Turgut Altınok, CHP'li rakibi Mansur Yavaş gibi kentte ülkücü kimliğiyle tanınıyor; 15 yaşında Ülkü Ocakları Başkanı oldu. Silahlı bir olaya karıştığı için beş buçuk ay hapis yattı. 29 yaşında MHP Genel Sekreter Yardımcısı oldu.
Altınok, 2019-2023 döneminde Ankara'nın göbeğinde 'israf kulesi' olarak bilinen Cumhuriyet Kulesi başta olmak üzere kamu kaynaklarını israf ettiği çok sayıda uygulama ile gündeme geldi. Toplam 60 milyon TL maliyetle tamamlanması öngörülse de Ocak 2024 itibarıyla halen belediyeye teslim edilemeyen kulenin maliyeti 350 milyon TL'yi aştı.
Ancak en çok kurduğu A takımı ile gündeme gelmişti.
Gerçek Gündem'den Miray Tamer'in derlemesine göre; 1994'te MHP'den Keçiören Belediye Başkanı olarak seçilen siyasetçiyle ilgili bahse konu döneme dair en büyük iddiaların başında, belediyeye bağlı, resmi olmayan bir 'A Takımı' oluşturması geliyordu.
Ağırlıklı olarak ülkücülerden oluştuğu ileri sürülen bu kişilerle, Keçiören'de sol görüşlülerin yoğun olduğu kimi gecekondu bölgelerinde yaşayanlar arasında sık sık 'gerginlik' yaşanıyordu.
Söz konusu gerilimin sonucu olarak 1995 yılında, Keçiören’in Ovacık Mahallesi’nde, belediye çalışanı olduğu öne sürülen bir grup ile mahalleli arasında yaşanan kavgada Erdal Yıldırım adlı sol görüşlü bir genç vurularak öldürülmüştü. Yıldırım'ın faillerinin ‘A Takımı üyeleri’ olduğu iddia edilmişti.
Altınok, ilerleyen yıllarda A Takımı iddiasını reddedecekti: "(...) Yok yasal olmayan bir birim kurmuşum, o birim isim neyse işte şiddet uyguluyormuş. Bütün bu haberlerden büyük tazminatlar kazandım. O söylentinin asıl astarı yok. Bana çete, A Takımı yakıştırması, yapanlar lütfen kendilerine baksın."
MHP'de kendi deyimiyle "Alparslan Türkeş'in sağ kolu gibi çalışan" Altınok, onun ölümünden sonra partiden ayrıldı. Abdullah Gül'ün isteğiyle Fazilet Partisi'ne geçti. 1999'da Fazilet Partisi'nden yarışa girerek Keçiören Belediye Başkanlığı makamını korudu.
Gökçek - Altınok kavgası: Silahlı baskına kadar vardı
Siyasi hayatının büyük bölümünü Keçiören Belediye Başkanı olarak geçiren Altınok, 2004'teki seçimi bu kez AKP saflarına dahil olarak kazandı. Dönemin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'le yıllarca sürecek gerilimi de tam olarak bu zamanlarda başladı.
2005 yılına gelindiğinde parti içi tartışmalar gündeme damga vurdu. Altınok, Gökçek'in Keçiören Belediye Başkanı olduğu dönemde borçsuz devraldığı belediyeyi borçlandırarak 'batırdığını' ileri sürdü. Gökçek, bu suçlamaya "Keçiören'in borcu 200 trilyon lirayı buldu. Uçan kuşa borçları var. Bütün malları hacizli" şeklinde karşılık verdi.
İki isim arasındaki gerginlik, 2006 yılında silahlı baskın boyutuna vardı
"Melih Gökçek yönetimindeki Anakent Belediyesi ile Turgut Altınok başkanlığındaki Keçiören Belediyesi arasında uzun zamandır yaşanan ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından da çözülemeyen çekişme, son yaşanan olayla birlikte çığrından çıktı."
Gerilimi bu denli tırmandıran olay, Keçiören'de bulunan Fatih Sultan Mehmet Parkı'ndaki ilçe belediyesine ait tabelanın sökülmesiydi. Büyükşehir Belediyesi ekiplerinin tabelayı söktüğünü gören park yetkilileri olaya müdahale etti ve tartışma yaşandı. Ardından pazartesi gecesi kimliği belirsiz 25-30 kişilik bir grup Çevre Koruma Daire Başkanlığı'nı basarak binayı kurşun yağmuruna tuttu.
Görgü tanıkları silahlı kişilerin geldiği araçların bir bölümünün resmi plakalı olduğunu söylerken olay yerine gelen polis, 25 kovan buldu.
Melih Gökçek, bu baskından Turgut Altınok'u sorumlu tuttu. Altınok'un yanıtı ise özetle şöyleydi:
"Aslında baskına uğrayan, tabelaları kırılan ve çalınan Keçiören Belediyesi'dir. Anakent Belediyesi suçüstü yakalanmıştır. Keçiören Belediyesi'nde ne ihale ne arazi ne rant mafyası vardır. Biz tamamen hizmet endeksli çalışan belediyeyiz."
İki isim arasındaki mücadele, silahlı baskından sonra da sürdü. 2008'e gelindiğinde Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı için resmi bir şekilde yarışa tutuştular. Altınok, aynı partiden rakibi Gökçek'e şu sözlerle yükleniyordu:
"Halk değişim istiyor. Anketler de bu değişimin göstergesi olarak sokağın nabzını tutuyor. Ankara bir 5 yıl daha böyle gitmez. Başkente baktığınızda her alanda geriye gittiğini fark ediyorsunuz. Ankara Büyükşehir Belediyesi, sadece Ankara'yı değil, tüm Türkiye'yi geriye götürüyor. (...)"
Ancak Erdoğan, bu sözlerin üzerinden iki hafta dahi geçmeden, 5 yıl daha mevcut Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Gökçek ile yola devam edeceklerini açıkladı. Kavgadan Gökçek galip ayrılırken, Altınok da AKP tarafından yeniden Keçiören'den belediye başkan adayı olarak gösterildi. İki isim arasındaki gerginlik, burada da son bulmadı.
Kaset iddiası
2009'da Altınok'la ilgili 'kaset şantajı' iddiaları gündemin ilk sıralarında yerini aldı. Belediye başkanının 'yasak aşk görüntülerinin kaydı olduğu' ve bu görüntülerin çeşitli medya kuruluşlarına dağıtıldığı ileri sürüldü.
Altınok, iddiaların ardından liste belirlemeleri için verilen süre dolarken adaylıktan çekildi. Gerekçe olarak, "Keçiören Belediye Meclis üye listelerinin belirlenmesinde yaşanan sıkıntıyı" gösterdi. Yaşananlarla ilgili olarak düzenlediği basın toplantısında ise, ismini anmadan Erdoğan'a şu sözlerle sitem ediyordu:
"Onur, fazilet ve dürüstlük mücadelesi verdim. Gören gözler var görmüyor, kulaklar var duymuyor, diller var konuşmuyor. Benim bütün mücadelem, Ankara'yı saran kravatlı keneler ve çetelerledir."
Birilerinin geçen seçim döneminde olduğu gibi bu seçim döneminde de kendisine 'çamur' atmaya çalıştığını söyleyen Altınok, bunu yapanlar siyasetten uzaklaştırılmadıkça siyasetteki kirliliğin önlenemeyeceğini belirtirken ek olarak 'bu iftiralarla yıkılmayacağını' dile getiriyordu.
BBP'ye gittiğinde de 'kurtulamadı'
2013'te AKP'den istifa eden siyasetçi, 2014'te Büyük Birlik Partisi'nden Keçiören Belediye Başkanlığı'na aday oldu. Ancak Gökçek, burada da peşini bırakmadı.
Altınok'un yerine aday gösterilerek başkanlık koltuğuna oturan Mustafa Ak'la bir mağazanın açılışına katılan Gökçek, vatandaşlara şöyle seslendi:
"Keçiören'de bir önceki dönemde belediye başkanı olan arkadaş yeniden aday oldu. Ama bazı gerçekleri bilmeniz lazım. Şimdi size bir sual soracağım. Turgut Altınok, Belediye Başkanlığından giderken ne kadar borç bıraktı biliyor musunuz? Tam 150 trilyon borç bıraktı."
Kule inşaatı nedeniyle Altınok’un belediyeyi zarara uğrattığını da öne süren Gökçek, ayrıca Altınok'un yargılandığını söylüyordu:
"Bundan dolayı 3 sene, 7 gün mahkumiyet aldı. Normal şartlar içinde Yargıtay kararı onayladığı zaman seçilse de seçilmese de Turgut Altınok diye birisi yok. Çünkü 3 yıl mahkum olan birinin fiilen Belediye Başkanı olması mümkün değildir. Bunları çoğunuz bilmiyorsunuz. Bilesiniz diye anlatıyorum."