Narin Güran cinayeti davası... Salim Güran ve Nevzat Bahtiyar birbirlerini suçluyor

Diyarbakır'da öldürülen Narin Güran cinayeti davasına ilişkin duruşma ikinci gününde devam ediyor.

Kısa Dalga - Diyarbakır'ın merkez Bağlar ilçesine bağlı kırsal Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos günü kaybolmasının ardından, 19 gün sonra 8 Eylül'de Eğertutmaz Deresi’nde cesedi bulunan 8 yaşındaki Narin Güran cinayetine ilişkin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca başlatılan soruşturma kapsamında açılan davanın ikinci duruşması sürüyor.

''İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme'" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla yargılanacak olan Narin’in annesi Yüksel Güran, amcası Salim Güran ve ağabeyi Enes Güran ile Narin'in cansız bedeninin bulunduğu dereye taşıyan komşuları Nevzat Bahtiyar, Diyarbakır Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nden cezaevi nakil araçlarıyla geniş güvenlik önlemi alınarak bu sabah saatlerinde adliyeye getirildi.

Nevzat Bahtiyar: Suçu üzerime yüklüyorlar

Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran'ın öldürülmesine ilişkin tutuklu 4 sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılandığı davanın ikinci duruşmasında Narin'in cansız bedenini Eğertutmaz Deresi'ne sakladığını itiraf eden tutuklu sanık Nevzat Bahtiyar savunma yaptı.

Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesindeki, tutuklu sanıklar anne Yüksel, ağabey Enes ve amca Salim Güran ile Nevzat Bahtiyar'ın yargılandığı davanın dün başlayan ikinci duruşması verilen aranın ardından devam ediyor.

Duruşmada tutuklu sanık Nevzat Bahtiyar savunmasında, Narin'in cansız bedenini Salim Güran'ın kendisine verdiğini ileri sürerek, "Kendisi bana işaret etti, 'Bunu kaybet, parça parça haline getir.' dedi. Suçu üzerime yüklüyorlar. Salim'in avukatı bana yönelik hoş kelimeler kullanmadı. Neden bir insanı vahşice yukarıdan atayım? Biri beni görebilir." ifadelerini kullandı.

"Ailemin güvencesi olmadığı için yalan söylemek zorunda kaldım"

Ailesinin bir güvencesi olmadığı ve bu nedenle korktuğu için sustuğunu öne süren Bahtiyar, "Cezaevinde ailem güvence altına alındıktan sonra söyledim. Tekli odada kalıyorum. Kartım ve hesabım yoktu. Odamda televizyon, radyo hiçbir şey yok. (Salim Güran'ın avukatı Onur Akdağ) Devletin beni neden yakalamadığını söylüyor. Ne konuştuğunu bilmiyorsun. Kimin gücü devlete yetiyor. Hiç kimse gazetecilere müdahale etmedi. Ben onları tanımıyorum, onlar da beni görmediler. Yakalandığım gün beni karakola götürdüler. Ailemin güvencesi olmadığı için mecburen yalan söylemek zorunda kaldım." dedi.

Salim Güran'ın araç satışı konusunda yalan söylediğini ileri süren Bahtiyar, "Aracı vadeli vermiştim. Adama 90 bin lirayı vadeli vermiştim. Adam satamayınca Salim'e, 'Kendine al.' dedim. Para konusu ve ev meselesi çıktı. 'Eve bakmayana kadar fiyat veremem.' dedim. Eve baktıktan sonra akşam onu aradım. 'Hakkı 170 bin liradır. Senin için en son 150 bin yaparım.' dedim. O da başka birinin 140 bin lira fiyat verdiğini söyledi. Ben de 'Beni o para kurtarmaz.' dedim. 200 bin lira fiyat verdiğim konusunda yalan söylüyor." beyanında bulundu.

Bahtiyar, savunmasını şöyle tamamladı:

"(Salim Güran) Ben sana ne dediysem onu söyle. Sen beni çağırdın. Narin'i bana teslim ettin. Şimdi inkar ediyorsun. Ben aldım, götürdüm, oraya bıraktım. Ben sadece Narin'in cansız bedenini taşıdım. İnkar etmiyorum. Cezam neyse razıyım. Onların da suçunu kabul etmesi lazım. Suçun hepsini benim üzerime atıyorlar. Kesinlikle kabul etmiyorum. Ben öldürmedim, neden üzerime alayım ki? İftira atamam. Ne biliyorsam onu söyledim."

Salim Güran'ın avukatı: Nevzat hep ifade değiştiriyor

Duruşmada tutuklu sanık amca Salim Güran'ın avukatı Onur Akdağ da savunma yaptı.

Akdağ savunmasında, her çıkan yeni hususla ilgili sanık Nevzat Bahtiyar'ın ifadesini değiştirdiğini öne sürerek, şöyle konuştu:

"Bir insan nerede kaybolmuşsa en yakın yerde aramalar yapılır. Patikaya en yakın yer, Nevzat'ın evidir. DNA yüzünden Salim Güran gözaltına alındı ve tutuklandı. İlk olarak Nevzat gözaltına alınsaydı olay bu şekilde olmayacaktı. Teslim olmadı ve itiraf etmedi. Evinde saklanırken yakalandı. Nevzat, tehdit edilerek cenazeyi aldığı hikayesini anlattı. Daha sonra ise araçtan cesedi almadığını, evden alarak kendi evine götürdüğüne ilişkin hikayeyi anlattı. Narin, okulun kamerasına göründükten sonra öldürülüyor. Narin'in ölüm dakikası 15.13 ve Nevzat'ın evinde. Daha sonra 15.40 gibi ceset dereye götürülüyor. Bu kadar kısa sürede bu kadar kişi nasıl öldürebiliyor? Soruşturmayı bel altına kaydırarak yürütmeye çalıştılar. Nevzat, cesedi evine götürdü. Gazal Bahtiyar, cesedi gören kişilerdendir. Cinayeti işleyen ve azmettirenlerden de olabilir. Narin kim tarafından ve nerede öldürüldü? Bu soruların cevabı yanıtlanmadı."

"Salim, hiçbir zaman Nevzat'ı aramamıştır"

"Narin'in ölümü ne kadar korkunç ise Narin'in ölümüne itham da o kadar korkunçtur." diyen Akdağ, Salim Güran'ın Nevzat Bahtiyar'ı en son 21 Mayıs'ta aradığını ileri sürdü.

Akdağ, "Salim, hiçbir zaman Nevzat'ı aramamıştır. Arif ile Nevzat'ın araç konusunda yaşadığı sorundan dolayı onu aramamış ve selam bile vermemiş. 3 ay boyunca hiçbir şekilde iletişimi olmamıştır." diye konuştu.

"Narin Güran'a ait olduğu belirtilen giysi ve iç çamaşırındaki lekelerde sperm hücresi görülmedi. Çocuk derede kaldığı için bazı lekeler bulaşmış olabilir. Adli tıp raporunda bir cinsel bulguya rastlanmamıştır. Bu cinayeti öç alma olarak işlemiş olabilir. Narin bir cinsel istismara maruz kalmışsa direkt şüpheli Nevzat'tır." ifadelerini kullanan Akdağ, savunmasını şöyle sürdürdü:

"Narin'e ait giysi, battaniye ve araçta sürüntü DNA bulgusu olduğu söylense de bulaşan sürüntünün Narin canlıyken mi ya da öldürüldükten sonra mı olduğunun tespiti için talepte bulunduk ama talebimiz reddedildi. Salim'in aracında sadece Narin'in DNA'sı bulunduğu algısı tamamen yalandır. Bazı kişilerin DNA'sı da araçtan çıkıyor. Narin'in 16 Temmuz'da o araca bindiği çok net. Salim'in aracının sağ camı açılmıyor. Bu da Nevzat'ın Narin'i sağ camdan aldığını yalanlıyor."

Nevzat Bahtiyar'ın ilk ifadesindeki "Narin'in cansız bedenini battaniyeyle aldığı" ve Salim'in aracıyla alt yola geldiği" sözlerinin mevcut baz raporuyla çürütüldüğünü öne süren Akdağ, "Nevzat ve Salim'in baz hareketliliği yoksa, bu Nevzat'ın cansız bedeni aracına koyduğunu göstermiyor mu?" dedi.

Salim Güran ile Yüksel Güran arasında bir ilişki olduğu iddialarına da değinmek istediğini belirten Akdağ, şunları kaydetti:

"Salim, evdeki diğer 3 çocuğa aldırış etmeyip eve gidiyor. Narin, her iki kapıyı olağanüstü güçle açıyor ve eve giriyor. Salim evdeki 3 çocuğu öldürmüyor ama Narin'i öldürüyor. Sonra tepeden Nevzat'a sesleniyor. Nevzat diğer çocukları görmüyor ama Narin'in ağzından köpük geldiğini görüyor. Görmemesi gereken bir şey gördüğü için öldürüldü, öyle mi? 3 ay konuşmadığı birine neden cesedi veriyor ve buna ortak ediyor? Salim, Nevzat'ı taşıması konusunda tehdit ediyor, Nevzat cesedi alıyor götürüyor. İkinci senaryo, Enes görülmemesi gereken bir şeyler yapıyor ve Narin gördüğü için öldürülüyor. Muhtar, Nevzat'ı çağırıyor ve Nevzat çocuğu ahırdan çuvala koyup dere kenarına koyuyor. Burada kimse şunu sormuyor; öz oğlun öz kızını öldürecek ve ben haberdar olmayacağım."

Akdağ, Salim Güran'ın olay günü cep telefonundan fatura ödediği yönündeki iddialarla ilgili bankaya müzekkere yazılmasını istedi.

"Adım sayar' uygulamasıyla büyük gedik açtık"

Salim Güran'ın telefonundaki "adım sayar" uygulamasına göre olay saatinde 45 adım attığının kanıtlandığını ileri süren Akdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Eğer 45 adım değil de 145 adım olsaydı herkes Salim'i katil ilan etmez miydi? 'Adım sayar' uygulamasıyla büyük gedik açtık. 'Adım sayar' uygulamasıyla zaten kimse, 'Salim öldürdü.' demiyor ki, 'Enes öldürdü' deniyor. Salim'i dosyadan çektiğinizde bu dosya yığın halinde Nevzat'ın başına çökmüyor mu? Enes öldürdü, Salim organize ettiyse Nevzat'ı kim çağırdı, kim tehdit etti?"

"Salim'in 15.14'ten 15.25'e kadar çok fazla internet kullanımı mevcut"

Nevzat ve Salim'in internet kullanımını incelediklerini kaydeden Akdağ, olay günü Salim Güran'ın 15.10 ile 15.40 arasında internete girdiğini ve veri indirdiğini, bu dakikalardaki internet dökümünün 16 sayfa, Nevzat Bahtiyar'ın ise 3 sayfa olduğunu ileri sürdü.

"Nevzat, o dakikalarda pek internete girmiyor. Nevzat, ilerleyen saatlerde internet verilerinde rekor kırıyor. Salim'in 15.14'ten 15.25'e kadar çok fazla internet kullanımı mevcut. Nevzat'ın ise 15.10'dan sonra internette 15.15 ile 15.20 arasında veri akışı oluyor ama arka plan uygulaması gibi. 16.01'e kadar internet kullanımı pek fazla yok." ifadelerini kullanan Akdağ, Salim Güran'ın konumunun her zaman açık olduğunu savundu.

"Yüksel ile Salim arasındaki iftira konusu, baz raporuna göre çürütülmüş oldu"

Daraltılmış baz raporuna da değinen Akdağ, "Kamera kaydı, baz raporları ve ses kayıtları karşılaştırıldığında Salim Güran olay günü gece vakti kesinlikle Narin'in bulunduğu yere gitmiyor." ifadesini kullandı.

"Baz doğruysa Gazal Bahtiyar neden tutuklanmıyor? Gazal Bahtiyar hakkında ihbarda bulunuyorum; lütfen tutuklayın." diyen Akdağ, savunmasını şöyle tamamladı:

"Baz raporunda 1 dakikalık sapmadan bahsediliyor. Daraltılmış baz raporunda en az 50 metreden bahsediliyor. Evler iç içe ve biz hala bu delili tartışıyoruz. Katil Salim mi yoksa Enes mi? Biz katil Nevzat derken boşuna söylemiyoruz, birçok delil sunduk. Bize ne söyleniyor, Nevzat hariç herkes katil. Baz raporunu kabul edeceksek Salim, Arif'in evinde 15.20'de olduğunu söylüyor. Salim, çocuk eve geldikten sonra eve geliyor. Yüksel ile Salim arasındaki iftira konusu da baz raporuna göre çürütülmüş oldu. Müvekkilimizin tahliyesini, bunu yapamıyorsanız da ev hapsi vermenizi ve bu mağduriyetinin giderilmesini talep ediyorum." (Haber Merkezi)

Gündem Haberleri