'Sessiz istifa' şirketler arası rekabeti nasıl artırdı?

İnsan Kaynakları Yönetimi Derneği tarafından hazırlanan araştırma raporunda, iş yerinde eğitim fırsatlarının 2 çalışandan birinin şirket tercihini etkilediği görüldü.

Sessiz istifa, “belirlenen mesai saatleri içinde sadece tanımlanan işi yapmak”, “başka ek sorumluluk almamak”, “iş-yaşam dengesini korumak” ve “çalışma sınırlarını belirlemek” olarak tanımlanıyor. İş dışında anlamlı bir hayatı kaçırmak istemeyen çalışanların koşuşturma kültürüne ve tükenmişliğe verdiği bir tepki olarak görülüyor.

Büyük istifa ve sessiz istifa gibi akımlarla değişen çalışan alışkanlıkları, şirketler arasındaki işgücü rekabetini artırdı. Çalışanların kişisel ve mesleki gelişimi için düzenlenen eğitim programları, rekabette öne geçmenin ve doğru yetenekleri çekebilmenin anahtarına dönüştü. İnsan Kaynakları Yönetimi Derneği tarafından hazırlanan araştırma raporunda, iş yerinde eğitim fırsatlarının 2 çalışandan birinin şirket tercihini etkilediği görüldü.

165 ülkede 30 binden fazla üyesi bulunan İnsan Kaynakları Yönetimi Derneği tarafından hazırlanan araştırma raporunda, 4 çalışandan üçünün, eğitim fırsatları sunan şirketlerde daha uzun süre çalışmaya yatkın oldukları tespit edildi.

Raporda, insan kaynakları yöneticilerinin yüzde 83'ü eğitim fırsatlarının nitelikli işgücünü tutmak için faydalı olduğunu düşündüğü görüldü.

Şirket içi eğitimler popülerleşirken, öğrenme materyallerinin sunum biçimlerinin de değiştiğine vurgu yapan İntron Genel Müdür Yardımcısı Belgin Sarper Can, "Çalışanlar, verim alamadıkları, sıkıldıkları eğitimlerle karşılaştıkça gelişime ilişkin beklentileri de düşüyor Ayrıca çalışanlar, iş yoğunluğundan arta kalan zamanı özel hayatlarına ayırmak istiyor. Dört çalışandan biri, eğitimleri tamamlamak için yeterli zamanı bulamadıklarını dile getiriyor. Doğru yönetilemeyen iç eğitim süreçlerinde materyallerinin güncelliğini yitirmesi, pozisyonların yeni ihtiyaçlarına hitap etmemesi gibi problemler de ortaya çıkıyor" dedi. (DHA)

Ekonomi Haberleri