Sayıştay’ın Adalet Bakanlığı Denetim Raporu’na göre; Adana’da cezaevi ve Vardiya Toplanma Alarm Tesisi için projelendirilen ödenekle hakim ve savcılara lojman yapıldı. Sayıştay raporunda, “Ödeneğin ceza infaz kurumu hizmet binası olarak kullanılması gerekip ceza infaz kurumu uzağında başka bir hizmete matuf olarak lojman yapımında kullanılarak hakim ve savcılara tahsisi, anılan kanuna uyarlı bulunmamaktadır” dedi. Ayrıca Sayıştay, Adalet Bakanlığı’nın, yapı denetimini riske atarak, farklı illerdeki inşaatları denetlemek üzere sadece 1 inşaat mühendisi çalıştırdığını tespit etti.
Sayıştay’ın 2020 Yılı Adalet Bakanlığı Denetim Raporu yayımladı. Rapora göre; Adana’da cezaevi kampüsünde Vardiya Toplanma Alarm Tesisi (VATT) binası için kullanılması gereken ödenek, hakim ve savcılar için yapıla lojmana harcandı.
Sayıştay denetçileri, Adana Kürkçüler mevkiindeki cezaevi yapımı projesinde “VATT adı altında lojmanın projelendirildiğini” belirterek, tespitini şöyle açıkladı:
“5018 sayılı Kanun’un 13 ve 23‘üncü maddesinde, ödeneklerinin tahsis edildikleri amaç doğrultusunda kullanılmasının en önemli bütçe ilkelerinden biri olduğu ifade edilmiştir. Buna göre; Cezaevi ve Vardiya Alarm Toplanma Tesisi yapımı olarak öngörülmüş ödeneğin ceza infaz kurumu hizmet binası olarak kullanılması gerekip, ceza infaz kurumu uzağında başka bir hizmete matuf olarak lojman yapımında kullanılarak hakim ve savcılara tahsisi, anılan kanuna uyarlı bulunmamaktadır. Öte yandan 2007/3 sayılık Başbakanlık Genelgesi ile 2017-2019 dönemi Yatırım Programı Hazırlama Rehberi’ne göre; lojman yapımı Başbakanlık tarafından verilecek olan izin ile mümkün olmasına rağmen cezaevi içeresinde VATT olarak yer aldığından herhangi bir izin alınmamıştır.”
Cezaevi projesinin 20 km. uzağındaki lojmanlar ise Yüreğir ilçe sınırları içine 15 kat, 10 blok, her kat yaklaşık 425 m2 alanda 2 daire olacak şekilde inşa edildi.
FARKLI İLDEKİ 5 İNŞAATA 1 İNŞAAT MÜDENDİSİ GÖREVLENDİRDİ
Rapora göre; Bakanlık, farklı illerdeki farklı inşaatlar için yapı denetim elemanı olarak sadece 1 inşaat mühendisi görevlendirdi, bazı inşaatlara da farklı disiplinler olan makine, elektrik, harita mühendisleri görevlendirmesi gerekirken bu yapılmadı.
İnşaat güvenliğini tehlikeye atan bu duruma ilişkin Sayıştay denetçileri, “Bina inşaatında sürekli denetim yapılmadığında, denetimin yapılmadığı zamanlarda gerçekleştirilen beton dökümü yapıldıktan sonra demir imalat detaylarının tespiti ya da alt yapı imalat detaylarının projeye uygun olarak yapılıp yapılmadıklarının gözle tespiti mümkün bulunmamaktadır. Bu durum, yapım işlerinde denetim riski oluşturmaktadır” diye uyarıda bulundu.
Yeteri kadar yapı denetim elamanı görevlendirilmediği için risk oluşturan inşaatlar şöyle:
- Yapı denetimi için Erzurum, Erzincan ve Adana’daki 5 inşaata bir inşaat mühendisi; Kırşehir, Yozgat, Çankırı, Tokat ve Diyarbakır’daki 6 inşaatta 1 inşaat mühendisi,
- Erzurum CİK, Erzurum Aziziye CİK, Adana CİK, Adana Sarıçam CİK, Erzincan CİK inşaatı işlerinde yapı denetim görevlisi olarak 1 inşaat mühendisi, 3 elektronik mühendisi ve 3 makine mühendisi,
- Van/ Erciş CİK ile Andırın Adalet Binası inşaatı işlerinde yapı denetim görevlisi olarak 1 inşaat mühendisi, 2 elektronik mühendisi ve 2 makine mühendisi,
- Kırşehir CİK Yapım İşi, Yozgat Personel Eğitim Merkezi, Çankırı Orta Açık CİK Yapım İşi, Diyarbakır Adli Tıp Yapım İşi, Tokat Zile Açık CİK, Yozgat CİK İkmal inşaatı işlerinde yapı denetim görevlisi olarak 1 inşaat mühendisi, 3 elektronik mühendisi ile 5 makine mühendisi,
- Manisa CİK, Kütahya CİK ile Manisa Demirci CİK işinde 1 inşaat mühendisinin ve birer makine ile elektronik mühendisi,
- Bursa-Orhangazi Adliye Binası İnşaatı, Burdur CİK Yapım İşi, Bartın Adliye Binası inşaatı işlerinde yapı denetim görevlisi olarak 1 inşaat mühendisi, 3 elektronik mühendisi ve 2 tane makine mühendisi görevlendirildi.
GÜVENLİĞİ İLGİLENDİREN ŞANTİYE DEFTERİ GÜNLÜK DEĞİL HAFTALIK TUTULMUŞ
Raporda; Bakanlık inşaatlarındaki ilerlemeyi gösteren ve yapı denetim elemanları tarafından günlük tutulması gereken günlük şantiye defterinin birçok işte tutulmadığı görüldü. Sayıştay denetçileri, “Yapım işlerinin sözleşmesi ile fen ve sanat kurallarına uygun olarak yürütülebilmesi için ilgili mevzuat uyarınca sürekli kontrolün sağlanması gerekirken kontrol sorumluluğunun fiili durumda en sık haftada bir gün, çoğu zaman 2 haftada bir gün olarak yerine getirilebildiği, bir kısım işlerdeki günlük şantiye defterlerinden tespit edilmiştir” dedi.
“TEKNİK ÖZELLİKLER ŞARTNAMELERDE YOK”
Yine rapora göre; Bakanlık, cezaevi inşaatı proje ihalelerinin şartnamesine, cezaevinin teknik özellikleri hakkında yeterli bilgi koymadı. Kamu İhale Kanunu’na göre bu özelliklerin şartnamede açıkça belirtilmesi gerekiyordu. Sayıştay denetçileri, bu duruma T tipi 2 cezaevi projesini örnek göstererek şunları belirtti:
“Örneğin müelliften 2 adet T tipi Ceza İnfaz Kurumu projesi yapılması istenmiş, ancak T tipi cezaevinin idari binalar, koğuşlar, ziyaretçi binaları, spor alanları, havalandırma alanları, gözetleme kuleleri gibi kısımlardan ve bunların büyüklükleri istenen mimari, statik ve diğer hususlara ilişkin hiçbir özellik teknik şartnamede yer verilmemiştir. Bu durum, projesi yapılması istenen diğer binalar içinde aynıdır, mutfak ele alındığında mutfaktan faydalanacak kişi sayısına göre mutfak büyüklüğü ve kullanılacak makine ve teçhizatın özelliklerinin farklılaşacağı da ortadadır. Aynı durum çamaşırhane ve diğer binalarda için de düşünülebilir.”
“İŞYURTLARINA OLAN BORÇ KAYITTA YOK”
Rapora göre; Bakanlık, Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri İşyurtları Kurumu’na (İŞYURTLARI Kurumu) olan 164 milyon 613 bin 67 lira borcunu muhasebe kayıtlarına yansıtmadı. Bakanlığın bu borcunu muhasebe kayıtlarına yansıtmadığı, İŞYURTLARI’nın hesabına bakılınca anlaşıldı. Denetçiler bu tespiti şöyle anlattı:
“Adalet Bakanlığı harcama birimleri tarafından talep edilen mal ve hizmetlerin, Ceza İnfaz Kurumları ile Tutukevleri İşyurtları Kurumu birimleri tarafından yerine getirilip faturası kesildikten sonra muhasebe kayıtlarına alınmasına rağmen, Adalet Bakanlığı tarafından söz konusu işlemlerin tahakkuklarının yapılmadığı ve muhasebe kayıtlarına alınmadığı anlaşılmıştır.”
Denetçiler, Bakanlığın hesabının güvenilir, doğru bilgi üretmesi için 164 milyon 613 bin 67 lirayı borç olarak kaydetmesi gerektiğini bildirdi.
Raporda yer alan bazı tespitler şöyle:
-“Bakanlık kiralanan hizmet binaları için ödediği kira bedellerinin bir kısmının tahakkuk kayıtlarını yapmadı. Bakanlığın bu gideri doğrudan gider kaydı yapılması nedeniyle mali tablolar gerçek bilgi üretmemekle birlikte fiili durumu yansıtmadı.
-Bakanlığın bilançosundaki ‘294-Elden Çıkarılacak Stoklar ve Maddi Duran Varlıklar Hesabı’nın bakiyesi ile ‘299-Birikmiş Amortismanlar Hesabı’nın bakiyesinin birbiri ile uyuşmadığı görüldü. 294 numaralık kalemde borç 75 milyon 752 bin 3 lira görünürken 299 numaralı kalemde alacak bakiyesi tutarı 75 milyon 706 bin 880 lira olarak yer aldı. Bu durumda 45 bin 122 liralık bir hata ortaya çıktı.” (Tamer Arda Erşin / ANKA)