Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Konferansı (COP29) yarın başlıyor.
22 Kasım'a kadar sürecek olan İklim Değişikliği Konferansı'nda iklim kriziyle mücadelede gelişmekte olan ülkelerin nasıl destekleneceği ve iklim koruma çabalarının nasıl hızlandırılacağı başlıca gündem maddeleri arasında bulunuyor.
Scholz ve Macron gitmiyor
İki hafta boyunca sürecek müzakerelere, yaklaşık 200 ülkenin delegasyonları katılacak. Devlet ve hükümet başkanlarının konuşmalarıyla başlayacak olan konferansta, Almanya Başbakanı Olaf Scholz, daha önce planlandığı üzere bir konuşma yapmayacak. Scholz, Almanya'da yaşanan hükümet krizi nedeniyle Bakü ziyaretini iptal etmişti. Scholz'un Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier'den Hür Demokrat Partili (FDP) Maliye Bakanı Christian Lindner'i görevden alınmasını talep etmesinin ardından FDP koalisyondan çekilmiş ve Alman federal hükümeti, meclis çoğunluğunu kaybetmişti.
Aynı şekilde Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un yanı sıra Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva'nın da konferansa katılmayacakları bildirildi.
Türkiye'den konferansa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun da katılacağı belirtildi.
COP29'ta en önemli gündem finansman olacak
Konferans, son yıllarda iklim koruma ile ilgili müzakerelerin itici gücü olma rolünü üstlenmiş olan Almanya'nın geçen haftadan bu yana bir hükümet krizi içinde bulunmasının yanı sıra ABD'de iklim değişikliğine şüpheyle yaklaşan Donald Trump'ın başkanlık seçimini kazanmış olmasının gölgesinde yapılıyor.
Bu krizler çerçevesinde, karbon emisyonlarının yanı sıra maliye konusunda ihtiyaç duyulan uzlaşmanın Bakü'de gerçekleşmeyebileceğinden çekiniliyor.
Bakü'deki konferansa katılacak aktörlerin ana hedeflerinden biri, uluslararası iklim koruma konusunda gerekli olan yüzlerce milyar doları mobilize etmek olacak. Bu çerçevede, 2025 yılından itibaren geçerli olmak üzere, uluslararası iklim korumanın finansmanı için 5 ilâ 10 yıl geçerli olacak yeni bir çerçeve oluşturulması hedefleniyor. Mevcut durumda, iklim koruma hedeflerine ulaşılabilmesi için, sanayileşmiş zengin ülkelerin yılda en az 100 milyar dolar ödemesi gerekiyor. 2022 yılında bu hedefe, iki yıllık gecikmeyle ulaşılabilmişti.
Uzmanların tahminlerine göre, Küresel Güney'de bulunan ülkeleri iklim koruma ve küresel ısınmanın sonuçlarına uyum sağlama konusunda desteklemek için yılda en az bir trilyon dolara ihtiyaç var. Bazı hesaplamalara göre, bu sayı 2,4 trilyon dolara kadar çıkıyor.
Almanya: Kolay olmayacak
Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, Pazar günü Berlin'de yaptığı açıklamada, "Müzakerelerin kolay geçmeyeceği herkes için aşikâr. Ancak bu müzakereleri yapmaya değer. Küresel ısınmada engellenecek her 0,1 derece, daha az kriz, daha az acı ve daha az yerinden edilme anlamına geliyor" diye konuştu.
Öte yandan göreve 20 Ocak'ta ABD'nin yeni başkanı olarak göreve başlayacak olan Donald Trump'ın geçen hafta elde ettiği zafer de tedirginliği artırmış bulunuyor. Trump, başkan olduğu 2017 yılında Paris Anlaşması'ndan çekilmiş, halefi Joe Biden ise göreve başlar başlamaz ABD'yi anlaşmaya geri döndürmüştü. Trump ise anlaşmadan yeniden çekilmeyi vadediyor. Çin'den sonra sera gazı salımından sorumlu dünyanın en büyük ikinci ülkesi olan ABD'den gelen iklim yardımlarının kesilmesi de bekleniyor.
Trump'ın zaferi ve iklim koruma konusunda bir açıklamada bulunan Almanya Kalkınma Bakanı Svenja Schulze ise Trump'ın 2017-2021 yılları arasında izlediği "İklim karşıtı tutumun dünyanın geri kalanını bir araya getirdiğini" belirterek, dünyanın ABD'nin desteği olmaksızın da iklim koruma hedeflerine ulaşmada başarılı olacağını savundu.
Taliban İklim Konferansı'na katılıyor
Bakü'deki konferans öncesinde küresel siyaset açısından dikkat çekici gelişmelerden bir diğeri ise Afganistan'da kontrolü 2021 yılında ele geçiren radikal İslamcı Taliban'ın konferansa delegasyon göndermesi oldu.
Uluslararası toplumdan izole olan ve BM'ye üye devletler tarafından tanınmayan Taliban'ın kontrolündeki Dışişleri Bakanlığı, söz konusu gelişmeyi Pazar günü yaptığı açıklamada duyurdu. Bunun paralelinde, Reuters'a konuşan bir diplomat, ev sahibi Azerbaycan'ın Afganistan'ı konferansa gözlemci sıfatıyla davet ettiği bilgisini aktardı.
Böylece Taliban yönetimindeki Afganistan, 2021 yılından bu yana ilk kez bir üst düzey uluslararası konferansa katılmış olacak. Ekonomisi tarıma bağımlı olan Afganistan, dünyada iklim değişikliğinden en fazla muzdarip olan ülkelerden biri.
AFP, Reuters / BÜ, JD