Kredi- mevduat faizleri arasındaki fark, bazı bankalarda neredeyse yarı yarıya! Bu makul mü? Kredi faizi 75, mevduat faizi 35! Aynı vade, aynı miktarda mevduata faizde bankalar arasındaki fark 20 puana kadar çıkıyor? Fark elbette olabilir ama bu kadar fark makul mü? Mevduat sahibi ne yapsın? Ne yapacağını kendi bilir ama yüzde kaç faiz kurtarabilir, yüzde kaç zarar ettirir, kılavuz tablosu sayfada…
****
Bir süredir bankacılık sektöründeki faiz uygulamalarına dikkat çekiyorum. Son günlerde başka yazarlar da değindi. Konu önemli. Ben esasta tasarrufçu tarafı üzerinde duruyorum ama hükümeti ilgilendiren tarafı da var. “Ekonomi programı” TL değer kazansın istiyor… Ama acaba bankacılık sektöründeki fırsatçı yaklaşımlar bir yandan bunu da çelmeliyor olabilir mi? Ekonomi yönetiminin kurmaya çalıştığı düzenin aktarım mekanizmasının tam ortasında bankalar duruyor. MB faizi yükselttiğinde bankalar da TL mevduat faizlerini makul oranlara yükseltiyor mu? Yoksa sonuçta tasarrufçuyu TL yatırımdan caydıran fırsatçı uygulamalar devam ediyor mu?
Kredi faizleri ile mevduat faizleri arasındaki fark, bazı bankalarda neredeyse yarı yarıya! Bu makul mü? Kredi faizi 75, mevduat faizi 35!
Aynı vade, aynı miktarda mevduata faizde bankalar arasındaki fark 20 puana kadar çıkıyor? Fark elbette olabilir ama bu kadar fark makul mü?
Efendim serbest piyasadayız. İsteyen istediği faizi verir. Ben de zaten bir ‘suç’tan bahsetmiyorum. Ama tablo bir keşmekeş piyasasını andırıyor. “Efendim tasarrufçu da yüksek faiz veren bankaya gitsin” demek bir savunma değil. Finansal okuryazarlığı zayıf milyonlarca küçük tasarrufçu piyasayı, faiz oranlarını, alternatif yatırım araçlarını, getirilerini, risklerini filan bilmiyor. Herkes finansal danışmanlık almıyor. Erişim olanakları aynı değil.
MB, son PPK toplantısında faizleri yükseltti, yükseltiyor ama bankacılık sektörü hala ayak sürçüyor. Faiz artırımı öncesinde durum feciydi. TL mevduata yüzde 25 veren bile vardı. (Bu orandan faiz veren bankanın bir yetkilisi, “ihtiyaç yok, ondan” diyor. Peki TL mevduat oranı var, onu tutturabiliyor musunuz, diye sorunca da “Tutmazsa ödenecek ceza daha az maliyetli” diyor.) Standart mevduata %25 veriyor hala! E – mevduat yaparsanız, yeni müşteriyseniz oranlar biraz yükseliyor.
Son günlerde politika faizi yüzde 45’ten 50’ye çekildiğinde mevduat faizleri biraz kıpırdadı. (Bu arada kulaklar da çekildi mi bilmiyorum.) Kurtarır faiz veren bankalar var. Bu yazıda küçük tasarrufçuya küçük bir kılavuz tablo hazırlamak istedim.
TL faizleri son geldiği seviyelerde tasarrufları enflasyona karşı koruyor mu?
Ya da kaç oranda korur? Buna birlikte bakalım.
(Yıl başında faizler daha düşüktü. Önümüzdeki aylarda da ((enflasyon düşüşünü izleyerek, hazirandan sonra)) şu anki seviyelerin altına gelmesi muhtemeldir. Tablo şu anki faizleri bütün çeyrekler için geçerli faizler olarak el almanın kusurunu taşıyor ama yine de fikir veriyor. Tasarrufçu, enflasyon beklentisine göre yıl bazında elde etmesi gereken faiz gelirini de tahmin edebilir. Kabaca, 100 bin liraya 40 bin lira faiz geliri sağlarsa yüzde 36 enflasyonu, 50 bin lira gelir sağlayabilirse yüzde 45 enflasyonu, 55 bin lira gelir sağlarsa yüzde 50 enflasyonu karşılamış, birkaç puan da gelir sağlamış olacak, tasarruf alım gücü kaybına uğramamış olacak.)
Aşağıdaki, tabloda yer alan basit faiz oranlarını, 25 Mart itibariyle bankaların internet sitelerinden aldım. Büyük özel bankalar ile 3 kamu bankasının faiz oranları… 3 ay vadeli TL mevduat için (mevduatın yüzde 30’a yakı 1 – 3 ay vadeli) verilen basit faizlerin yıllık bileşik oranı da tabloda var. 100 bin TL, 3 ay vadeli mevduatta sonuç ne oluyor?
Mart sonu, haziran sonu, eylül sonu vadeyi yenileyerek tasarrufunuzu 1 yıl bankada tuttunuz. Elinize geçecek faiz geliri nedir? Bundan enflasyonu düşüp reel getiriyi hesaplamanız gerekiyor. Peki 2024 enflasyonu yüzde kaçla bitecek? Bunu bilmiyoruz ama tabloda MB tahmini (%36) ile piyasanın çeşitli tahminlerini baz alan hesaplamalar da yer alıyor. Bugün yüzde kaç faizden yatırırsanız, 1 yıl sonra zarar etmezsiniz? Hangi orandaki faizler yüzde kaç enflasyonda zarar ettirir? Tablosu sayfada.
Ama bunlar vergisiz (stopajsız) oranlar. 6 aya kadar (6 ay dahil) vadeli hesaplarda %5, 1 yıla kadar (1 yıl dahil) vadeli hesaplarda %3 stopaj var. 1 yıldan uzun vadeli hesaplarda yok.
Dolayısıyla 3 ay vadeli bir hesap açıp 3 ay sonra parasını çekenler sadece basit faiz alacaklar. Faiz gelirinden de yüzde 5 stopaj ödeyecekler. Ancak yenileyerek ve tahakkuk eden faizi ana paraya ekleyerek parasını bankada tutanlar bileşik faiz elde edebilecekler. Önemli nokta her vade sonunda stopaj ödenecek. Dolayısıyla tablodaki bileşik faiz oranlarında yaklaşık 1 puanlık düşüş olacağını gözden kaçırmamalısınız. Örnek: Basit oranı yüzde 42,5 olan ve yıllık bileşiği yüzde 49,77’ye gelen oranda, 4 vade yenileme 4 stopaj kesintisi sonrası nihai faiz geliri yüzde 49,77’den 48,44’e geriliyor. Bu gerileme faiz oranına göre artıyor veya azalıyor ama bunu kabaca 1 puanlık gerileme olarak alalım.
Görüldüğü gibi… Bugünkü faiz oranları eğer 2024 enflasyonu MB’nin tahminindeki gibi yüzde 36’yla kapanırsa kaybettirmiyor. Reel getiri tatminkâr. Ama enflasyon piyasanın yaygın tahmini yüzde 45 olursa, yüzde 38,95 altı basit faiz oranları kaybettiriyor. Şu anda birkaç bankanın faizleri zarar ettirir seviyede. Enflasyon yüzde 50 olursa, şu anda yüzde 42,67’nin altında olan faiz oranları kaybettiriyor. Eğer enflasyon yüzde 55 gibi yüksek bir seviyeden kapanırsa, şu andaki yüzde 46,32 altı basit faiz oranları kaybettiriyor. Halen 7 bankanın faiz oranları bu durumda…
Ancak unutmayın… Bu hesaplama 3 ay vadeli mevduatın toplamda 4 çeyrek bankada tutulmasıyla elde edilecek faizi hesaplıyor. Vadeye göre durum değişiyor.
Şimdi MB’nin enflasyon tahmini tutmayacak.
İyimser tahmin enflasyon yüzde 45 olacak.
Kötümser tahmin yüzde 55!
Bu faiz tablosuna göre sadece 4 bankada kurtaran faiz var. Hesabınızı ona göre yapın.
Bankalar da varlıklıyı kayırıyor
Bankacılık sektöründe faiz uygulamaları çok adaletsiz. Büyük mevduatlara yüksek faiz veriliyor. Vade açısından farklılaşma normal ama büyüklük açısından faiz farklılaşması küçük tasarrufçunun birikimini eritiyor. TL yatırımına soğuk bakmasına, döviz büfelerine koşmasına da yol açıyor.
Sektörde toplam 15 trilyon mevduat var. 11.3 trilyonu 1 milyon ve üzeri mevduatlar. Yatırımcı sayısı açısından bakınca tablo değişiyor. 1 milyon üzeri mevduat hesabı sayısı 1 milyon 321 bin. Birden fazla hesaplar dikkate alındığında sayı aslında daha az. 10 bin TL altı 154 milyon hesap, 10 – 50 bin TL arası 13,9 milyon hesap, 50 – 250 bin TL arası hesap sayısı 8.5 milyon, 250 bin – 1 milyon TL arası hesap sayısı 3.7 milyon hesap var! Mevduatın tutar bazında yüzde 75’i 1 milyon üzeri hesabı olan tasarrufçuların. Yüzde 25’i ise hesap sayısı payı %99’u bulan 1 milyon TL altı hesaplar. Başka bir ifade ile küçük tasarrufçuların.
Benim derdim küçük tasarrufçu… Büyük tasarrufçular genellikle finansal okur yazarlığı, bilgisi olanlar. Enflasyondan korunmayı biliyorlar. Yatırım danışmanlığı alıyorlar. Ama küçük tasarrufçu öyle değil. Altın, döviz alıyor veya bankaya vadeli yatırıyor. Bir anlamda bankanın merhametine kalıyor.