Erzincan’ın İliç ilçesinde Anagold Madencilik şirketi tarafından işletilen altın madeninde gerçekleşen toprak kayması sonrası kamuoyunun tüm dikkati, olayda sorumluluk sahibi kişilere döndü.
Çevre örgütlerinin ve hukukçuların yıllardır süren mücadelesine konu olan maden sahası için verilen izinlerin izi sürülürken, dikkatler şu an AKP'den İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan Murat Kurum'a çevrildi.
Kapasite artışına izin verildi mi?
Madenin kapasitesi uzmanların uyarılarına rağmen, 2020 yılında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından ikinci defa artırılmıştı.
O dönem bakanlığın koltuğunda, Kurum oturuyordu. Kurum’un imzasını taşıyan onay ile maden alanı 3 kat artırıldı.
Bakanlığın internet sitesinden konuya ilişkin şu açıklama yapılmıştı:
“Erzincan il İliç, ilce Çöpler mevkiinde Anagold Madencilik San. ve Tic. A.Ş. tarafından yapılması planlanan 847, 49729 ve 20067313 Ruhsat Nolu Çöpler Kompleks Madeni 2. Kapasite Artışı ve Flotasyon Tesisi projesi ile ilgili olarak Bakanlığımıza sunulan ÇED Başvuru Dosyası Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği’nin 8. maddesi doğrultusunda incelenmiş ve uygun bulunmuş olup, projeye ilişkin ÇED Süreci başlamıştır.
CHP Elazığ milletvekili Gürsel Erol’un verdiği soru önergesinde, alanda inceleme yapılıp yapılmadığını, siyanüre karşı maden sahasında ne gibi önlemler alındığını ve acil eylem planının bulunup bulunmadığını sordu.
Murat Kurum tarafından sorulara verilen yanıtta madende her türlü denetimin yapıldığı ifade edilerek “Alanda sızdırmazlığa ilişkin gerekli tedbirlerin alındığı tespit edildikten sonra atık depolama izni verilmiştir” denildi.
Kurum döneminde 3 katına çıkan saha
Murat Kurum’un Bakanlığı döneminde, şirketin siyanür faciasının üzerinden bir yıl geçtikten sonra 16 Haziran 2022 tarihinde “Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) gerekli değildir” kararı ile kapasite artırımı onayı verildi
Şirket, yıllar içerisinde aldıkları kapasite artışlarıyla birlikte sahasını genişletti. Başta Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) tarafından açılan davalara karşın proje iptal edilmedi ve bu onayla birlikte şirket bölgede bulunan 1,746 hektarlık maden sahasına 5,83 hektarlık bir bölüm daha eklemiş oldu.
Siyanür sorusunun yanıtı
Soru önergesinde madenin çevre felaketine sebep olacak faaliyetleriyle ilgili önlemleri, bakanlığın olası bir çevre felaketine karşı acil eylem planının bulunup bulunmadığı soruldu.
Kurum’un önergeye verdiği cevapta ÇED raporlarına dair bilgiler de yer aldı. "Tüm parametreler, izleme sıklıkları ve alınacak tüm önlemler; ÇED sürecinde belirlendiği ve bakanlık tarafından takip ediliyor" denildi:
“Maden sahası içinde ve civar köylerde ÇED taahhüdü olarak 7 ayrı noktada sürekli HCN (Hidrojen Siyanür) gazı ölçümleri gerçekleştirilmekte ve bu ölçümler kayıt altına alınmaktadır. Bugüne kadar bu alanlarda HCN (Hidrojen Siyanür) oluşumu gözlemlenmemiştir. Bu detektörlere ek olarak proses alanlarında ayrıca İş Güvenliği maksatlı olarak işletilen 49 adet sabit HCN (Hidrojen Siyanür) detektörü daha mevcuttur.”
“Toplam siyanür ölçümleri dedeksiyon limitinin altındadır”
Ayrıca cevapta madenden siyanür sızdığı iddialarına da yanıt verildi:
“Bakanlığımızca konuya ilişkin olarak atık barajından alınan numunelerin analiz sonuçlarına göre, toplam siyanür ölçümleri dedeksiyon limitinin altındadır. Yani söz konusu atık barajında siyanür tespit edilmemiştir. Tesise ait Maden Atığı Depolama alanından alıcı ortama herhangi bir atık su deşarjı söz konusu değildir. Her ay 19 adet yeraltı, kaynak, su deposu ve çeşmeden, 8 adet yüzey suyu noktasından örnekler alınmaktadır. Yeraltısuları ayda 1 kez, yüzey suları ise ayda 2 kez olmak üzere, örneklenmekte ve yurtiçi ve yurtdışındaki çeşitli çevre laboratuvarlarına analize gönderilmektedir. Alanda sızdırmazlığa ilişkin gerekli tedbirlerin alındığı tespit edildikten sonra atık depolama izni verilmiştir”
Kurum döneminde verilen 'olumlu' ÇED raporu
CHP Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığından sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, Erzincan’da yaşanan faciayla ilgili bir belge yayınladı.
Yavuzyılmaz, “Erzincan İliç’teki felaketin yaşandığı Anagold şirketine ait altın madeni sahasının; İkinci kapasite artışı için dönemin Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un ÇED Olumlu Kararı verdiğini tespit ettik” ifadeleriyle Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın söz konusu maden sahası ile ilgili Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) kararının ‘olumlu’ kararını paylaştı.
Yavuzyılmaz’ın paylaştığı belgede 7 Ekim 2021 tarihi ve Murat Kurum'un Bakanlığı döneminde Çevresel Etki Değerlendirmesi İzin ve Denetim Genel Müdürü Mehrali Ecer’in imzası yer alıyor. (Kısa Dalga)