Kısa Dalga - CHP İstanbul il yönetimine mahkeme tarafından görevlendirilen Gürsel Tekin, CHP il binasına gitmeden önce "Görevi yerine getirebilmem için kararın örneğini bana da verin" ifadelerini kullanarak mahkemeye başvurdu.
CHP’ye giden tebligatta “Müvekkilimin de aralarında bulunduğu geçici kurulun görevine fiilen başlamasının sağlanmasını, kararın gereğinin takibi için Sarıyer İlçe Seçim Kurulu’na, İstanbul Valiliği’ne, Sarıyer İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne ivedilikle müzekkere yazılmasını, tarafımıza kararın infazı için elden takip yetkili, mahkeme mührü ve onay imzası bulunan nüshasının verilmesini talep ederim" ifadeleri yer aldı.
Halk TV'de yer alan habere göre, CHP’ye kayyım tebligatı gitti.
CHP İl Başkanlığı’nın önündeki polis müdahalesi devam ederken CHP’liler ise “Kayyumu içeriye sokmayız” diyerek nöbetlerini sürdürüyor. Mahkeme kararının icrası için ise memurların il başkanlığına gönderildiği bildirildi.
'İhtiyati tedbir kararını kim istemişse kararın uygulanmasını da ancak o talep edebilir'
Avukat Akın Atalay, konuyla ilgili sosyal medya hesabından bir değerlendirme yaptı. Atalay şu ifadeleri kullandı.
"Çok tuhaf ve kanunsuz işler bunlar. İhtiyati tedbir kararını kim istemişse, kararın uygulanmasını da ancak o talep edebilir. Kanun, tedbir kararının uygulanmasını istemek için tedbir isteyene bir haftalık süre tanımış, bir hafta içinde istemezse de tedbir kararının kendiliğinden ortadan kalkacağını söylüyor. Yani tedbir kararını isteyen davacı isterse, bu konuda hiçbir adım atmadan bu talebinden vazgeçme hakkına sahiptir. Tedbir kararında kayyım olarak atanan heyetin kararın uygulanmasını, icrasını istemek gibi bir hakkı ve yetkisi yoktur.
Davacı tedbir isteyen kişinin, icra dairesinden uygulama talebi olmadan hiçbir adım atılamaz. Öyleyse, Gürsel Tekin’in vekili aracılığı ile kararın uygulanmasını hangi hak ve yetkiyle istiyor? Bu kanunen mümkün değildir. Eğer tedbir isteyenin bir talebi yoksa bu kanunsuzdur."