Kısa Dalga - Anayasa Mahkemesi'nin Can Atalay kararı ile ilgili görüşmek için toplanan TBMM Genel Kurulu'nda görüşmeler devam ediyor.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, TBMM Genel Kurulu'ndaki olağanüstü toplantının konusu olan TİP Hatay Milletvekili Can Atalay için verilen genel görüşme önergesinin ön görüşmesine geçildiğini söyledi.
Kurtulmuş siyasi parti gruplarına 20 dakika, önergedeki ilk imza sahibine ise 10 dakika söz verdi.
Grubu adına konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, şunları söyledi:
"Bugün cebelleştiğimiz sorunların ilk sebebi adalet yoksunluğudur. Adalet yoksunluğunun sebebi ise iktidarın adalet duygusundan yoksun olmasıdır. Sonucu ise memleketin yoksunluğu ve yoksulluğudur. Yasaklarla, yolsuzlukla, yoksullukla mücadele taahhüdünden her üçünün de faili olmaya evrilen iktidar yolculuğunun en kritik duraklarından biri de bugün üstünde tartıştığımız Can Atalay vakasıdır.
"Yakın siyasi tarihimizin en büyük kepazeliği olarak tarihe geçti"
Son 15 aydır yaşananlar usul, erkan bilmemenin, hukuk tanımazlığın, adaletsizliğin, devlet aklı ve ahlakından yoksunluğun, siyasetin yargıyı teslim almasının, yargıç değil personel istihdamının Türk hukuk tarihinin ve yakın siyasi tarihimizin en büyük kepazeliği olarak hafızalarda silinmemek üzere yer etti. Tutukluluğun devamı anayasa ile bağdaşmıyor denilerek hak ihlali kararı verildi.
Böyle bir durumda ne beklersiniz? Yerel mahkeme kararı uygulayacak, Can Atalay tahliye edilecek, TBMM'ye gelip yeminini edecek, milletvekilliği sona erince de yargılama devam edecek. Hukuk bunu gerektiriyor. Bizim hem ceza hukukumuz hem Anayasamız hem de kanunlarımız bunların yapılmasını emreder nitelikte. Ama bunların hiçbirisi olmadı. Usul erkan bilmeyenler, talimatla hukuku eğip bükenler, millete karşı sorumlulukları olmayanlar kul hakkına girdiler.
'AYM kararı herkesi bağlar' maddesi ağırlarına gitmiş olacak ki Yargıtay 3.Ceza Dairesi 'ben herkes miyim' diyerek dünyada eşi benzeri görülmemiş bir karara imza attı. AYM kararlarına uyulmamasına hatta kararı veren Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında da suç duyurusunda bulunulmasına hükmetti. Başka ülkelerde olsa bunlar film olur. Atalay bu durumda senaryoya itiraz etti ve yeniden Anayasa Mahkemesine başvurdu. Anayasa Mahkemesi bu sefer de ilk kararı uygulamayarak bireysel başvuru hakkını da ihlal etiniz' dedi. Aynı döngü bir kez daha yaşandı. Yargıtay karara uymama kararı verdi. Yetmedi milletin iradesinin tecessüm ettiği ve duvarında 'egemenlik kayıtsız şartsız milletindir yazan Gazi Meclis'imize bir de sopa gösterdi."
"Bu kez yerel mahkemenin kararını mı okuyacaksınız?"
Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş'un kararı Bekir Bozdağ'a okutmasına tepki gösteren Dervişoğlu, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Kendisi yurt dışındayken bu kararı okutturan Sayın Meclis Başkanı'na sesleniyorum: Siz bu kararı kendiniz mi okumak istemediniz de başkasına okuttunuz? Baskı altında mıydınız? Bu çetrefilli durumun oluşmasını sağlayarak kendinize farklı bir parantez mi açmaktı niyetiniz? 'Ben iyiyim ama sonuçta emir kuluyum' mu demek istediniz. Yöneticilik sorumluluktan kaçmak değil, layıkıyla yerine getirmektir. Aksi, işgal edilen koltuğa yakışmaz. Meclisi olağanüstü toplantıya çağırdık. Bu kez yerel mahkemenin kararını mı okuyacaksınız? O da yok hükmünde. Artık o karara dayanarak işlem yapamazsınız. Karar yok hükmünde. Bu karar 'Can Atalay'ın milletvekilliği hiç düşmedi' diyor." (Haber Merkezi)