Kısa Dalga - İzmir’de dün akşam saatlerinde etkisini gösteren şiddetli yağışlar sırasında Alsancak Enver Dürdar Başar Sokak’ta iki kişinin su birikintisinin içinden karşıdan karşıya geçmeye çalıştıkları sırada elektrik akımına kapılarak hayatını kaybetmesinin Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) İzmir Şubesi, ''izolasyon hatasından'" kaynaklandığına dikkati çekerken, GDZ Elektrik Dağıtım AŞ ise "haberlere de yansıyan mazgalların sorumluluğunun şirketlerinde olmadığını" savundu.
ANKA'nın aktardığına göre, EMO İzmir Şubesi'nden yapılan açıklamada, elektrik dağıtım şirketlerinin kamulaştırılması gerektiği vurgulanarak iki kişinin yaşamını kaybettiği olayın asıl nedenlerinin savcılık soruşturması ve bilirkişi incelemeleri sonrası ortaya çıkacağı belirtilerek, şu görüşlere yer verildi:
"Alsancak’ta yaşanan facia, elektrik şebekesinde su taşkınlarına karşı alınması gereken önlemlerin ihmal edildiğini ortaya çıkarmıştır. Kasım 2023’de deniz suyunun yükselmesiyle yaşanan taşkın nedeniyle bölgeye bir süre elektrik verilememişti. Deniz taşması sonucu çok sayıda trafo merkezi su altında kalmış, bazı sokaklara günlerce enerji verilememişti. Özelleştirme sonrası ilimizdeki elektrik şebekesini devralan GDZ Elektrik Dağıtım AŞ, bölgeyi yeraltı kablolarını bir süre yer üstüne taşıyarak enerjilendirebildi. O dönem trafo merkezleriyle dağıtım panoları, dağıtım panoları ile binalar arasındaki besleme kablolarına yapılan ekler incelenmelidir. Bölgede acilen varsa uygun olmayan kabloların değiştirilmesi ve taşkında hasar alan trafo merkezleri ile dağıtım panoların yenilenmesi için çalışma başlatılmalıdır.
Olay sonrası sahaya giden EMO İzmir Şubesi’nin oluşturduğu teknik heyetinin ilk tespitlerine göre, olayın gerçekleştiği sokakta trafo merkezlerinden dağıtım panosuna giden kablolarda izolasyon hatası olduğu belirlenmiştir. Bu izolasyon hatasından kaynaklı olarak suyla temas eden iki yurttaşımızın hayatını kaybettiği düşünülmektedir. Türkiye Elektrik Dağıtım AŞ (TEDAŞ) ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nu (EPDK) acilen bölgedeki eksikleri tespit ederek, gidermek için göreve çağırıyoruz. Kasım 2023’de yaşanan taşkının ardından yaptığımız uyarılara rağmen önlem alınmaması nedeniyle yaşanan facianın bir daha yaşanması için tüm kamu kurumlarını göreve davet ederek, gerekli teknik desteği vermeye hazır olduğumuzu vurgularız.
"Fahiş bedel, eksik hizmet"
Elektrik dağıtım şirketlerinin kullandığı altyapı kamu malı, verdikleri hizmet de kamu hizmetidir. Dağıtım şirketleri görev sürelerinin sonunda kamuya devretmeleri gereken elektrik şebekesini günün teknolojisine göre yenilemek zorundadır. Tüm dünyada dağıtım şebekelerinde dijitalleşme çalışmaları yapılırken, ülkemizde ise can ve mal güvenliğini tehlikeye sokacak şekilde geriye gidilmesi kabul edilemez. Dağıtım şirketleri elektrik enerjisini kaliteli, güvenli ve sürekli bir şekilde ulaştırılmasından sorumludur. Odamızın hesaplamalarına göre, 4 kişilik bir ailenin asgari yaşam standartlarını için aylık 230 kWh enerji tüketmesi öngörülmektedir. Bu tüketimin aylık faturası 1 Temmuz 2024 itibariyle 476.6 TL’dir. Ortalama faturanın yüzde 66’sı yani 314 TL’si dağıtım bedeli adı altından bu şirketlere aktarılmaktadır.
"Bu şirketler acilen denetlenmeli"
Son elektrik zamları ile birlikte bu kadar yüksek oranda kamu kaynağının dağıtım şirketlerine aktarılmasına rağmen maliyeti düşük tutmak için sahada yeterli yatırımı yapmayan ve İzmir’de dün yaşanan şiddetli yağışlar sonrasında da görüldüğü üzere halkımızın can ve mal güvenliğini tehlikeye atan bu şirketlerin acilen idari ve mali yönden denetlenmesi gerekir. Geçtiğimiz ay Diyarbakır ve Mardin illerini etkileyen yangında 15 yurttaşımız hayatını kaybetmişti. Çınar Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ön raporunda yangının "elektrik kaynaklı" olduğu tespit edilmişti. Şebeke sorunlarının, aşırı sıcaklarda yangına, yağışlarda ise "elektrik kaçağına" neden olması normal kabul edilmemelidir. Özelleştirme sonrası dağıtım şirketlerindeki teknik yeterlilik büyük oranda azalmış, deneyimli kadrolar uzaklaştırılmış, maliyet düşürmek için hizmetlerin çoğu taşeron firmalara devredilmiştir.
"Kamu tekeli yeniden kurulmalıdır"
Kaderine terk edilen elektrik şebekesinde teknik denetim eksiklikleri olduğuna vurgu yaparak, kamuoyunu uyarıyoruz. Kalıcı çözümü için üretimden, dağıtıma kadar tüm süreçleri yönetecek dikey entegre bir kamu tekeli yeniden kurulmalıdır. Geçiş sürecinde ise kamu kaynaklarının sonu belirsiz bir biçimde özel sektöre kaynak transfer edilmesi yerine kamulaştırma işlemlerini yürütecek Kamulaştırma İdaresi Başkanlığı kurulmalıdır."
Elektrik dağıtım şirketinden açıklama
GDZ Elektrik Dağıtım AŞ'den yapılan açıklamada ise şu ifadelere yer verildi:
''İzmir'in Konak ilçesinde, kenti etkisi altına alan sağanak yağış sırasında İnanç Öktemay ve Özge Ceren Deniz isimli vatandaşlarımızın elektrik akımına kapılarak vefat ettiklerini büyük bir üzüntüyle öğrendik. Dün akşam saatlerinde yaşanan acı kayıpların soruşturması adli makamlarca yürütülürken; biz de ilgili mercilerin olayı ivedilikle aydınlatmasına yardımcı olmak adına her türlü desteği sunmayı sürdürüyoruz. Yapılan ilk incelemelerde bölgede şirketimize ait herhangi bir havai yatırımımızın bulunmadığını, haberlere de yansıyan mazgalların sorumluluğunun şirketimizde olmadığını önemle belirtmek isteriz. Öte yandan, bölgeyle ilgili yatırımlarımıza ilişkin son 6 aydır herhangi bir şikâyet kaydı da bulunmamaktadır. Araştırmaların devamında bilirkişi raporunu takiben olayın aydınlatılacağına olan inancımızı belirtirken, tüm desteğimizle, en şeffaf şekilde ilgili mercilerin yanında olduğumuzu vurgulamak isteriz. Kaybından derin üzüntü duyduğumuz İnanç Öktemay ve Özge Ceren Deniz’e Allah’tan rahmet; kederli ailelerine, yakınlarına ve tüm sevenlerine sabır ve başsağlığı diliyoruz.'' (Haber Merkezi)