Afganistan Cumhurbaşkanı Gani, "vatanı savunacaklarını" duyurdu

Afganistan'da Taliban'ın başkent Kabil'e doğru ilerleyişi sürerken, Afganistan Cumhurbaşkanı Gani, "vatanı" savunacaklarını duyurdu. ABD vatandaşlarının tahliyesine destek olmak için ilk ABD askerleri Kabil'e ulaştı.

ABD ve NATO güçlerinin çekildiği Afganistan'da radikal İslamcı Taliban güçlerinin başkent Kabil'e doğru hızlı ilerleyişi sürüyor. Yerel yetkililerin verdiği bilgilere göre, Taliban'ın bu sabah Kabil'e yaklaşık 70 kilometre uzaklıktaki Logar vilayetinin yönetim merkezi Pul-i Alem'i de ele geçirdiği belirtildi. Kuzeyde de Mezar-ı Şerif etrafındaki çatışmaların sürdüğü bildiriliyor. 

Taliban güçleri, son günlerde aralarında Herat ve Kandahar'ın da bulunduğu önemli bölgeleri ve buralardaki merkezi hükümete bağlı binaları ele geçirdi. Taliban, 34 vilayetin yarısından çoğunda kontrolü sağlamış durumda.

Taliban'ın hızlı ilerleyişi üzerine ülkede görev yapan ABD'liler ile sivil vatandaşların tahliyesi için Washington'un Kabil'e göndermeye başladığı ilk askerlerin bölgeye indiği bildirildi. Yarına kadar başka askerlerin de bölgeye ulaşacağı açıklandı. ABD, vatandaşlarının tahliyesi için 3 bin asker yollayacağını duyurmuştu. İngiltere de kendi vatandaşlarının ve İngiltere için çalışan yerli personelin ülkeden tahliyesi için 600 asker göndereceğini açıkladı.

Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas da dün yaptığı açıklamada, Kabil'deki Alman Büyükelçiliği'nde çalışan personel sayısının asgari düzeye indirileceğini belirtmişti

Taliban'ın Kabil'e doğru ilerleyişi sürerken Afganistan Cumhurbaşkanı Eşref Gani, televizyondan halka hitaben bugün yaptığı konuşmada vatanı savunacağını, askeri güçlerin de harekete geçirildiğini duyurdu. Gani ayrıca, ülkede barış ve istikrarın sağlanması amacıyla siyasi sorumluların uluslararası ortaklar ile görüşmelerinin sürdüğünü de belirtti.

Cumhurbaşkanı Gani'nin açıklamaları Washington'un Kabil hükümetini ve Afgan ordusunu Taliban'a karşı direniş göstermemekle suçlamasının ardından geldi.

KABİL'E SUÇLAMA

"Siyasi ve askeri iradenin, Taliban'a direniş gösterme isteğinin olmaması endişe verici" diyen ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcüsü John Kirby, Afgan askerlerinin direniş göstermeyeceğinin önceden tahmin edilmediğini ifade etti.

Kirby, Afgan ordusunun aslında Taliban ile karşılaştırıldığında donanım, eğitim ve askeri güç açısından üstün olduğunu ve kendine ait hava kuvvetlerinin bile bulunduğunu hatırlatarak "Ancak para ile insanların isteğini satın alamıyorsunuz" diye devam etti. Taliban'ın bütün ülkeyi ele geçirmesini engellemek için mücadele etmeye hazır olmak gerektiğini de söyledi.

"NATO MİSYONU BAŞARISIZ OLDU"

Uluslararası güçlerin çekilmesi ile birlikte Afganistan'da şiddetin tırmanması, ülkede yıllarca süren NATO misyonunun da sorgulanmasına yol açıyor. Alman Ordusu'nun (Bundeswehr) eski generallerinden Hans-Lothar Domröse, "eğit, destek ver ve danışmanlık yap" şeklinde özetlenecek NATO misyonunun işlemediğini söyledi. NDR Info radyosuna konuşan Domröse, Afgan askerlerin iyi şekilde eğitildiği ve donatıldığı halde mevcut güç ve donanımını kullanmadığını da savundu. 2008 yılında bölgede görev yapan Uluslararası Afganistan Güvenlik Destek Kuvveti'nin (İSAF) komutanlığını yürüten Domröse, "Görünen o ki Afgan askerleri ne için savaştığını bilmiyor" dedi.

Taliban'ın şiddetinden kaçan Afgan aileler

Alman emekli General Domröse'ye göre, Batılı ülkeler ile karşılaştırıldığında Çin, Pakistan ya da İran Taliban'ı ölçülü davranmaya itebilir. Domröse, ayrıca "Sadece maddi destek ile Afganlara yardım edilemeyeceği tezi de doğrulanmışa benziyor" diye konuştu. Domröse, Afganistan misyonundan ders çıkarılması gerektiğini de vurgulayarak, harcanan çabaların boşa olduğunun görüldüğünü de kaydetti.

Afganistan'daki NATO misyonu, yaklaşık 20 yıl sonra geçen ay sona ermişti. ABD de, Afganistan'da konuşlu askerlerinin 31 Ağustos'a kadar çekilmesini planlıyor.

Taliban'ın ilerleyişi insani durum açısından da endişelere yol açıyor. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres Afganistan'da Taliban'ın kontrol ettiği bölgelerde ağır insan hakları ihlalleri yaşandığını, özellikle de kız çocukları ve kadınların haklarının ellerinden alındığına işaret etti. Guterres, sivillere yönelik saldırıların "savaş suçu" teşkil ettiğini de söyledi.

AP,AFP,Reuters,epd/ETO,JD

©? Deutsche Welle Türkçe

Dünya Haberleri