Yargıtay 16. Ceza Dairesi, HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu'na paylaştığı bir haber nedeniyle "terör örgütü propagandası yapma" suçundan verilen 2 yıl 6 ay hapis cezasını onadı. Adalet Bakanlığı'nın, Yargıtay kararını TBMM'ye iletmesi ve bu kararın Genel Kurul'da okunmasıyla Gergerlioğlu'nun milletvekilliği düşürülmüş olacak. Yargıtay’ın onama kararına şerh koyan Yargıtay üyesi Yusuf Hakkı Doğan, kararın usul ve esas yönünden karşı çıktı.
HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun "terör örgütü propagandası yapma" suçundan aldığı 2 yıl 6 ay hapis cezası Yargıtay 16. Ceza Dairesi tarafından onandı. Dairenin gerekçesinde, "Gergerlioğlu hakkında milletvekili seçilmeden önce soruşturmanın başlatıldığı, kovuşturmaya devam edilerek, hüküm kurulduğu” belirtildi.
Yargıtay, milletvekili seçilmeden önce başlayan yargılamanın Anayasa’nın 14. Maddesine göre devam ettirilmiş olmasını yerinde bulurken Anayasa Mahkemesi'nin 2008'deki kararında, demokratik yaşam için doğrudan açık ve yakın tehlike oluşturan düşünce açıklamalarının Anayasa'nın 14. maddesi kapsamında "kötüye" kullanma olarak değerlendirilebileceği sonucuna varıldığı ifade edildi.
Yargıtay 9. Ceza Dairesinin yerleşik içtihatlarında da terör örgütü propagandası suçunun Anayasa'nın 14. maddesi kapsamında hakkın kötüye kullanımı olduğuna işaret edilen gerekçede, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin bazı kararlarına yer verildi.
Yargıtay 16. Ceza Dairesinin gerekçesinde, Gergerlioğlu’nun 2016 yılında T24’de yayınlanan ve hala ulaşılabilir olan haberinin neden suç sayıldığı ise şöyle anlatıldı:
"Sanığın, 20 Ağustos 2016 tarihli paylaşımında, örgüt mensuplarının silahlı fotoğrafının görsel olarak kullandığı, örgütün cebir ve şiddet içeren eylemlerini meşru gösteren ve teşvik eden ifadeler içerdiği anlaşılmıştır. Sanığın, PKK silahlı terör örgütünce yayımlanan bir açıklamanın yer aldığı habere link vermesi, böylece açıklamanın sahiplenilmesi, PKK'nın meşru gösterilmeye çalışılması şeklindeki eyleminin bağlamı ve mahiyeti itibarıyla örgütün siyasi veya sosyal etkinliğini artırmak, sesinin kitlelere duyurulmasını sağlamak, örgütün başa çıkılması imkansız bir güç olduğu ve amacına ulaşabileceği kanaatini toplum üzerinde oluşturmak, halkın örgüte sempatisini artırmak ve aktif desteğini sağlamak amacı taşıdığı belirlenmiştir. Bu hususlar nazara alındığında sanığın savunmasına itibar edilmeyip cezalandırılmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir."
Yargıtay üyesi: Yargılama durmalıydı
Gazete Duvar'ın haberine göre, bu karara karşı çıkan Yargıtay üyesi Doğan ise milletvekili seçilmesinin ardından Gergerlioğlu hakkında yargılamanın durması gerektiğini, yargılamaya devam edip hüküm oluşturmanın usul ve yasalara aykırı olduğunu belirtti. Doğan’ın bir başka itirazı ise Gergerlioğlu hakkında yanlış maddenin işletildiği oldu.
Gergerlioğlu hakkında ceza verilmesine neden olan sosyal medya paylaşımının T24 adlı haber sitesinin haberi olduğu, “KCK: AKP çözüm politikası geliştirirse Kürt sorunu bir ayda çözülür” başlıklı habere ilişkin T24 sitesi hakkında herhangi bir soruşturma ve erişim yasağı getirildiğine yönelik dosyada bir bilgi ve belge bulunmadığı, Gergerlioğlu’nun habere ek olarak “PKK: devlet adım atarsa barış bir ayda gelir” şeklinde ibare yazdığı tespitine yer verildi.
Bu noktada usul yönünden yapılan hataya ilişkin ise şunlar kaydedildi:
“Mahkeme esas itibariyle PKK terör örgütünün çözüm süreciyle ilgili olarak yayınladığı bir bildirinin sanığın kendi internet sitesinde yayınlamasından sorumlu tutmuştur. Zaten bu nedenle de cezada artırım yapmıştır. Kabule göre, sanığın eylemi TMK 7/2 değil, TMK 6/2 maddesinde düzenlenen 'Terör örgütlerinin; cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösteren veya öven ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik eden bildiri veya açıklamalarını basanlar veya yayınlayanlar...' şeklinde düzenlenen suç kapsamında kaldığı, mahkemenin kabulüne göre sanığın TMK 7/2 değil, daha özel nitelikte düzenleme olan TMK 6/2. maddeye göre cezalandırılması gerekmektedir. Gerçekten de sanığın eylemi suç olarak kabul edildiği takdirde TMK 6/2 maddesi bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği görüşündeyiz.”