İran'ın hafta sonu İsrail'e düzenlediği misilleme saldırısında İran yapımı insansız hava araçları (İHA) merkezi bir rol oynadı. Tahran, menzili 2 bin kilometreye kadar varan İHA'ları İsrail'deki yüzlerce hedefe gönderdi. İsrail ordusunun verdiği bilgilere göre İran, İsrail topraklarına doğru Cumartesi gecesi yaklaşık 300 İHA ve füze fırlattı. Ancak bu silahların yüzde 99'u İsrail ve müttefikleri tarafından düşürüldü.
Ortaya çıkan bu sonuç da "İran'ın saldırısını ciddiyetle mi gerçekleştirdiği yoksa sembolik bir mesaj vermeye mi çalıştığı" tartışmasını beraberinde getirdi.
Çalışmalarını İngiltere merkezli Uluslararası Stratejik Çalışmalar Enstitüsü'nde (IISS), İHA ve füze sistemleri alanında yürüten savunma uzmanı Fabian Hinz, DW'ye yaptığı değerlendirmede, saldırının yalnızca sembolik nitelikte olmadığını düşünüyor.
"Saldırı, İsrail'in savunma sistemlerini yok etmeyi amaçlayan, ciddi bir teşebbüstü" diyen Hinz, "İran hedeflerini tutturmak ve yok etmek istiyordu. Ancak bu pek öyle olmadı. İsrail ve Amerikan savunma sistemlerinin başarı oranı, olağanüstü yüksekti" değerlendirmesini yaptı.
İran'ın caydırma kabiliyeti zarar gördü
İran ise Nisan ayının başında Suriye'deki konsolosluk binasının vurulduğu saldırıdan sorumlu tuttuğu İsrail'e karşı "başarılı bir biçimde misillemede bulunduklarını" ilan etti.
İran'ın devlet televizyonundaki yayınlara katılan bazı uzmanlar, Tahran'ın saldırısında başarısızlıktan söz edilemeyeceğini, çünkü yalnızca bir güç gösterisinde bulunmanın amaçlanmış olduğunu dile getirdi. İran televizyonları, Tahran'ın askeri güç kullanmak istese aslında İsrail'in savunma sistemlerini aşabilecek kabiliyete sahip olduğu yorumlarına da yer verdi.
Savunma uzmanı Hinz'in gözünde başarısızlıkla sonuçlandığı kesin olan operasyon, İran için büyük bir sorun teşkil ediyor. Hinz, "İran'ın caydırıcılığı, tamı tamına İsrail'e saldırırken kullandığı bu sistemlere bağımlı" diyor.
İran Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla bilinen haber ajansı Tasnim'in aktardığına göre, İran'ın kullandığı "Şahid-136" tipi İHA'lara "kamikaze İHA" adı da veriliyor. Küçük, hafif, ucuz ve radarların sıklıkla tespit edemediği bu İHA'lar, yaklaşık 50 kilograma kadar basit bir patlayıcı taşıyabiliyor ve menziliyle İran'dan İsrail'e ulaşabiliyor.
Tahran uzun zamandır kendi İHA'larını kendisi üretiyor
Batı'nın uyguladığı yaptırımlara rağmen Tahran, son 30 yılda İHA programını sürekli olarak geliştirmeyi başardı. İran ordusunun bugün geniş bir İHA cephaneliği bulunuyor.
Çalışmalarını New York'taki Carnegie Uluslararası İlişkilerde Etik Konseyi'nde İHA ve güvenlik teknolojileri araştırmaları alanında sürdüren Holland Michel, DW'ye yaptığı değerlendirmede, İran'ın İHA teknolojisini geliştirme adımlarını erken attığına ve 1980'li yıllardan bu yana üretim yaptığına dikkat çekiyor.
Michel, "İHA'lar, füzelerle karşılaştırıldığında mutlak suretle yüksek derecede gelişmiş parçalara ihtiyaç duymuyor. İHA'ların üretimi için ihtiyaç duyulan teknoloji, herhangi bir yaptırım veya ticaret kısıtlamasına tâbi değil. Örneğin bir İHA üretilirken hobi olarak model uçak yapan kişilerin kullanacağı basit bir pervane kullanılabiliyor" diyor.
Michel'in verdiği bilgilere göre, teknolojide yaşanan ilerleme nedeniyle İran İHA'larının oluşturduğu tehdit, son yıllarda ciddi biçimde artış gösterdi. İran'ın artık keskin bir vuruş kabiliyetine sahip İHA'ları çok miktarda üretebilme kapasitesine sahip olduğunu söyleyen Michel, "ABD ordusu veya örneğin İsrail'i hedef alan her saldırıyla İran rakiplerine, oluşturduğu tehdidi nasıl karşılamaları gerektiğine dair yeni bilgiler vermiş oluyor. Eğer böylesine bir saldırıyı beş yıl önce yaşamış olsaydık, bence yüzde 99'luk bir başarı oranını görmemiz mümkün olmayacaktı. Bu bir nevi, kedi fare kovalamacası" diye konuşuyor.
Havadan gelen tehlike
Peki İsrail, İran'a nasıl karşılık verecek?
İsrail ordusunun sözcüsü Peter Lerner, Pazar günü DW'ye yaptığı açıklamada, İran'ın saldırısı başarılı bir şekilde püskürtülmüş olmasına rağmen, İsrail'in İran'a nasıl bir tepki vereceğine karar verirken "devasa bir senaryo yelpazesine" karşı hazırlıklı olması gerektiğini söylemişti.
İran'ın elinde, ABD merkezli sivil toplum kuruluşu Silah Kontrol Birliği’ne (ACA) göre, "Şahab-2" ve "Şahab-3" tipi, orta menzilli balistik füzeler bulunuyor. Menzili 2 bin kilometreyi aşan bu füzeler İsrail'e kadar ulaşabiliyor.
Fabian Hinz, "İranlıların yüksek seviyede uzun menzile ve kesinliğe sahip füzeleri bulunuyor. Buna dünyada pek fazla ülke sahip değil. Ancak tabii, ABD ve İsrail gibi askeri hasımlarının, dünyanın en ileri askeri teknolosine sahip olması gibi bir problemleri de var" değerlendirmesini yapıyor.
Hinz, ABD ve İsrail'in hafta sonu gerçekleşen saldırının ardından Tahran'ın silah cephaneliği hakkında bilgi toplamış olmasının da muhtemel olduğunu söyledi.