Özlem Akarsu Çelik'ten Mahiroğlu'na: Amaç patronun kim olduğunu hatırlatmak

Özlem Akarsu Çelik, Cafer Mahiroğlu'na seslenerek, " Amacınız, 'cevap hakkını kullanmak' değil patronun kim olduğunu hatırlatmak" dedi.

Kısa Dalga - Halk TV'de gazetecilerin istifa etmesine neden olan Rasim Ozan Kütahyalı söyleşisine ilişkin kanalın sahibi Cafer Mahiroğlu, "Bu tamamen bir yol kazasıdır. O röportajın yapıldığından bilgim yoktu. Olsaydı onay vermezdim. Sürecin nasıl geliştiğini, o röportajın nasıl yayınladığını izleyicilerimize anlatmak için Kayda Geçsin ekibinden söz hakkı talep ettiğimde, bu talebim reddedildi. Cevap hakkımı kullanmakta ısrar edince, program yapmamayı tercih ettiklerini ilettiler" demişti.

Gazeteci Özlem Akarsu Çelik, sosyal medya hesabından yazdığı mesajda, Mahiroğlu'nun açıklamasını alıntılayarak, şu ifadeleri kullandı:

"Sayın Cafer Mahiroğlu, hâlâ editöryal bağımsızlığın ne olduğunu anlamak istemiyorsunuz, gazetecilere saygı duymuyorsunuz. 'Kanalda program yapan arkadaşlarımızın, kanalı ve patronunu rahatlıkla eleştirmesi, eleştirel gazetecilik kültürünü oturttuğumu gösteriyor' cümlenizle bizim mesleğe ne kadar uzak olduğunuzu ispatlamışsınız. Rasim Ozan Kütahyalı röportajını eleştiren gazetecilerin programına çıkma ısrarınız da problemli. Amacınız, 'cevap hakkını kullanmak' değil patronun kim olduğunu hatırlatmak!"

"Medya patronu olmanız bizim en büyük talihsizliğimiz"

"R. O. Kütahyalı yayınından haberiniz olmadığını söylemişsiniz. Hiç sanmıyorum ama umarım doğrudur" diyen Çelik, şöyle devam etti:

"Sizinle çalışmış biri olarak konuklara karıştığınızın, yayınlara müdahale ettiğinizin tanığıyım (İstifa gerekçelerimden biri buydu hatırlarsanız.) Elinizde yayına çıkacaklar için bir ak bir de kara liste ile dolaştığınızı hem konuklar hem tüm gazeteciler biliyor. İzleyicileriniz ise bunların hiçbirinden haberdar değil çünkü kimse onlara gerçeği söylemiyor.

Bunca zaman kurumunuzdaki değerli meslektaşlarıma saygımdan sustum. 'Çalışacakları kaç yer var ki! Gitseler de geri dönerler…' anlayışıyla çalıştırdığınız, asgari ücrete mahkûm ettiğiniz, 212 yapmadığınız, haklarını vermediğiniz için basın kartı alamayan/Basın Kanunu’ndan doğan yıpranma hakkından yararlanamayan ve sendikaya üye olmamaları için baskı yaptığınız gazeteciler adına söylüyorum, medya patronu olmanız bizim en büyük talihsizliğimiz.

Sahibi olduğunuz kanalı, gazeteciler üzerinden itibar kazanmak, 'Türkiye’nin gündemini belirleyen patron' olmak için kullanıyorsunuz.

Koyunun olmadığı yerde keçiye Abdurrahman Çelebi derler misali demokrasinin olmadığı memlekette de hak etmeyenler demokrat sıfatıyla ortalıkta gezer. Gerçeği bilenler sustukça halk bu sahte demokratları alkışlamaya devam eder.

Gazetecilik, kamu yararını gözetmek, tüm çıkar odaklarına mesafeli durmaktır. Bunları bu prensiple yazdığım bilinsin…"

Gündem Haberleri