Türkiye'de kadına yönelik erkek şiddeti hız kesmeden devam ediyor.
Neden? Çünkü yerleşik erkek nizamı tüm kurum ve kuruşları, tüm bakış ve duruşlarıyla bu şiddeti gizli ya da açık savunuyor, destekliyor.
Bunu bu denli kolay yapabiliyor olmalarının sebebi kadının eğitimde, sporda, ekonomik ve siyasi hayata katılımının önündeki engeller.
Kadınlar Türkiye’de toplumsal cinsiyet eşitliğine ne kadar uzak? İlçelerin sporda, siyasette ve ekonomik hayata katılımda karnelerini paylaşıyor.
Melis Tufur, erkeklerin kurduğu ve koruduğu bu bariyerleri verilerin ışığında anlatıyor:
Türkiye, 2020 yılında Dünya Ekonomik Forumu tarafından yayınlanan “Global Toplumsal Cinsiyet Açığı Endeksi'nde 153 ülke arasında Burkina Faso ile Bhutan Krallığı arasında 130. sırada yer alıyor.
Ortaöğretimden ayrılma Türkiye’de %44 iken yine bu bölgede %70’lere varıyor.
Türkiye’de lisansli sporcu sayısı erkeklerin yarısı kadar.
20-24 yaş aralığındaki ne okulda, ne işte ne de eğitimde olmama oranı kadınlarda %44’e erkeklerde ise % 22
İlçe bazında muhtarlıklarda ve belediyede görev alan kadın sayısının en yüksek olduğu ilçeler Kadıköy ve Karşıyaka.
Şanlıurfa ilçeleri neredeyse tüm eşitlik kriterlerinde en sonda yer alıyor.
Erkekler kadınları güç alanlarından uzak tutan sitemi savunadursun kadınlar mücadele ve dayanışmayla o alanların kapılarını zorluyor.