Kısa Dalga - Spectrum House'un Kasım 2024'te yayımladığı "Kürt Seçmen Kayyum Atamaları İle İlgili Algı, Tutum ve Beklentiler" raporu, kayyım uygulamalarının Kürt seçmenler üzerindeki etkilerini, bu uygulamalara dair algı ve tutumları kapsamlı bir biçimde analiz ediyor. Türkiye genelinde, özellikle Kürt nüfusun yoğun yaşadığı illerde 1.725 kişiyle gerçekleştirilen saha çalışması, Kürt seçmenlerin kayyım atamalarına yönelik bakış açısını, hükümet ve muhalefet partilerinin bu konuya yaklaşımlarına ilişkin değerlendirmelerini ve kayyım uygulamalarının gelecekteki toplumsal sonuçlarına dair beklentilerini gözler önüne seriyor.
Kürt seçmenin yüzde 64,8'i bilgi sahibi
Araştırmanın sonuçlarına göre, Kürt seçmenlerin %64,8’i kayyım atamaları hakkında bilgi sahibi olduğunu belirtmiş durumda. Bu oran, kayyım atamalarının Kürt toplumu içinde yaygın bir farkındalığa sahip olduğunu gösteriyor. Bilgi sahibi olan katılımcılar arasında, kayyım atamalarını "yanlış bulanların" oranının yüksek olması, bu farkındalığın eleştirisel bir bakış açısını beraberinde getirdiğini ortaya koyuyor. Toplumda bilgisi olanların %42’si “biraz bilgim var”, %22,8’i ise “çok bilgi sahibiyim” şeklinde kendini ifade ederken, bilgi sahibi olmadığını belirtenlerin oranı %23,2 seviyesinde kaldı. Bu bulgu, toplumun önemli bir kısmının bu uygulamalardan haberdar olduğunu ve bu bilgi seviyesinin kayyımlara dair eleştirilerle yakından ilişkili olduğunu gösteriyor.
Ezici çoğunluk yanlış buluyor
Kayyım uygulamalarına yönelik genel tutum incelendiğinde, katılımcıların %74,2’si kayyım atamalarını "yanlış" bulduğunu belirtirken, yalnızca %11,8’i bu uygulamaları “doğru” bulduğunu ifade etti. Bu veriler, Kürt seçmenlerin büyük çoğunluğunun kayyım atamalarına olumsuz yaklaştığını, seçme ve seçilme haklarının kısıtlanmasını adalet ve demokrasiye aykırı bulduğunu ortaya koyuyor. Bu tutum, halkın iradesine ve yerel yönetimlerin özerkliğine yönelik güçlü bir talebin ifadesi olarak okunabilir. Kürt seçmenler, kayyım uygulamalarının kendilerinin demokratik temsil hakkına yönelik bir ihlal olduğunu düşünerek, bu uygulamaların sona ermesi gerektiğini savunuyor.
Siyasi parti seçmenleri ne diyor?
Seçmenlerin siyasi partilere göre dağılımlarına bakıldığında ise, DEM Parti seçmenlerinin %92,9’u, kayyım atamalarını “yanlış” buluyor. Diğer taraftan, muhalefet partilerinin bir kısmının, özellikle CHP’nin %66,5’i ve YRP’nin %58,8’i de kayyımları olumsuz değerlendiriyor. İktidar partisi AKP’ye oy veren seçmenlerin ise %31,6’sı kayyım atamalarını doğru bulurken, MHP seçmenlerinin %50’si bu uygulamayı desteklediğini belirtti. Bu bulgu, kayyım atamaları konusunda partiler arasında net bir ayrım olduğunu gösteriyor ve Kürt seçmenlerin kayyımlara dair olumsuz tavırlarının, en çok destek aldıkları partinin tutumlarıyla uyumlu olduğunu ortaya koyuyor.
Kürt seçmen nezdinde inandırıcı değil
Kayyım atamalarının Kürt meselesine etkisine yönelik olarak, katılımcıların %61,5’i, bu uygulamaların Kürt halkının iradesini yok saymak amacıyla yapıldığını düşünüyor. Buna karşın, sadece %5,7'lik bir kesim kayyım atamalarının yolsuzluk, güvenlik ve terörle mücadele gibi gerekçelere dayandığını ikna edici buluyor. Bu veri, kayyım atamalarının gerekçelerinin Kürt seçmenler nezdinde büyük oranda inandırıcı bulunmadığını ve kayyım uygulamalarının güvenlik kaygıları yerine siyasi bir müdahale olarak algılandığını gösteriyor. Katılımcıların %79,1’i ise kayyım uygulamalarının Kürt meselesinin çözümünü zorlaştıracağı görüşünü bildiriyor. Bu oran, kayyım atamalarının Kürt meselesine dair çözüm süreçlerini olumsuz etkilediğini düşünenlerin toplumun çoğunluğunu oluşturduğunu ve bu durumun uzun vadede barış ve istikrar açısından riskler taşıdığını ortaya koyuyor.
Çoğunluk "Kayyım uygulamaları sürecek" diyor
Kayyım uygulamalarının devam edip etmeyeceğine ilişkin soruya ise katılımcıların %66,4’ü hükümetin kayyım atamalarını sürdüreceğini düşündüğünü belirtirken, %18,3’ü ise bu uygulamanın devam etmeyeceğini düşünüyor. Bu oran, Kürt seçmenlerin büyük bir kısmının kayyım atamalarının sona ereceğine dair umutsuz olduğunu, bu nedenle çözüm süreçlerine dair beklentilerinin zayıf olduğunu yansıtıyor. Aynı zamanda, bu devam beklentisi, seçmenlerin mevcut yönetimin irade beyanlarına karşı duyduğu güvensizliği de açıkça gösteriyor.
"Tepkiler yetersiz"
DEM Parti’nin kayyım atamalarına karşı tutumu ise seçmenlerin yalnızca %35,4’ü tarafından “yeterli” bulunuyor. Bu oran, Kürt seçmenlerin kendilerini temsil eden partinin kayyımlar karşısındaki duruşunu yeterince güçlü bulmadığını ve bu konuda daha etkili bir tutum beklediklerini ortaya koyuyor. Özellikle Kürt illerinde yaşayan katılımcılar, DEM Parti’nin bu konuda daha etkili bir mücadele sergilemesi gerektiğini vurgularken, Türk illerindeki katılımcılar ise DEM Parti’nin kayyımlara karşı zayıf bir tepki verdiğini belirtiyor. Bu değerlendirme, Kürt seçmenlerin kendi partilerinin bu konuda daha kararlı adımlar atmasını beklediklerini gösteriyor.
CHP’nin kayyım atamaları karşısındaki tutumu ise katılımcıların yalnızca %19,1’i tarafından “yeterli” olarak değerlendiriliyor. Kürt seçmenlerin büyük çoğunluğu, ana muhalefet partisinin kayyım meselesinde daha etkin bir duruş sergilemesi gerektiğini düşünüyor. CHP'nin yeterince güçlü bir muhalefet yapmadığına dair bu algı, Kürt seçmenlerin muhalefetin bir bütün olarak daha güçlü bir direnç göstermesi beklentisinin altını çiziyor. Araştırmaya göre, katılımcıların %36,5’i, bütün muhalefet partilerinin birlikte hareket etmesi durumunda kayyım atamalarının durdurulabileceğini düşünüyor. Bu bulgu, Kürt seçmenlerin yalnızca kendi partilerine değil, genel muhalefete de bu konuda ortak bir tavır geliştirmeleri için çağrı yaptığına işaret ediyor. (Haber Merkezi)