DERYA OKATAN
CHP Grup Başkanı ve Genel Başkan adayı Özgür Özel, Ankara’da aralarında Kısa Dalga’nın da olduğu medya kuruluşlarının temsilcileri ile bir araya gelerek, genel başkan adaylığıyla ilgili soruları yanıtladı.
Mahalle ve ilçe delege seçimlerinde “değişimcilere” yönelik engellemeler olduğunu söyleyen Özel, “Örgüt üzerinde görülmedik bir takım şeyler yapılıyor” dedi. Özel, seçilmesi durumunda izleyeceği politikaları anlatırken, güncel konulara dair de değerlendirmelerde bulundu.
Toplantıda Özel'e, Selin Sayek Böke ile CHP milletvekilleri Gökçe Gökçen, Gamze Taşçıer, Ensar Öğüt ve Yalım Halıcı da eşlik etti.
Özel, “Değişimin yüzyılı, yüzyılın değişimi” sloganı ile yola çıktıklarını söyledi.
“CHP’de genç ve çok sayıda kadın arkadaşımızın da sahiplendiği bir yeni yol yürüyüşünün içerisindeyiz” diyen Özel, “Partimizin geçmiş dönemlerden biriktirdiği tecrübesi, siyaset insanlarının katkıları yadsınamaz, hep birlikteyiz ama bu sürecin gençlerden ve kadınlardan oluşan güçlü bir kadro hareketi olduğunu ifade etmeyi önemli görüyoruz” ifadelerini kullandı.
“Genel Başkan tüm üyeler tarafından seçilecek”
Özel, açıkladığı tutum belgesinin örgüt tarafından sahiplenildiğini, belgenin bir heyecan yarattığını kaydetti. Kasım ayında yapılacak kurultayda genel başkanın son kez delege sistemi ile seçileceğini ifade eden Özel, şöyle devam etti:
“Bundan sonra hem genel başkan seçiminde hem de il ve ilçe başkanlarının seçiminde üyelerin tam katılımını sağlamayı hedefliyoruz. Bu konuda Siyasi Partiler Kanunu’nun getirdiği kısıtlamaların farkındayız ama yapmaya niyet olduktan sonra çözüm de ortada. Bu kurultayı biz yapıyor olsaydık resmi kurultayı 5 Kasım’da değil 12 Kasım’da yapmayı tercih ederdik. 5 Kasım’da bütün üyelerin 81 il, 975 ilçede temayül niteliğinde bir önseçim gerçekleştirmeyi, şu ana kadar dört aday var, üyelerin belirlediği adayı 12 Kasım’daki resmi kurultayda kamu otoritesine bildireceğimiz bir şölene çevirmeyi doğru bulurduk. Buna siyasi partiler kanun engel değil.”
“En önemli teminat”
Özel, aynı yöntemin cumhurbaşkanı aday seçimi için de geçerli olduğunu ifade ederek, ekledi: “Bu noktada kararlılığımız önümüzdeki dönem CHP’lilerin aday belirleme noktasında daha önceki deneyimlerden duydukları endişeleri, hata olarak gördüğü meseleleri tekrarlamaması konusunda en önemli teminatımız olacaktır.”
Özel, ayrıca tutum belgesinde milletvekillikleri, belediye başkanları ve meclis üyeliği için 3 dönem sınırı getirdiklerini; kadınların, gençlerin ve engellilerin parti organlarındaki temsiliyetini artırmayı; fermuar sitemi ve eşit temsiliyeti sağlamayı hedeflediklerini; genel merkezde mali disiplini sağlayacaklarını, örgütlerin parti bütçesinden yıllardır aldıkları aynı sabit ödemeleri arttıracaklarını bildirdi.
“Gezi talimatı yine okyanus ötesinden verildi, bu kez veren isim Erdoğan”
Özel, Yargıtay’ın Gezi davası kararına da tepki gösterdi. Kararın tümüyle bozulması gerektiğini ifade eden Özel, sadece Mücella Yapıcı ve Hakan Altınay tarafından bozulmasının büyük çelişki ve eksiklik olduğunu ifade etti.
Özel, geçen hafta ziyaret ettiği Mücella Yapıcı’nın “Yaşımdan utandıkları için beni salıverecekleri anlaşılıyor ve bunu da delil yetersizliğine bağlayacakları anlaşılıyor. Benim için olmayan delil Çiğdem ya da Mine için nasıl varmış, çok merak ediyorum” şeklindeki sözlerini aktardı. Özel, Yargıtay kararını “kinci, intikamcı tutumun sürmesi” sözleriyle değerlendirdi.
Gezi davasının FETÖ tarafından oluşturulduğuna işaret eden Özel, “Geçmişte okyanus ötesinden yazılan kararlar uygulanıyordu ve çok can yakmıştı o kadarlar. Yine okyanus ötesinden gelen bir talimatla Gezi kararının onaylandığını görüyoruz. Bu kez talimatı veren isim Recep Tayyip Erdoğan’dır. Hepimiz Gezi’deydik ve Gezi’yi onurumuz olarak görüyoruz. FETÖ’nün bütün yaptığı kumpas davalarına karşı mesafe koyanların, iddianamesini yazdığı Gezi davasına bu şekilde sahip çıkmalarını son derece manidar görüyoruz” diye konuştu.
“Büyük utanç duyuyoruz”
Özel, bugün Vera’nın babasını ziyarete gittiğini hatırlatarak, “Seçimden önce Vera’yı babasına kavuşturma sözü vermiştik. Olmadı. Bu süreci yaşıyor olmaktan büyük bir sıkıntı ve utanç duyuyoruz” dedi.
“Can Atalay kararı Numan Kurtulmuş’un en önemli dönüm noktası olacak”
Özgür Özel, yine Gezi davasında cezası onanan TİP Hatay milletvekili Can Atalay konusunda ise “Garabetin içindeki diğer felaket” ifadesini kullandı. Can Atalay’ın AKP ve MHP’lilerin de oylarıyla Meclis İnsan Hakları Komisyonu’na seçildiğini hatırlatan Özel, “Belki Cezaevleri İnceleme Komisyonu’nda görevlendirilecek. Bu komisyonun özelliği habersiz gider, her dediği kapı açılır. Öyle bir soralım falan olmaz. Yani Meclis, Can Atalay’a Türkiye cezaevlerindeki bütün kapıları açtırma yetkisi veriyorken, kendi üzerine bir kapı kapalı. Bu kabul edilebilecek bir şey değildir.
Özel, eski TBMM Başkanı Cemil Kılıç’ın Sebahat Tuncel ve Kemal Aktaş hakkındaki kesinleşen yargı kararlarını “milletin verdiği görevi yapıyorlar” diyerek Meclis Genel Kurulu’nda okumayı dönem sonuna bıraktığını hatırlatarak, benzer tutum için TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’a çağrı yaptı. Özel, bunun “Çok adil davranacağım, benim karşımda aday çıkarmayın” teklifinde bulunan Numan Kurtulmuş’un kişisel siyasi hayatındaki en önemli dönüm noktası olacağını kaydetti.
Özel, “Kurtulmuş bu kararı okutursa, bir Anayasa ihlalini hayata geçiren kişi olur. O vakitten sonra artık Anayasa’ya sadakat, içtüzüğe uygunluk, hakkaniyetli meclis başkanlığından söz etmek mümkün dolmaz. Anayasal yönden ölümcül bir hata yapmış olur” dedi. Özel, Can Atalay konusunda Kurtulmuş ile görüşeceğini de belirtti.
“CHP yaş ortalaması yüksek ve erkek bir örgüt”
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Özel, bazı kişilerin kendilerine yakın isimleri delege kaydettiği ve üyelerin yaş ortalamasının 50 olduğu yönündeki eleştiriye cevap verdi.
“Üye yapısında bir sıkıntı olduğu kesin” diyen Özel, 8 yıldır MYK toplantılarında bu konuyu dile getirdiğini anlattı. Bir üye seferberliği başlatacaklarını bildiren Özgür Özel, “Kendisini bir şekilde ifade etmek isteyen genç nüfus CHP’ye yönelmiyorsa büyük yapısal sorun var demektir. Bu yapısal sorunu ortadan kaldıracağız. CHP örgütü yaş ortalaması yüksek ve cinsiyeti erkek bir örgüt. Kadınların, gençlerin sayısının artması CHP’deki en büyük değişimi gerçekleştirecek” diye konuştu.
“Üyeler küskün, oy kullanmadı”
“Biz bu sene bahsettiğiniz mahsurun çok daha ön plana çıktığı bir süreci yaşadık” diyen Özel, Manisa’dan örnek verdi. Oturduğu mahallede delege seçiminde daha önce 500’den fazla oy kullanılırken, bu sene sadece 45 üyenin oy kullandığını ve bunun tüm Türkiye için geçerli olduğunu kaydetti. “Geçen yıllara göre 5-8 kat daha az katılım oldu” diyen Özel, üyelerinin kırgın ve küskün olduğunu söyledi.
MYK’nın ilk gündemi üye seferberliği ve objektif aday belirleme kriterleri olacak
Özel, Genel Başkan seçilmesi durumunda ilk MYK toplantısında ele alacağı konuların özellikle gençlerin davet edileceği bir üye seferberliği ve yerel yönetimler için objektif aday belirleme kriterlerinin belirlenmesi olacağını belirtti.
Azerbaycan ile ilgili bir soru üzerine CHP’nin iktidara gelmesi durumunda Azerbaycan yönetiminin rahatsızlık duyacağı algısının doğru olmadığını, bu ülke ile ilişkilerdeki eksikliklerin giderileceğini söyleyen Özel, seçilmesi durumunda Azerbaycan’a ziyaret gerçekleştireceğini kaydetti.
“Örgüt üzerinde görülmedik bir takım şeyler yapılıyor”
Özel, CHP yönetimini şöyle eleştirdi:
“CHP, Covid krizini sağlıktan sorumlu genel başkan yardımcısı olmaksızın, MYK’da konuşulmadan geçirdi. Mavi Vatan, Azerbaycan, Rusya-Ukrayna savaşı, F-35 krizi hepsinin olduğu süreçlerde dış politika, genel başkan yardımcısı olmadan, Genel Başkan başdanışmanı üzerinden götürüldü. Tahıl krizinin yaşandığı bir dönemde tarımdan sorumlu genel başkan yardımcısının olmadığı bir MYK ile yönetiliyoruz. Çok kritik bir kongreye gidiyoruz ve örgütten sorumlu genel başkan yardımcımız yok, yetkiler genel başkanda toplandı. Örgüt üzerinde görülmedik birtakım şeyler yapılınca, kimden hesap sorulacak, o yok. Yetki genel başkanda, böyle yapıldı, oluyor. İşin bu kısmını da sorunlu görüyoruz. Benim yönettiğim MYK toplantılarında bu görevlendirmelerin tamamının olduğu ve başta dış politika olmak üzere tüm bakanlıklara karşı bir gölge kabine olarak çalışacak sorumlu isimlerin haftalık değerlendirmeler yapacağı, muhatapları ile anlık temaslar kuracağı, etkin bir siyaset anlayışını hayata geçirmeyi ümit ediyoruz.”
Özel, “Örgüt üzerinde bir takım şeyler yapılıyor” sözleri ile kastının sorulması üzerine Kayseri Melikgazi ve İstanbul Fatih ilçelerinde yaşananları örnek gösterdi.
Melikgazi’de usulsüz yapılan delege seçimine itiraz edilmesi üzerine seçimin iptal edildiğini ve onlarca yazıya rağmen seçimin yapılmadığını anlatan Özel, “Melikgazi Kayseri il kongresine sokulmadı ve buna genel merkez seyirci kaldı. Melikgazi değişimciydi” dedi. Fatih’te de kongrenin son dakika genel merkezden giden bir whatsapp mesajı ile iptal edildiğini, bir üyenin ilçe kongresiz kalmasın diye aday olarak yaptırdığı kongrenin ise genel merkezin başvurusu üzerine YSK tarafından iptal edildiğini söyleyen Özel, yine Fatih’in tüm delegelerinin değişimci olduğunu belirtti.
“Genel Başkan, Onursal Adıgüzel’e teşekkür etti”
“Türkiye’de çok sayıda ilçede bunun örnekleri var” diyen Özel, şöyle devam etti:
“Şimdi biz Yüksek Seçim Kurulu'na bazı başvuruları yapmayı unutmuşuz. Ama hiç yapmadığımız başvuruları yapıyoruz. Fatih kongresinde kendi ilçemizi tam kanunsuzluktan bozduruyoruz. Ama seçmen kaydırmalarla ilgili alınması gereken düzenli bilgiyi almayı unutmuşuz. Onursal Adıgüzel, 15 Eylül günü Genel Başkana mail atıyor. Genel Başkan teşekkür ediyor 18 Eylül’de bizimkiler yazı yazıyorlar. Bunun üzerine de genel merkezdeki arkadaşlarımız, 18’indeki başvuruyu bakın başvurmuştuk parti eksik bir şey yapmadı diye sizlerle paylaşıyor. Yazının 18’inde yazıldığı doğru ama biz 18 Haziran’da niye yazılmadığını soruyoruz, 18 Eylül’deki yazıyı paylaşıyorlar. Genel Başkanımız ben hiç delege aramadım diyor ama PM toplantımızda 25’ten fazla vaka anlatıldı kendisine genel başkan yardımcılarının nasıl müdahil olduğu ile ilgili. Genel başkan yardımcılarımız İstanbul'da aday açıklamasına gidiyorlar. Yani iki adaya da giderseniz olur. Bunlar daha önce yaşadığımız, CHP kültüründe olan işler değil.”
Yerel yönetimlerde aday belirleme yönergesi üzerinde hukukçu ve örgütten sorumlu isimlerin çalıma yaptığını söyleyen Özel, “Kurultaya yerel seçimlerin gölgesi düşmemesi için uğraşıyoruz. Sonra da yerel seçimlere kurultayın gölgesi düşme tehlikesi var. İkisini de ortadan kaldırmanın yolu objektif kriterlerdir. Hesabını veremeyeceğimiz hiçbir atama yapmayacağız” dedi.
“Kaybedilecek yerlerde ittifak yapmamak harakiri anlamına gelir”
İYİ Parti’nin ittifaklarla ilgili kararı hatırlatılarak, yerel seçimlerdeki ittifak politikası sorulan Özel, ittifak potansiyelinin kaybedilmek üzere olduğunu söyledi.
Özel, şöyle konuştu: “Bugünkü şartlarda, ittifak potansiyelimizi kaybetmek üzereyiz. Kasımda ortaya çıkacak değişim ve umutla, muhataplarımızla yeni ilişkiler kurabileceğimiz yeni bir enerji ile hareket etmeyi umut ediyoruz. İttifak ortaklarımızla yeniden görüşeceğiz. Toplumsal ittifak düzeyinde de kırılma var, bunların tamamını onarmak son derece önemli. Kurultaydan sonra avucumuzu açarak, ‘hesabımız kitabımız yok, el sıkışmaya geliyoruz’ diyerek görüşeceğiz. Her yerde ittifak yapacağız diye bir şey yok. 2 bin 300 maddede anlaşabilmiş ittifak ortaklarının birlikte olmadıklarında kaybedecekleri yerler ortaya çıktığında ittifak yapmamak harakiri yapmak anlamına gelir. Şartları sonuna kadar zorlayacağız.”
“Tüm demokratik yapılarla el sıkışmaya hazırız”
Özel, Millet İttifakı bileşeni partiler dışındaki partilerle görüşüp görüşmeyecekleri sorusuna ise “Partinin kiminle görüşeceğine genel başkan ve MYK olmayan bir başka yapı karar veriyordu. Bizim bundan sonraki siyasi perspektifimiz, oluşacak Parti Meclisi ve Merkez Yönetim Kurulu ile enine boyuna tartışıp ondan sonra yol haritamızı belirleyeceğiz. Ama parlamentoyu inkar eden, kadınları sahiplendirmeyi düşünen, kadınları köle gibi gören, aslında demokrasinin istismarı ile parlamentoya taşınmış ve başarsalar parlamentoyu yok edecek yapılar dışındaki tüm siyasi demokratik yapılarla el sıkışmaya hazırız” yanıtını verdi.
İmamoğlu ve Yavaş’ın adaylığı: “Genel Başkan, seçilmemiş PM’nin yetkisini kullandı”
Özel, Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından aday olarak ilan edilmesiyle ilgili de şunları söyledi: “Belediye başkan adayı göstermek Parti Meclisi’nin görevi. Sadece MYK teklif edebiliyor. PM’de salt çoğunluk evet derse aday belirleniyor. Genel başkanın bu iyi niyetli tutumu seçilmemiş PM yetkilerini kullanmaktır. Herhalde sayın Genel Başkanın da objektif kriteri mutlak vatandaş memnuniyetidir. Ve Ekrem İmamoğlu ile Mansur Yavaş’ta gördüğü yüksek memnuniyet oranları ile bu şartlarda PM de aday gösterecektir ön kabulüyledir. Bu kanaati ben de paylaşıyorum, memnuniyeti yüksek olan isimler aday gösterilmelidir. Sembol iki isim için anlaşılabilir ama bundan sonra yeni aday açıklamaları, seçilecek PM’yi incitir. Biz anayasasızlaştırılmaya karşı çıkarken, tüzüksüzlüğe karşı susamayız.”
Özel, bir gazetecinin örgütte yaşananlar üzerinden “Kurultayın meşruiyetinin olmayacağını mı söylüyorsunuz?” sorusu üzerine “Partimiz için bir meşruiyet tartışması başlatmak yerine şöyle ifade ettim. Örneğin, kendini delege yapanın sözünden çıkmayan asker delege diye söyleniyor. Biz bunu CHP kimliği ile bağdaşır görmüyoruz. Sen istediğin kadar kulağına söyle, şuna oy vereceğiz diye. O delege eve gider, 3. kata çıkana kadar fikir değiştirir. Çünkü 4. katta oturan genç bir kadın seçmenle karşılaşır, ‘CHP değişmezse ben bu ülkeden gideceğim’ der. Ya da berber kulağına ‘millet çok öfkeli, CHP değişmezse oy vermeyecek’ der ve bu sözler kalır kulağında” yanıtını verdi.
“Yüzde 89, ‘bir şeyler yanlış gidiyor’ diyor”
CHP’ye gelen bir anket sonucunu paylaşan Özel, seçimden sonra partinin tutumunu olumlu bulanların oranının sadece yüzde 11 olduğunu aktardı. Özel, “Yani yüzde 89 bir şeyler yanlış gidiyor diyor” dedi.
“Yüzde 30 oy alsaydık, 65 milletvekili verilmişti”
Özel, milletvekili aday belirleme süreçleri ve ittifak toplantılarında kendisinin de yer aldığı eleştirilerine ise şöyle yanıt verdi: “Ben 8’li komisyonda hiç olmadım. Hiçbir milletvekili belirleme komisyonunda görev almadım. İttifak görüşmelerinde yoktuk. 39 milletvekilinden Pazar günü sabah haberdar olduk. Yukarıda 8’li masa bütün gece çalışmış MYK toplantısına çağırıldık, girdik, ne oluyor dedik. Çok kötü şeyler oluyor dediler. Ve toplam 39 hatta o an 45’ti. Yani İyi Parti'ye de seçilecek yerden iki, dört tane de sınırın altı, toplam kırk beş. Yüzde 30 oy alsak, 65 milletvekili verilmişti. Ve bu bizim haberdar olduğumuz bir şey değildi.”
“İstifa olursa, ‘genel başkanın vekilidir’ tezine dayanan bir istifa olmayacak”
Özel, Genel Başkanlık adaylığından dolayı TBMM Grup Başkanlığından istifa etmesi gerektiği iddiaları ile ilgili de şunları söyledi: “Seçimden önce hedeflediği pozisyona gelen bir tek ben varım ve benim pozisyonumu tartışıyorlar. Ben seçimden önce talep açtığım pozisyondayım, onlar değil. Önümüzdeki dönem Meclis’in yoğunluğu olacak, anayasa görüşmeleri gibi. Bizim de kongreye yoğunlaşmamız gerek. Dolayısıyla Grup Başkanlığı yoğunluğundan belli bir süreliğine ayrılmak lazım, öyle bir düşüncem var. 1 Ekim’de Grup Başkanı olarak görev yapacağım, grubumuzda arkadaşlarla son görüşmeleri yaptıktan sonra karara vereceğiz. Ama öyle ‘grup başkanı genel başkanın vekilidir o yüzden istifa etmelidir’ tezine dayanan bir istifa olmayacak.”