HÜKÜMETİN “ENFLASYONİST İŞLERİ” DEVAM EDİYOR Vergide, ilk 7 ayda ÖTV gelirleri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 81,95 arttı. Artış ağırlıkla geçen yıl temmuz ayında, Cumhurbaşkanı kararı ile; benzinde litrede 2,52 TL olan ÖTV’nin 7,52 TL'ye; motorinin litresinde 2,05 TL olan ÖTV tutarının ise 7,05 TL'ye yükseltilmesinden kaynaklandı. Bu kararın etkisi il petrol ve doğalgaz ürünlerinden alınan ÖTV geliri yüzde 322 arttı. Vergi artışında yüksek oranlar ve yüksek zamlar, hükümetin enflasyonla mücadele konusunda sorumluluk almadığını da gösteriyor. (Grafik, ekonomist İnan Mutlu) GAZETECİ SAĞLAM: YABANCILAR ŞİMŞEK’İ SORUYOR Ekonomi Yazarı Erdal Sağlam, Şimşek söylentisi ile ilgili gelişmeleri kaleme aldığı yazısında şunları söyledi: “(Konu) önceden piyasalarda duyulmuş ve fiyatlanmaya başlamış da olabilir. Şahsen, daha önce de olduğu gibi; AKP’ye yakın bir tasarrufçu büyük miktarda dövize dönüp ardından “Şimşek gidebilir” dediyse dalga dalga talebin büyümüş olabileceğini tahmin ediyorum. (…) Dövizdeki telaşın içeriden dışarıya bulaştığını söylemiştik. Bunun en önemli dayanağının Mehmet Şimşek’le ilgili duyulan tedirginlik olduğunu biliyoruz. Yabancı yatırımcıların, dünden itibaren, “Şimşek’le ilgili bir sıkıntı mı var?” diyerek, Türkiye’yi bilenlerden nabız yoklamaya başladıklarını öğreniyoruz.” DÖVİZ MEVDUATINDA KKM KAYNAKLI ARTIŞ DEVAM EDİYOR Döviz mevduatında geçen hafta 2 milyar dolardan fazla artış olmuş ve toplamda 198 milyar doları aşmıştı. Bu hafta da 1.182 milyon dolar artış oldu ve 200 milyar doları aştı. Artışın tamamı gerçek kişilerin mevduatındaki artıştan geldi. Bu konu “acaba vatandaş yeniden dolara mı yöneliyor, acaba Dolarizasyon tekrar mı başlıyor” endişelerine yolaçtı. Ancak son dönemde döviz mevduatındaki artış büyük oranda KKM dönüşlerinden kaynaklanıyor. Bir miktar da Şimşek bağlantılı söylentiler nedeniyle güvensizlik artışını yansıtıyor. “Şimşek gidiyor” söylentisinin etkisi esas olarak 22 Ağustos verilerinde görülecek. KKM HIZLI ÇÖZÜLÜYOR, MB, “RAHATIZ” HAVASINDA BDDK verilerine göre kur korumalı mevduatlar 16 Ağustos haftasında 55,2 milyar TL oldu. Toplam büyüklük 1,66 trilyon TL olarak kaydedildi. Böylece bir önceki haftaya göre çözülme hızlandı. KKM’deki çözülme dolarizasyonu artırıyor. TCMB’nin Merkezin Güncesi adlı blogda yayımlanan analizde, döviz mevduat miktarındaki artışta KKM hesaplarının kapatılmasının etkisi bulunduğu ifade edilerek son iki ayda KKM bakiyesindeki 14 milyar dolar azalışa karşılık bu tutarın sadece 4.7 milyar dolarının döviz veya altını tercih ettiğine dikkat çekilerek, "Döviz ve TL'ye geçişlerdeki bu gelişme TCMB beklentileri ve düzenlemelerin amaçları ile uyumlu" denildi. GOLDMAN SACHS, ARTAN DÖVİZ İŞTAHINA DİKKAT ÇEKTİ Goldman Sachs ekonomistleri Clemens Grafe ve Başak Edizgil, dolarizasyonun başlamasının “bozulan beklentilerin göstergesi” olduğunu söyledi. İlk faiz indiriminin Eylül ayında gerçekleşmesini bekleyen Goldman Sachs, dolara yönelimin ivme kazanması ve enflasyonist baskılardaki artışın, faiz indirim döngüsünde gecikmeye yol açabileceğini söyledi. Döviz mevduatlarında yukarı yönlü ivmeye dikkat çeken Barclays Ekonomisti Ercan Ergüzel, bunun “önemli bir trend değişikliği” olabileceğini söyledi. Morgan Stanley Ekonomisti Hande Küçük de TCMB'nin son faiz kararı ile yayımladığı açıklamanın yılın kalanında politika faizinin sabit kalacağı tahminini desteklediği değerlendirmesini yaptı. YABANCI BORSADA SATTI, TAHVİLE GİTTİ 16 Ağustos itibariyle yurtdışı yerleşiklerin portföy tercihlerinde belirgin bir değişiklik yok. Son haftalarda borsada satıcı olan yabancılar 16 Ağustos’la biten haftada da 298 milyon dolarlık satış yapmış, repo dahil DİBS’de ise 1.4 milyar dolarlık alım yapmışlar. 16 Ağustos sonrası izlenen döviz talebi ağırlıkla yerli yatırımcı kaynaklı. Yabancıların toplam portföy yatırımlarında artış var. Ancak 20 Ağustos’a kadar carry trade tarafında yabancı çıkışı gözlenmişti. Bloomberg’in haberine göre ise TL’de yeniden carry trade işlemleri artmaya başladı. JAPON 'EV KADINLARI' TÜRK LİRASI’NA GERİ DÖNÜYOR Japonya’daki bireysel yatırımcılar da yavaş yavaş Meksika pezosu ve Türk lirası gibi yüksek getirili para birimlerine geri dönmeye başladı. Tokyo Financial Exchange’in Click 365 platformundaki verilere göre, Pazartesi itibarıyla Meksika pezosu ve Türk lirası karşısında yendeki net kısa pozisyonlar en son 2 Ağustos’ta görülen seviyelere yükseldi. Veriler, Türk lirasının yen karşısında değer kazanmasına yönelik pozisyonların 5 Ağustos’tan itibaren yüzde 4 artışla 655.539 kontrata çıktığını gösterdi. Söz konusu kontratlar 5 Ağustos’ta carry işlemlerinin çözülmesiyle yüzde 17 düşmüştü. (Bloomberg) PROF. DR. KARA: YABANCI STAGFLASYON DEĞİL, DURGUNLUK BEKLİYOR Son dönemde ekonomide izlenen sıkışmanın stagflasyona gidiş izlenimi verdiğine ilişkin analiziler paylaşılıyor. Prof. Dr. Hakan Kara, yabancıların portföy tercihlerindeki eğilimleri dikkate alan değerlendirmesinde, “Yabancıların son dönemde hisseden çıkarken tahvile girmeleri, stagflasyondan çok enflasyonun düştüğü bir durgunluk beklentisine işaret ediyor” dedi. MB, FAİZ ORANLARINI DEĞİŞTİRMEDİ TCMB – PPK, son toplantısında politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 50’de sabit tutulmasına karar verdi. PPK açıklaması özetle şöyle: Temmuzda aylık enflasyonun ana eğilimi, önceki aya kıyasla sınırlı bir şekilde yükselirken ikinci çeyrek ortalamasının altında kaldı Aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sıkı para politikası duruşu sürdürülecektir. Yurt içi talep yavaşlamaya devam ediyor, enflasyonist etkisi azaldı, Hizmet enflasyonundaki yüksek seyir ve katılık, enflasyon beklentileri ve jeopolitik gelişmeler enflasyonist riskleri canlı tutuyor. Enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarının öngörüler ile uyumunun dezenflasyon süreci açısından göreli öneminin arttı, MERKEZİ YÖNETİM BORCU 8 TRİLYONU AŞTI Merkezi Yönetim borç stoku temmuz itibariyle 8 trilyon 106 milyara ulaştı. Yılbaşından bu yana 1 trilyon artış oldu. Stokun yüzde 50’’sı dış borç ancak içeriden de dövizle borçlanıldığı için döviz cinsi stokun payı yüzde 59,6’ya (4 trilyon 829 milyarı) ulaşıyor. “Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi” denilen dönemin başında ilk kez 1 trilyonu aşan borç stoku, 6 yılda 1 trilyon seviyesinden 8 trilyon seviyesine geldi. TCMB, 2025’TE ENFLASYON %14 DİYOR, HAZİNE 9 YIL VADELİ %28,68’DEN BORÇLANIYOR Hazine iki tahville 17 milyar TL borçlandı. 7 yıl vadeli değişken faizli 6 ayda bir kupon ödemeli devlet tahvili ile 9 yıl vadeli 6 ayda bir sabit kupon ödemeli devlet tahvilinin yeniden ihraç ihalelerinde toplam 8,4 milyar lira borçlandı. Bu ihalede bileşik faiz yüzde 28,68 olarak kaydedildi. Bu ihalelerde oluşan bileşik faiz, TCMB’nin enflasyon tahminleri dikkate alındığında (2025 sonu için yüzde 14) oldukça yüksek kalıyor. SARAY’IN HARCAMALARI DOLU DİZGİN, TASARRUFUN ADI VAR KENDİ YOK Bütçenin bazı kalemlerindeki harcama artışları ile ilgili tespitler, tasarrufun AKP hükümetine uğramadığını, Şimşek’in tasarruf önlemlerinin nafile kaldığını gösteriyor. Merkezi Yönetim Bütçesi verilerinden hareketle bir önceki aya göre; - Toplantı ve Organizasyon Gideri %813 - Baskı ve Cilt Gideri %793 - Bando Malzemesi Alım Gideri %412 - Hizmet Binası Bakım Onarım Gideri %80 artmış. Ayrıca, ilk 7 ayda geçen yılın aynı dönemine göre; Taşıt kiralama giderleri yüzde 95; Bina Kiralama giderleri yüzde 134; Temsil ve Tanıtma giderleri yüzde 192 arttı. Sarayın 7 aylık harcamaları 6 milyar 570 milyon lirayı buldu. 12 ŞİRKET DAHA VF’YE GİTTİ, KOZA’YI PARAYA ÇEVİRME PLANI OLABİLİR Koza Altın dahil 12 şirketin Hazine'ye ait olan hisselerinin tamamı Türkiye Varlık Fonu'na (TVF) aktarıldı. Diğer şirketler şunlar: Koza İpek Holding, İpek Doğal Enerji, Koza Anadolu Metal, ATP İnşaat ve Ticaret, ATP Havacılık, ATP Koza Turizm, REK-TUR Reklam, Koza Prodüksiyon, Ipek Online, Özdemir Antimuan Madenleri, Koza Ipek Tedarik AŞ. Bu şirketler 15 Temmuz darbe girişimi sonrası el konulan “FETÖ’cü” diye bilinen şirketler. Altın fiyatlarındaki artışın, bu grubun paraya çevrilmek istendiği için fona alındığını düşündürüyor. YABANCILAR, DÜŞÜK ASGARİ ÜCRET ARTIŞI İÇİN BASTIRIYOR Bloomberg'in yabancı yatırımcıların nabzını tutan haberine göre asgari ücrete yıl sonu zammı, yabancı için, Türkiye’de enflasyonla mücadele bakımından “samimiyet testi” olarak görülüyor. Yabancıların beklediği zam oranı %25. Üzerinde bir zam olursa bu, samimiyetsizlik, kararsızlık olarak algılanacak. Yabancıların sadece ücret zamları üzerinde durması; verimlilik artışı için ciddi yatırımlar, yapısal reformlar, servet vergisi ile gelir artışı, gelir dağılımı adaleti, harcama kısıtları gibi konuları hiç gündeme getirmemesi tepki çekiyor. TÜKETİCİ GÜVEN ENDEKSİ 76,4 OLDU Önceki iki ay düşüş gösteren Tüketici Güven Endeksi ağustosta %0,6 yükselerek 75,9’dan 76,4’e çıktı. Gelecek 12 ay için hane durumu için beklenti, genel ekonomik durum için beklentide yüzde 0,9, yüzde 1 gibi iyileşmeler oldu. Sadece gelecek 12 ayda dayanıklı tüketim malı harcaması yapma düşüncesinde yüzde 2,3 düşüş görüldü. VETERİNER HARCAMALARI YILLIK YÜZDE 114 ARTTI Tarım-GFE'de (2020=100), 2024 yılı Haziran’da bir önceki aya göre %0,93 artış, bir önceki yılın Aralık ayına göre %16,66 artış, bir önceki yılın aynı ayına göre %47,56 artış gerçekleşti. Ana gruplarda bir önceki yılın aynı ayına göre tarımda kullanılan mal ve hizmetler endeksinde %44,60 artış, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmetler endeksinde %67,47 artış gerçekleşti. Yıllık değişimin en yüksek olduğu alt grup %114,01 ile veteriner harcamaları, aylık değişimin en yüksek olduğu alt grup %3,67 ile diğer mal ve hizmetler oldu. AKP DÖNEMİNDE GENÇ İŞSİZLİĞİ 10 PUAN ARTTI TÜİK, 2024 2. çeyrek dönemine ait Hanehalkı İşgücü Araştırması (HİA) yayımlandı. DİSK AR’ın araştırma sonuçlarına ilişkin tespitleri şöyle: Çalışabilir 65,9 milyon kişinin sadece 22,8 milyonu kayıtlı ve tam zamanlı istihdamda, Resmi istihdam oranı yüzde 49,6 iken kayıtlı ve tam zamanlı istihdam (KATİ) oranı yüzde 34,6! Geniş tanımlı işsizlik oranı yüzde 27,3! Her 5 kadından yalnızca 1’i kayıtlı ve tam zamanlı istihdamda! AKP döneminde genç işsizliği 10 puan arttı! Geniş tanımlı işsizlik gençlerde yüzde 36,2, genç kadınlarda ise yüzde 45,7! |