Kısa Dalga - Gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanmasını talep etmek için Galatasaray Meydanı’nda 1995 yılından beri oturma eylemi yapan Cumartesi Anneleri bu hafta da meydandaydı.
Kayıp yakınları 1081. haftada, 1991 yılında Şırnak'ın İdil ilçesinde gözaltına alınarak katledilen İbrahim Demir ve Agit Akipa'nın dosyalarındaki zamanaşımının kaldırılması çağrısı yaptı.
Galatasaray Meydanı'nda bir araya gelen kayıp yakınlarının bu haftaki açıklamasını Cumartesi İnsanları'ndan Maside Ocak okudu. Açıklama şöyle:
"36 yaşındaki İbrahim Demir ve 39 yaşındaki Agit Akipa, Şırnak’ın İdil ilçesine bağlı Çukurlu Köyü’nde yaşıyordu. Agit Akipa aynı zamanda köyün muhtarıydı.
12 Aralık 1991 tarihinde İbrahim Demir ve Agit Akipa’nın, İdil’den evlerine dönmek için köylülerle birlikte bindikleri traktör yolda askerler tarafından durduruldu. İbrahim Demir ve Agit Akipa, Dargeçit Anıtlı Tabur Komutanlığı’na bağlı Ağaçlı mezrasında bulunan Piyade Bölük Komutanı ve askerleri tarafından gözaltına alındı.
Jandarma karakoluna giden ailelere, karakol komutanı 'Onları hiç görmedik' dedi. Bir asker ise gizlice aileleri 'Mağaralara gidin' diye yönlendirdi. Aileler köylülerle birlikte askerin işaret ettiği bölgeyi karış karış aradı.
13 Aralık 1991 tarihinde, girişi taşla örülerek kapatılmış bir mağarada kayıpların işkence görmüş, gözleri ve elleri bağlanmış haldeki cansız bedenlerine ulaşıldı.
Olayla ilgili başlatılan soruşturmada İdil Cumhuriyet Başsavcılığı, Ağaçlı mezrasında bulunan Piyade Bölük Komutanı Üsteğmen ile ilgili er ve erbaşların 'adam öldürme' suçundan şüpheli olduğuna kanaat getirdi. Ancak Dargeçit Kaymakamlığı İlçe İdare Kurulu, savcılığa soruşturma izni vermedi ve bu karar şüphelilerin yargılanmasını engelledi.
2011 yılında aileler, avukatları Tahir Elçi aracılığıyla İdil Cumhuriyet Başsavcılığı’na yeniden suç duyurusunda bulundu. Yeni bir soruşturma başlatan savcılık, dosyaya ulaşmak için ilgili kurumlara başvurdu. Ancak bütün kurumlar arşivlerinde herhangi bir dosya, bilgi ya da belgeye rastlamadıklarını bildirdi. Bunun üzerine İdil Cumhuriyet Başsavcılığı, dosyayı kaybeden Dargeçit Kaymakamlığı görevlileri hakkında 'görevi kötüye kullanmak' suçundan soruşturma başlattı. Ancak yürütülen soruşturmalardan bir sonuç alınmadı ve dosya zamanaşımı gerekçesiyle kapatıldı.
1081'inci haftamızda bir kez daha söylüyoruz: Adaletin sağlanması, yalnızca bugünün değil; geçmişte işlenen suçların da doğru ve etkili biçimde yargılanmasıyla mümkündür. Zamanaşımı, devlet görevlilerinin işlediği suçlarda sorumluluğu gizleyen bir kalkan olarak kullanılmaktan çıkarılmalıdır.
Gözaltında kaybedilişlerinin 34'üncü yılında; İbrahim Demir ve Agit Akipa dosyasındaki zamanaşımı kararlarının kaldırılmasını, soruşturmanın yeniden açılmasını ve etkin bir soruşturma ile kovuşturma yürütülmesini talep ediyoruz.
Kaç yıl geçerse geçsin; İbrahim Demir ve Agit Akipa için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten, devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan vazgeçmeyeceğiz."
"Hakikat açıklanana kadar susmayacağız"
Demir ailesinden Metin Demir de 1081'inci buluşmaya bir mektup yolladı. Mektup şöyle:
"Ben Metin Demir. 34 yıl önce İdil’de gözaltına alınan ve bir daha evlerine dönemeyen İbrahim Demir'in oğlu, Agit Akipa’nın yeğeniyim.
Şırnak İdil’den tüm Cumartesi Anneleri’ne ve 1081 haftadır bu meydanlarda adalet isteyenlere saygı ve selamlarım iletiyorum.
Gönül isterdi ki fiziken de sizin yanınızda olayım ama imkânlar elverişli değil. Tüm kalbimle ve mücadele kararlılığımla yanınızdayım.
34 yıl önce babam İbrahim ve amcam Agit gözaltına alındılar ve işkence ile öldürülen cansız bedenleri bir mağaraya saklandı. Bugüne kadar onların gözaltına alındığı inkâr edildi. Başlarına gelenler gizlendi. Yaptığımız suç duyurularından da bir sonuç alamdık. Onlar gibi binlerce insanımız bu yolla katledildi.
Hakikat açıklanana, failler adalete teslim edilene kadar susmayacağız, meydanlarda olacağız."