kararı ilişkin olarak "Bu karar IŞİD’in yanında bir karardır" dedi.
Hatimoğulları "Bu bir yol ayrımıdır dedik. Bu karar tıpkı iddianame nasıl sarayda ve MHP Genel Merkezi’nde yazıldıysa, bu karar da aynı odaklar tarafından yazılmıştır. Türkiye'de yargı diye bir şey kalmamıştır" diye kaydetti.
Hatimoğulları şöyle devam etti:
"Türkiye'de şu an yargının almış olduğu bu karar, Askeri Cumhuriyeti'nin mahkemelerine rahmet okutacak bir karardır. Şu an bir hukuki darbe, bir siyasi darbe daha gerçekleşmiştir. Yargılanan arkadaşlarımız haksız ve hukuksuz yere cezaya çarptırılan arkadaşlarımız bütün dünyanın vicdanında bütün dünya kamuoyunun vicdanında berat etmiştir. Bu kararları alanlar tıpkı denizlerin kalemini kıranlar gibi nasıl lanetlendiyse burada bu kalemi arkadaşlarımız için kıranlar aynı şekilde lanetlenecek ve tarihin çöp sepetinde hatırlanmamak üzere gömülecektir. Buradan bir kez daha diyoruz ki arkadaşlarımızın yaptığı savunma IŞİD gibi katil, IŞİD gibi ve uzantıları gibi halk düşmanı, kadın düşmanı, insanlık düşmanı olan ve Orta Doğu'ya büyük bir felaket yaymak isteyen IŞİD'in yanında bir karar alınmıştır.
"Bu kararı yok hükmünde sayıyoruz"
Biz sabah da ifade ettik. Bu karar ya halklardan ve demokrasiden yana olacak ya da eşit ve faşizmin yanında olacaktır. Bugün mahkemenin almış olduğu bu karar bir kez daha kendilerini IŞİD'in ve faşizmin yanında olduklarını bize göstermişlerdir. Bu karar yok hükmündedir. Ve buradan bütün değerli basın emekçilerine bir kez daha şunu duyurmak istiyoruz.
Biz bu kararı yok hükmünde sayıyoruz. Ve şimdi burada değerli kurum temsilcilerimizin de açıklamaları olacak. Onun akabinde partimiz genel merkezinde MHK'mızı, birleşenlerimizi ve halkların Demokratik Kongresi'nin birleşenleriyle bu mahkeme sonuçlarını değerlendirmek ve yeni planlamalarımızı görüşmek üzere buradan çıkıp genel merkezimize gideceğiz, toplantımızı gerçekleştireceğiz. Şu bilinsin ki faşizme asla geçit vermeyeceğiz. Bugün faşizmin aldığı bu kararı tanımıyoruz, yok hükmündedir.
Faşizme karşı daha çok omuz omuza daha çok dayanışma zamanıdır. Hepinizi sevgiyle selamlıyorum. Faşizme karşı omuz omuza."
"Türkiye'nin geleceğine büyük bir kötülük yapmışlardır"
Tuncer Bakırhan, şu ifadeleri kullandı:
"Çetelerin, kent meydanlarında çakarlı araçlarla insanları katledenlerin serbest dolaştığı, Kürtleri asit kuyularında katleden JİTEM davalarının aklandığı bir süreçte Kürtler ve devrimciler bugün cezalandırıldı. Biz bu cezaları tanımıyoruz. Selahattinler, Figenler, Kürtlerin, Türklerin, kadınların, gençlerin yüreklerinde beraat etmişlerdir. Özgürlerdir. Bugün Sincan'da İstiklal Mahkemeleri'nin ruhu, 12 Eylül yargılamalarının ruhu tekrar hortlamıştır. Normalleşme, yumuşama mesajlarının verildiği bu süreçte, HDP, Kürt siyaseti, devrimciler, demokratlar siyaset sahnesinden silinmeye çalışılmıştır. 31 Mart'ta aslında bu adaletsiz düzene büyük bir cevap verildi. Bu cevabı almayanlar bugün Türkiye'nin geleceğine büyük bir kötülük yapmışlardır. Biz Kürtler, emekçiler, yoksullar, her zaman olduğu gibi dayanışarak bu kirli kararları boşa çıkaracağız. Arkadaşlarımızı bir gün muhakkak özgürleştireceğiz. Bu kararı verenler çok iyi bilsin, o günler uzak değil. Bu kara günde bu kararı verenleri lanetliyor, kararlarını tanımadığını belirtiyoruz.