HDP’nin çalışmalarının engellenmesini ve koordinasyon merkezlerine kayyım atanmasını değerlendiren HDP Sözcüsü Ebru Günay, “HDP’nin çalışmalarını engelleyerek daha önce oluşturdukları önyargıların kırılmaması için mücadele edeceklerdi. İktidar depremzedelerin yaşamları pahasına HDP’yi engellenmeyi tercih etti" dedi. Gazete Duvar'dan Ceren Bayar'a konuşan Günay, şunları söyledi:
AFAD eliyle daha büyük bir felakete dönüştü
"Bu süreçte iktidar, çabasını arttırarak tahribatları azaltmak yerine öfkeli maskesiyle defter tutmaya, sosyal medyayı yasaklamaya ve OHAL ilan etmeye yöneldi. Depremin yaralarını saran gönüllü desteklerini ve sivil, siyasi yapıların çalışmalarını engellemeye çalıştı. Yardımlar, lağvedilmesi ve tüm yetkililerinin yargılanması gereken AFAD’ın iznine bağlandı. Doğa olayıyla yaşanan felaket, AFAD eliyle daha büyük bir felakete dönüştü.
Deprem bölgelerinde kurduğumuz kriz koordinasyon merkezleriyle birçok yarayı sarmaya, depremin tahribatlarını en aza indirmeye çalıştık. Kent merkezlerindeki yıkımın büyüklüğünü biliyorduk. Çalışmalarımızı bu ciddiyetle sürdürdük. HDP’nin organize ettiği yardımların iyileştirici etkisi ve önyargıları parçalayan niteliği, devleti depremzedeler açısından bir tercihle karşı karşıya bıraktı. Ya HDP’nin yardımlarına izin verip depremin negatif etkilerinin azalmasını sağlayacaktılar ya da depremzedelerin kötü etkilenmesi pahasına HDP’nin çalışmalarını engelleyerek daha önce oluşturdukları önyargıların kırılmaması için mücadele edeceklerdi. İktidar depremzedelerin yaşamları pahasına HDP’yi engellenmeyi tercih etti.
İktidarın kar hırsına dayalı, toplum karşıtı, sermaye dostu politikaları ve uygulamaları depremin tahribat düzeyiyle doğrudan ilişkili. Çünkü yönetim dediğimiz şey, güç biriktirme yeri değil, toplumsal ihtiyaçları düzenlenme alanıdır.
Türkiye halkları tek bir merkezden yönetilemeyecek kadar çeşitli, coğrafyası da geniş bir alanı kapsıyor. Merkeziyetçilik felaketlere davetiye çıkarmaktır. Her toplumsal ve siyasal olayda merkeziyetçiliğin kötülüklerini yaşıyoruz. Doğa olaylarında geç kalan müdahaleler, aşırı güç tahkimiyle toplumun nefessiz bırakılması, toplumsal gerilimlerin artırılması gibi birçok olgu, aşırı merkeziyetçiliğe bağlanıyor."