Fatih Mehmet Maçoğlu: Korkumuz yok, kaygımız yok, utanacak bir yanımız yok

Yerel seçimlere 10 gün kala değerlendirmelerde bulunan TKP Kadıköy Belediye Başkan Adayı Fatih Mehmet Maçoğlu, "Sokaklarda gezdiğimde hiç kaygı duymuyorum. Korkumuz yok, kaygımız yok, utanacak bir yanımız yok. Bizim geçmişimiz temiz, tarihimiz temiz. Biz sokağa indiğimizde ‘helal olsun, çalmıyorsunuz, çırpmıyorsunuz, aferin üretiyorsunuz’ diyenler var" dedi.

ESRA TOKAT


Yerel seçimlere hızla giderken en çok tartışılan adaylardan biri de “Komünist Başkan” Fatih Mehmet Maçoğlu oldu. Dersim Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu, 31 Mart'ta yapılacak yerel seçimlerde Sosyalist Meclisler Federasyonu ve Türkiye Komünist Partisi (TKP) tarafından ‘Kadıköy Halk Dayanışma Adayı’ olarak aday gösterildi.

Maçoğlu'nun adaylık sürecini, yerel seçim çalışmalarını ve planlarını konuştuk. Seçime yaklaşık 10 gün kala gelen tepkilere değinen Maçoğlu, “Gittiğimiz yerlerde ‘başkanım kaybederseniz siyaseti bırakır mısınız, üzülürüz? ‘ diyen de var, ‘doğru bir karar aldınız, bu ülkenin kötü gidişatını durdurmaya yönelik bir program olduğunu hissediyoruz’ gibi yorum yapan insanlar var. Bu anlamıyla da tam tersi Kadıköy’de iyi bir sempati ve motivasyon var. Sokaklarda gezdiğimde hiç kaygı duymuyorum. Korkumuz yok, kaygımız yok, utanacak bir yanımız yok. Bizim geçmişimiz temiz, tarihimiz temiz. Biz sokağa indiğimizde ‘helal olsun, çalmıyorsunuz, çırpmıyorsunuz, aferin üretiyorsunuz’ diyorlar" dedi.

"Kadıköy, Türkiye’nin buluştuğu yer"

İlk olarak 'Neden Kadıköy?' sorumuzu yanıtlayan Maçoğlu, "Kadıköy, Türkiye’nin toplandığı, buluştuğu yer. Bu ülkede her 4 kişiden 1’i İstanbul’da yaşıyor. Birincisi bu. Hepimiz buradayız. Mücadele alanlarımız burada, demokratik kitle örgütleri burada., sosyalistlerin tüm kurumları burada" dedi ve ekledi:

"Devrimci programların büyükşehirlerle buluşmasını istiyoruz"

"İkincisi; bizler, devrimci, halkçı yönetim programlarının artık Türkiye’nin pek çok yeriyle buluşmasını istiyoruz. Çalmayan, ihaleye karşı çıkan, eşit davranan, adaletli olan, bürokratik ve makam meselelerini bırakıp halkla buluşan, halka eşit hizmette bulunan anlayışın büyük kentlerde toplumla buluşup bir kentin yönetiminde tüm ülkeye model olabilecek bir anlayışı örgütlemeye çalışıyoruz. Bu programla, bu planla yola çıktık."

Kadıköy'den sonra Bakırköy

"Çıkılan yolda tüm kentlerde yoldaşlarımız, sosyalist kurumlar adaylaşmaya başladı. Benimle ilgili de kurumlarımızın yapmış olduğu çalışmalar sonucunda ki 30’a yakın yerde araştırmalar yapıldı. En yüksek çıkan yer Kadıköy, sonra Bakırköy sonrasında diğer yerler oldu. Ardından böyle bir karar verildi ki verilen kararında zaten sokakta karşılığı da olmaya başladı. Verilen kararın doğruluğu da topLum tarafından çok da kabul edildi."

"Evet, ‘Diğer yerler neden olmadı?’, ‘Kaybederseniz üzülürüz’ gibi tepkiler var ama esas mesele de şu çok önemli; bu kararın sokakla, toplumla buluşması. Çünkü entelektüel birikimi çok yüksek olan bir kent. Birbirimizle çok iyi eleştiriler, tartışmalar yapabiliyoruz, öneriler geliyor. Kentin yönetimi ile de çok olgun tartışmalar sürüyor. Bu anlamıyla da bence önemli."

İzmir, Muğla, Antalya gibi farklı yerlerde de çalışmalar yapıldığını ifade eden Maçoğlu ilk sırada İstanbul’un öne çıkması hakkında “Üretim çalışmalarımızın, şeffaf ve eşitlikçi çalışmalarımızın artık bürokratik yanın reddedilişinden kaynaklı İstanbul ve diğer büyük kentlerde bunları takip edenin olduğunu düşünüyorum” dedi.

"Bazı bölgelerde, bazı kurumların hassasiyetleri oluyor"

Diğer sol partilerle yapılan bir dizi görüşmeler sonrasında kendi isminde ortaklaşılamaması ve bunun üzerine diğer partilerin kendi adaylarını çıkartması konusunda da değerlendirmelerde bulunan Maçoğlu, Eylül ayından itibaren başlayan onlarca kurumun, siyasi partilerin ve demokratik kitle örgütlerinin katıldığı toplantılar yapıldığını belirtti ve şöyle konuştu:

“Buna dair çok çalışmalar yapıldı, büyük tartışmalar sürdü. Benimle ilgili toplantıların yapıldığı kısımlara ben katılmadım daha çok SMF ve ittifak bileşenleriyle tartışma sürdü. Benimle ilgili bütün tartışmalarda batıda bir kent ve bu kentte sosyalist bir belediyecilik tecrübesi ile birlikte ülkede bir model yaratma konusunda destek kararı çıkmıştı. Ama bazı bölgelerde, bazı kurumların hassasiyetleri oluyor; o bölgede yakalamış olduğu destek, aldıkları oy potansiyeli üzerinden kaynaklı bazı tartışmalar sürdü…"

"Gönül isterdi ki bütün yoldaşlar, dostlar bir arada olsun"

"Ama en nihayetinde biz buraya dair bir karar aldığımızda SMF bütün ittifak kurumlarına ‘adayları ortak havuza atalım. Bu havuzda eğer başka kurumlar da varsa halka gidelim ve halk ne derse onu adaylaştıralım’ dedi. En kötü ihtimal anlaşamazsak da demokratik bir yarış sürdürelim denildi. Muhtemelen bu yöntem ortaya çıktı. Gönül isterdi ki bütün yoldaşlar, dostlar bir arada olsun ama demokratik bir yarış bence kötü bir şey değil, iyi bir şey. Toplumu artık bazı siyasi partilere teslim etmek yerine onların devrimcilerin, sosyalistlerin, komünistlerin arasından tercih yapması bence daha iyi olacak."

"Kadıköy bu ülkenin bir modeli olacak"

Dersim ve Ovacık deneyiminin Kadıköy’e yansıması hakkında konuşan Maçoğlu:

“30 bin nüfuslu bir kenti yönetmek bazen 100 binlerce nüfuslu bir ilçeyi yönetmekten zor olabilir. Çünkü kentteki kamu kurum ve kuruluşlarıyla kamucu anlayışı buluşturmak daha zor. Belediyeye programınızı koyduğunuzda bütün emekçi arkadaşlar ve çalışanlarla orayı yönetmiş oluyorsunuz. Biz bu yönetme kültürünü bölgede yaygın bir hale gelmesini istiyoruz. Bu yüzden de zorlanabileceğimizi düşünmüyoruz. İki dönem belediye başkanlığı, bir dönem de yerel yönetimler sorumlusu olarak 15 yıllık bir tecrübenin sadece Kadıköy'de değil, bu ülkenin herhangi bir yerini ve bu ülkeyi nasıl yönetiriz diye bir kaygımız yok. Bu yüzden kendimize, ekibimize, birlikte çalıştığımız kolektife, dayanışmanın bileşeni olan kurum ve kuruluşlara, siyasi partilere ve Kadıköy’ün bütün insanlarına güveniyoruz. Emin olun Kadıköy bu ülkenin bir modeli olacak."

"Bizim geçmişimiz temiz, tarihimiz temiz"

Sokakta karşılaştıkları tepkiler hakkında da konuşan Maçoğlu şunları söyledi:

“Biz devrimci, halkçı yerel yönetim programımızı toplumla buluşturuyoruz, anlatıyoruz. Toplumdan da büyük bir ilgi, sempati geliyor. Gittiğimiz yerlerde ‘başkanım kaybederseniz siyaseti bırakır mısınız, üzülürüz? ‘ diyen de var, ‘doğru bir karar aldınız, bu ülkenin kötü gidişatını durdurmaya yönelik bir program olduğunu hissediyoruz’ gibi yorum yapan insanlar var. Bu anlamıyla da tam tersi Kadıköy’de iyi bir sempati ve motivasyon var. Ben bu anlamıyla da sokaklarda gezdiğimde hiç kaygı duymuyorum. Korkumuz yok, kaygımız yok, utanacak bir yanımız yok. Bizim geçmişimiz temiz, tarihimiz temiz. Biz sokağa indiğimizde ‘helal olsun, çalmıyorsunuz, çırpmıyorsunuz, aferin üretiyorsunuz’ diyenler var.”

"Etrafımızda çok genç var"

Adaylık çalışmalarında gençlerin büyük destek verdiğini ifade eden Maçoğlu, “Bu ülkenin geleceğine dair bir kaygınız var ve bunu da değiştirmek istiyorsanız gençleri bu işin bir parçası yapmak zorundasınız. Omuz omuza bir mücadelenin parçası olmak zorundasınız. Motor gücün gençlerin olması gerektiğini düşünüyoruz. Bu anlamda birlikteyiz. Afişten broşüre, broşürden açılışlara kadar etrafımızda çok genç var” diye konuştu.

31 Mart akşamında olası sonuçlara kendilerinin şimdiden hazır olduklarını ifade eden Maçoğlu, “Seçim iki şekilde kazanılır; birincisi belediyeyi alarak, ikincisi halkın gönlünü alarak. Biz her ikisini almayı önemsiyoruz. Her ikisini alırsak kendimizi kazanmış görürüz. Biz kazanamazsak halka kendimizi iyi anlatamadığımızı düşünürüz. Bizi gördüğünde ellerini kavuşturan, sevgi sözcükleri söyleyen o insanlar bizim için kazanmış olarak gördüğümüzdür” dedi.

Gündem Haberleri