Kahramanmaraş'ta 6 Şubat'ta, Hatay'da ise 20 Şubat'ta depremler meydana gelmişti, 50 bini aşkın insan hayatını kaybetmişti.
Depremden sonra Kızılay'ın ücretsiz vermek yerine stoklarındaki çadırları sattığı ortaya çıkmıştı.
TTB'nin yazısında, Kızılay’ın depremler sonrası depremzedelerin talep ve ihtiyaçlarına yanıt üretemediği belirtilerek, bölgenin en temel ihtiyaçlarından çadırları yardım kuruluşlarına sattığı ve maden sularında halk sağlığını tehdit edecek oranda arsenik tespit edildiği kaydedildi.
Kızılay’ın dernek tüzüğündeki görev tanımı ile uluslararası alanda üye olduğu birliklerde tanımlı ilkelerinin yer aldığı yazıda Dr. Kerem Kınık’ın, yaşam hakkının her boyutuyla tehlike altında olduğu bu süreçte halkın sağlığını ve iyiliğini gözetmeden hareket etmesinin hekimlik etik değerleri açısından edilemez olduğunun altı çizildi.
Yazıda, Tıbbi Deontoloji Tüzüğü ile TTB 58'inci Büyük Kongresi’nde kabul edilen TTB Hekimlerin Toplumsal Sorumlulukları Bildirisi’nde yer alan mesleki etik ilkelere de atıf yapıldı.
Sonuç bölümünde ise şöyle dendi: “Dr. Kerem Kınık’ın başkanlığını yaptığı Kızılay’ın deprem felaketi sürecinde insan yaşamını önceleyen anlayışın dışında hareket etmesi hekimlik meslek etiği kuralları ile bağdaşmadığı görülmekle, Dr. Kerem Kınık hakkında TTB Disiplin Yönetmeliği, Tıbbi Deontoloji Tüzüğü, Hekimlik Meslek Etiği Kuralları çerçevesinde disiplin soruşturması başlatılması amacıyla Tabip Odanıza bildirimde bulunmaktayız. Gereğinin yapılacağın kanaatiyle, çalışmalarınızda başarılar dileriz.” (Kısa Dalga)