Kavurucu sıcakların yaşandığı yaz aylarında İstanbul'un içme suyunun karşılandığı barajlardaki doluluk oranı son yılların en düşük seviyesine indi.
İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi'nin (İSKİ) internet sitesindeki verilere göre, İstanbul'un su ihtiyacını karşılayan 10 barajın toplam doluluk oranı yüzde 36,71'e düştü.
2 Ağustos 2023 itibarıyla Ömerli 69,75, Darlık 52,67, Elmalı 27,83, Terkos 23,81, Alibey 18,4, Büyükçekmece 17,42, Sazlıdere 20,58, Istrancalar 34,84, Kazandere 7,69, Pabuçdere 4,72 olarak ölçüldü.
Trakya'dan İstanbul'un su ihtiyacı karşılayan Kırklareli'nin Vize ilçesi sınırlarındaki Kazandere, Pabuçdere ve Istancalar barajlarının doluluk oranı da ciddi bir şekilde düştü, bazı bölümler kurudu. Barajların kuruyup, otlarla kaplandığı bölümlerinde ise besicilerin hayvanlarını otlattıkları görüldü.
Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Biyosistem Mühendisliği Arazi ve Su Kaynakları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Halim Orta, barajların doluluk oranının son yılların en düşük seviyesine indiğini söyledi.
Prof. Dr. Orta, "Ülkemizde yaklaşık 24 milyon hektarlık tarım arazisinin sadece yüzde 25'i sulanabilmekte. Yüzde 75 'i yağışa bağlı kullanılabilir nitelikte, yüzde 25'lik kısımda da yer üstü su kaynaklarından gelen bir kaynak var” dedi.
İstanbul’u örnek gösteren Orta, “İstanbul'da şu anda 60'lar üzerinde olmamız gerekirken yüzde 35'lik bir yerdeyiz. Bunlar sadece içme ve kullanma suyu olarak yeterli olabilecek mi? Bizlere yetecek mi bu da bilinmeyen bir konu” dedi.
Üreticilerin çaresiz olduğunu söyleyen Orta, “Tarladaki ürününü kurtarmak için yer altı su kaynaklarına sarılanlar var. Yer altı sularının da bilinçsiz olarak kullandığımızdan dolayı su seviyeleri oldukça azaldı. Suyu yer altından çıkarmak zaten çok pahalı bir çözüm, bilinçsizlik de burada başlıyor. Bizler yer üstü su kaynaklarımızı yeterli seviyede geliştiremediğimiz için bu sefer yer altı sularımız da tükeniyor” diye konuştu.
Türkiye’nin baraj ve gölet sayısının çok az olduğunu söyleyen Orta, şöyle devam etti:
“Kurak dönemler de çok uzun sürünce haliyle zorlu süreçler geçirdik. Düşen yağışlar sebebiyle yeterli miktarda su bulunmadı. Sanayi, tarım ve hemen hemen tüm sektörler yer altı sularına rağbet gösterince bu sefer bilinçsiz kullanım arttı. Yer altı su seviyelerinde de azalma görülüyor." (DHA)