Kısa Dalga - 10 Ekim Barış Derneği'nden yapılan açıklamada "IŞİD’lilerin katliamcı ve katil olduğunun, insanlık düşmanı olduğunun yargı tarafından anlaşılması için daha kaç katliam olması gerekiyor? Hakkaniyet ve adil olma niye IŞİD’lilere tanınan bir ayrıcalığa dönüşüyor. Yargının adaletten ne kadar uzak olduğu bu kararla bir kez daha ortaya çıkmıştır” denildi.
10 Ekim Barış Derneği yazılı açıklamada, Yargıtay’ın kararına tepki gösterdi. Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Adalet İçin Kaç Kişinin Daha Katledilmesi Lazım?
Bugün 19 Aralık. Maraş Katliamının başladığı gün. Diğer katliamlarda olduğu gibi, katliamı planlayanların, gerçekleştirenlerin adı, sanı yeri yurdu belli iken hiçbir kovuşturmaya tabii tutulmadılar, ceza almadılar. Türkiye yargısı tam da Maraş Katliamının 46. yıl dönümünde Atatürk Havalimanını basıp 45 kişiyi katleden IŞİDlileri "verilen cezaların hakkaniyete uygun ve adil olmadığı" gerekçesiyle, hatta neredeyse masum ilan ederek tahliye etti. 10 Ekim 2015’de Ankara Gar önünde 104 canını kaybetmiş, fiziken ve ruhen yaralanmış bir aile olarak, 10 Ekim Barış Derneği olarak soruyoruz:
IŞİD’lilerin katliamcı ve katil olduğunun, insanlık düşmanı olduğunun yargı tarafından anlaşılması için daha kaç katliam olması gerekiyor? Kaç kişinin daha ölmesi gerekiyor? Bu katliamların yargı sürecinde devletin bu katliamlardan önceden haberi olduğu, hiçbir önlem almadığı, katliam için IŞİD’lilerin adeta sırtının sıvazlandığı, yol verildiği ortaya çıkmışken hala neyin kanıtı bekleniyor. "Hakkaniyet ve adil olma" niye IŞİD’lilere tanınan bir ayrıcalığa dönüşüyor? Bu sorular çoğaltılabilir ve aslında bu soruların cevabını hepimiz biliyoruz. Bir yargı kuralı haline gelen cezasızlık politikasının göstergesi olması yanında katliamcı zihniyetin devam ettiğinin göstergesi olması yanı sıra, IŞİD’in içinden çıkan HTŞ’nin Suriye’de iktidarı ele geçirmesi ile de ilintili olup olmadığı sorusu biz ailelerin ve kamuoyunun aklına gelmektedir.
Yargının adaletten ne kadar uzak olduğu bu kararla bir kez daha ortaya çıkmıştır. Bu karar katliamcı zihniyetlerin devam etmesinin önünü açmaktadır. Bu karar katliamların hala devam ettiğine işaret etmektedir. Eğer bir nokta kadar dahi adalet duygusu, insanlık duygusu kaldıysa, bu karardan derhal vazgeçilmelidir. Yoksa tamir edilemez bir yaranın daha açılacağı kesindir. Biz derneğimiz ve 10 Ekim Ailesi olarak bu yaranın açılmaması için, adalet için, barış için, mücadeleye devam edeceğiz." (Haber Merkezi)