1993 - Özal dönemi çözüm girişimi
Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Kürt sorununun çözümü için önemli adımlar atmaya çalıştı. Özal, Kürt kimliğinin tanınması ve Kürtçe üzerindeki bazı yasakların kaldırılmasını destekliyordu. Bu dönemde Abdullah Öcalan, 17 Mart 1993'te tek taraflı ateşkes ilan etti.
Özal’ın reform çabaları bazı çevrelerden tepki gördü ve Cumhurbaşkanı, 17 Nisan 1993’te ani bir kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Bu olayın ardından PKK, 24 Mayıs 1993'te Bingöl'de 33 askeri öldürdü ve çatışmalar yeniden başladı.
1999 - Öcalan’ın yakalanması ve ateşkes
Abdullah Öcalan’ın 1999’da Kenya’da yakalanarak Türkiye’ye getirilmesinin ardından PKK, 2004’e kadar süren bir ateşkes ilan etti. Öcalan, mahkemede Kürt sorununda demokratik yollarla çözüm çağrısı yaptı. PKK, bu dönemde güçlerini sınır dışına çekti.
2004’te PKK, ateşkese son vererek yeniden silahlı mücadeleye başladı. Devletin, ateşkes sürecinde somut adımlar atmaması ve örgütün silahsızlanma sürecine yönelik net bir strateji olmaması, çatışmaların tekrar başlamasına neden oldu.
2009 - Demokratik açılım süreci
Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) hükümeti, “Kürt açılımı” adıyla yeni bir süreç başlattı. Bu dönemde TRT Kürdi (o zamanki adıyla TRT Şeş) yayın hayatına başladı. Kürtçe üzerindeki bazı yasaklar kaldırıldı, yer isimlerinin Kürtçe olarak iadesi gündeme geldi. Ayrıca, Habur Sınır Kapısı üzerinden Türkiye’ye gelen PKK üyelerinin teslim olması bir jest olarak değerlendirildi.
Habur’da teslim olan PKK üyelerinin karşılanma görüntüleri kamuoyunda büyük tepki yarattı. Hükümet, toplumsal tepkilere karşı süreci yavaşlattı ve bu durum taraflar arasındaki güvenin zedelenmesine neden oldu. Çatışmalar yeniden başladı.
2013 - Çözüm süreci
Bu süreç, Kürt sorununda en kapsamlı barış girişimi olarak tarihe geçti. 21 Mart 2013’te Abdullah Öcalan, Newroz mesajıyla PKK’ya silah bırakma çağrısı yaptı. HDP heyeti İmralı’da Öcalan’la düzenli görüşmeler yürüttü. Çözüm süreci kapsamında devlet ve PKK arasında dolaylı diyaloglar kuruldu.
2015 yılında AKP’nin seçim kaybetmesinin ardından Ceylanpınar’da iki polisin şaibeli biçimde öldürülmesi ile süreç sona erdi. Aynı dönemde Suruç’taki bombalı saldırı ve hendek-barikat çatışmaları, çözüm sürecini tamamen bitirdi. Süreç, taraflar arasında derin bir güvensizlik bıraktı.
2024 - "Tokalaşma" süreci
1 Ekim 2024’te MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin DEM Parti yöneticileriyle TBMM’de tokalaşması, Kürt sorununda yeni bir diyalog zemini olarak değerlendirildi. Bahçeli, PKK’nın tamamen silahsızlandırılması ve DEM Parti’nin Türkiye partisi olma çağrısı yaptı. Abdullah Öcalan ile görüşme talepleri gündeme gelirken, Öcalan sürece destek mesajı verdi.
DEM Parti’nin İmralı ziyareti için izin verildi ve Öcalan'dan sürece pozitif katkı sunma ve beklenen çağrıyı yapmaya hazır olduğunu belirten açıklama geldi. Ancak bu dönemde yaşanan TUSAŞ saldırısı ve Suriye'deki gelişmeler sürecin kırılganlığını gözler önüne serdi.