Ali Babacan Gebze'de konuştu: Özgürlük ve güven iklimini sağladığımızda yatırımlar oluk oluk akacak

DEVA Partisi lideri Ali Babacan, Gebze Mitingi'nde 2 Temmuz dolayısıyla hayatını kaybedenleri anarak, "Devirleri daim olsun. Madımak’ın yarası hala sarılmayı bekliyor farkındayız. Biz hakikatın izinden ayrılmayacağız. Daima adaletin peşinde koşacağız. Biz yarınları, saygı ve eşit vatandaşlık temelinde kuracağız. Sünni-Alevi hiç fark etmez. Türk-Kürt hiç fark etmez” dedi.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gaziantep’in ardından ikinci mitingini Kocaeli Gebze’de bu akşam yaptı.

Babacan, Gebze mitingindeki konuşmasının büyük bir bölümünü gençlere ayırdı.

Gençlerin kendi iktidarlarında teknolojiye ve bilişime çok daha rahat ulaşacaklarını kaydeden Babacan, dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı 5 bin 500 liralık yeni asgari ücrete de tepki gösterdi.

"BUNDAN BÖYLE DEVA PARTİSİ’NİN OLDUĞU HER MEYDAN, DEMOKRASİ MEYDANI DEMİŞTİK”

Babacan’ın konuşması satır başları ile şöyle:

"Demokrasi, atılım derhal bugün, muhteşemsiniz. Bu ne güzel buluşma bu ne güzel kavuşma merhaba, Kocaeli, Merhaba Gebze. Gebze kent meydanını bize vermediler, billboardlarımıza izin vermediler, pankartlarımızı yırttılar, bunların yatacakları yer yok. Her şeye rağmen buradayız buyurun işte meydan burada. Beştepe izliyor musun bu meydanı Beştepe! Türkiye’nin umudu sizlersiniz. Hatırlayın Gaziantep’te bize zorluk çıkarmışlardı ne oldu 10 binlerce vatandaşımız en güzel cevabı verdi. İşte bu kez cevaplarını Gebze’den aldılar. Bundan böyle DEVA Partisi’nin olduğu her meydan, demokrasi meydanı demiştik.

Hep beraber sahadayız. Kurduğumuz bu demokrasi meydanına hoş geldiniz. Gelin bu demokrasi bayrağını hep beraber sizlerle taşıyalım, gelin Türkiye olarak kazanalım. Biz nerede miyiz? Çocuğuna harçlık veremeyen annelerin yanındayız. Torunlarına küçük bir hediye almak isteyip de alamayan dedelerin, ninelerin yanındayız. Aylık 2 bin 500 lira maaşla en son düzeltmeyle temel gıda ihtiyaçlarını dahi karşılayamayan emeklilerimizin yanındayız. Açlık sınırının altında ücretle çalışan asgari ücretlilerimizin yanındayız. Hayat pahalılığı karşısında inim inim inleyen sabit gelirli vatandaşlarımızın yanındayız.

"BİZİM YERİMİZ 84 MİLYONUN YANIDIR. KOORDİNATLARINI ŞAŞIRANLAR, MİLLETTEN UZAKLAŞANLAR SARAYDA”

Dükkanını açamayan, sattığı malı yerine koyamayan esnafımızın yanındayız. Mazot, tohum, elektrik fiyatları altında ezilen çiftçimizin yanındayız. Her gün canını dişine takan ekmeğinin peşinde koşan kurye arkadaşlarımızın yanındayız. Cep yakan fiyatlar yüzünden yemekhanede tek öğünle yemekle karnını doyuran gençlerin yanındayız. Mahkemelerde beraat edildikleri halde hakları iade edilmeyen KHK’lıların yanındayız. Bizim yerimiz 84 milyonun yanıdır. Koordinatlarını şaşıranlar, milletten uzaklaşanlar sarayda.

"BİZ TÜM İMKANLARI GENÇLER İÇİN SEFERBER EDECEĞİZ”

Türkiye’yi bu çukurdan sizler gençler çıkaracaksınız. Ben her gün gençlerle beraberim. Ankara’da, Diyarbakır’da, Kocaeli’de, Gaziantep’te, İzmir’de yan yanayım. Gençlerimizin gözlerindeki kaygı her gün büyüyor. Kafamı kaldırıp bir dünyaya bakıyorum, el aleme bakıyorum oralarda gençler sınırsızca hayal kurabiliyor. Siz bunu içinize sindirebiliyor musunuz? Elin Avrupalısı, Asyalısı bizim gençlerimizden daha mı zeki, daha mı kabiliyetli hayır tabii ki değil. O zaman onlar bizim gençlerimizden neden daha iyi şartlarda yaşayabiliyor. Oralarda gençlere imkanlar sunuluyor, tweet attı diye kimse cezaevine konmuyor. Biz tüm imkanları gençler için seferber edeceğiz.

"TÜM TÜRKİYE’YE TAM 1 MİLYON KİLOMETRE FİBER OPTİK AĞLARI DÖŞEYECEĞİZ. FİBER OPTİK AĞLARLA BU ÜLKEYİ SARACAĞIZ”

Bu iktidar bir yandan yüksek döviz kurlarıyla bir yandan da yüksek vergilerle gençlerin teknolojiye ulaşmasını engelliyor. Telefon, tablet, bilgisayar, oyun konsolu gibi tüm teknolojik ürünlerdeki vergileri düşüreceğiz. Yetmez, internet bağlantısı lazım. Nasıl daha önce alıyordu herkes şimdi de alacak. Gençler için interneti ücretsiz yapacağız. Gençlere hesap ödetilmez biz böyle biliriz. Ücretsiz internet mi olur parayı nereden bulacaksınız diyecekler? Bir dakika…Siz şu ek bütçeyle beraber bu yıl bu devletin bütçesinden tam 400 milyar lira faiz ödüyor musunuz, ödüyorlar. Tarihin en yüksek faizini ödeyen hükümet bu hükümet. O paranın onda biriyle bu gençlere bir yıl boyunca ücretsiz internet mümkün. İnterneti hızlandıracağız, tüm Türkiye’ye tam 1 milyon kilometre fiber optik ağları döşeyeceğiz. Fiber optik ağlarla bu ülkeyi saracağız. Kanal İstanbul diye tutturdunuz ya, o paranın dörtte birine bütün Türkiye’ye internet götürmek mümkün. Kanal İstanbul’da rant var ‘ya inadına yapacağım’ diyor.

Gençler o internete girdi twitter açtı, sabaha karşı polis kapımıza dayanır mı, o twitten dolayı iş bulamaz mıyım diye düşünüyor gençler. Bu kaygılara son vereceğiz, bu ülkede yaşayan herkes fikirlerini özgürce dile getirecek. Bunu DEVA Partisi iktidarının ilk 90 dakikasında yapacağız.

"GENÇLER DAHA LİSEDEYKEN BİLİŞİMDE DÜNYAYI YAKALAYACAKLAR”

İlk 90 dakikada bu hükümetin yani seçimlerden sonra kurulacak hükümetin ilk 90 dakikasında özgürlüklere nefes aldırmak mümkün. Bir maç süresi, uzatmalara da ihtiyaç yok, bu ülkeden herkes düşündüğünden, konuştuğundan, yazdığından, başkalarının paylaşımlarını beğendinden dolayı herhangi bir yaptırımla karşılaşmayacak. Gençler daha lisedeyken bilişimde dünyayı yakalayacaklar. İki hafta önceki üniversite sınavlarına giren gençler var. Biz DEVA iktidarında gençlerin iki ayağını bir pabuca sokmayacağız diyoruz. Üniversite giriş sınavlarını yılda bir defa değil birkaç defa yapacağız diyoruz. Gençlere şans vereceğiz. Koca üniversite hayali tek bir güne sıkışır mı? Yurtların kapasitesini, sayısını artıracağız.

"BEŞTEPE, BU OTORİTER İTTİFAK İŞ BAŞINDA OLDUĞU SÜRECE YETERİNCE İSTİHDAM OLUŞMUYOR BU ÜLKEDE”

Gençler üniversiteden çıktıklarında da işsiz, odalarına kapanıyorlar. Ülkemiz ev genci doldu ev genci, üniversiteyi bitirmiş iş bulamıyor ne anladım ben bu işten. Anne babalar işsiz çocuk yetiştirmek için mi boşuna masraf yapıyor, hayır. Bu ülkede iş bulmak neden çok zor bunun sebebi ne sebebi? (Bir vatandaş ‘Başımızda Recep Tayyip Erdoğan var’ diye seslendi) Evet yanıt doğru, Beştepe, bu otoriter ittifak iş başında olduğu sürece yeterince istihdam oluşmuyor bu ülkede. Yatırımın olmadığı yerde işsizlik olur, yoksulluk, açlık olur. Sorunun tam odağında bu var, DEVA Partisi yatırımları Türkiye’ye çeken bir mıknatıs görevi görecek. Sanayicisini, girişimcisini cezalandıran bir ülkeye tabii ki yatırım gelmez.

"ÖZGÜRLÜK VE GÜVEN İKLİMİNİ SAĞLADIĞIMIZDA YATIRIMLAR OLUK OLUK AKACAK”

Mesleki eğitimi öyle iyi ve doğru kurgulayacağız ki bu ülkede meslek lisesi mezunları mezun olur olmaz rahatça iş bulacaklar. Gebze’de, Kocaeli’de bu ciddi bir sorun, bu işsizliği ülkenin kaderi olarak gören zihniyeti silip atacağız. İlk iş özgürlük, adalet ve güven ortamını oluşturacağız. Ekonomiden, iktisattan anlamayan iktidar bu denklemi hala çözemedi. Özgürlük ve güven iklimini sağladığımızda yatırımlar oluk oluk akacak. Biz o günleri yaşadık. Kocaeli sanayimizin gözbebeği değil mi, bir sanayiciye sor; maliyetler uçtu gidiyor, elektriği geçen seneye göre dört kat pahalıya alıyor, doğal gazı alt kat pahalıya alıyor. O da kullanabilirse. İlk defa bu yıl sanayide üretim durdu, doğal gaz kesildi. Sanayici önünü göremezse nasıl üretecek?

"ŞİMDİ DE BİR CEBERUT UYGULAMA BAŞLATTILAR”

Şimdi de bir ceberut uygulama başlattılar, bir şirketin banka hesabında döviz varsa o şirkete krediyi kesiyorlar, ‘kredi kullanamazsın’ diyorlar. Bunlar resmen sermaye kontrolü yapmaya başladılar, buna kara kambiyo rejimi denir. Hep beraber bu ülkeye yeniden can vereceğiz. Bunlar bu ülkeyi Özal’dan da önceki döneme döndürdüler, ekonomiyi Cilalı Taş devrine götürdüler. Ahtapot gibiler, milleti her koldan sıkboğaz etmeye başladılar. Kur korumalı mevduat ile kendi başarısızlıklarının bedelini şu anda bizim asgari ücret üzerinden vergi ödeyen vatandaşlarımıza yıkıyorlar. 400 milyar faizin büyüklüğüne şöyle bakın; Türkiye’deki bütün tarımsal, çiftçi desteklerinin toplamı 40 milyar, faizi zaten elinde parası olana ödüyorlar.

"ERDOĞAN, SÜREKLİ UMUT TACİRLİĞİ YAPIYOR”

Bu iktidar devam ettiği sürece Türkiye’de kazanan olmaz. Erdoğan sürekli olarak ileri tarih vererek sıkıntıların biteceğini, Türkiye’nin şahlanacağını söylüyor, 4 yıldır aynı nakarat. Sürekli umut tacirliği yapıyor. Her ay bir yerlerde ya doğal gaz ya petrol buluyorlar. Hatta geçenlerde büyük bir jelibon rezervi de bulmuşlar, arkadaşlar söylüyor.

Bunlar, Türkiye'yi düşürdükleri bu çukurdan nasıl çıkaracaklarını da bilmiyor. Panik halinde bütün tuşlara basıyorlar. Çünkü adaletle hareket etmiyorlar. Hukuka inanmıyorlar. Demokrasiyi katlediyorlar. Biz 2002’de geldiğimizde, 36 milyar dolar seviyesindeki ihracatı ilk 6 yılda 4 kata yakın artırarak tam 132 milyar dolarlara çıkardık. Benim sanayici arkadaşlarım çok iyi hatırlar o günleri.

"CUMHURBAŞKANININ ANLAMADIĞI BİR ŞEY VAR; FAİZ DE ENFLASYON DA ‘GÜVENLE’ DÜŞER”

Biz ekonominin çarklarını yeniden döndüreceğiz arkadaşlar. Ticareti canlandıracağız. Enflasyonu biz düşüreceğiz, faizleri biz düşüreceğiz. İnanın bunlar ne yaptıklarını bilmiyorlar. Bilmediklerini de bilmiyorlar. Enflasyon talimatla düşmez! Faiz talimatla düşmez. Erdoğan’a buradan sesleniyorum; at bir imzayı da düşür şu enflasyonu bakalım. Cumhurbaşkanının anlamadığı bir şey var; faiz de enflasyon da ‘güvenle’ düşer ‘güvenle.’ Peki güveni nasıl oluşturacaksın?

"1 DAKİKADA, 8 MADDEDE GÜVEN NASIL KAZANILIR ANLATACAĞIM”

1 dakikada, 8 maddede güven nasıl kazanılır anlatacağım. Erdoğan da dinlesin. Çünkü bilmiyor. Bir, konuşunca doğruyu söyleyeceksin. İki, söz verince tutacaksın. Üç, emanete hıyanet etmeyeceksin. Dört, her daim hukukla, adaletle hareket edeceksin. Beş, devleti liyakatli kadrolarla çalıştıracaksın. Altı, her kararını istişare ile alacaksın. Yedi, şeffaf olacaksın, açık olacaksın. Sekiz, her zaman hesap vermeye açık olacaksın.

"BAŞKANLIK SİSTEMİYLE BERABER GELDİLER, HER ŞEYİ MAHVETTİLER. TAM HAYIRSIZ MİRASYEDİ EVLAT MİSALİ…”

Peki iktidardaki bu otoriter ittifak ne yaptı? Güveni yok etti mi? Yok etti. Döviz kurlarının dengesini bozdu mu? Bozdu. Faizin dengesini bozdu mu? Bozdu. İnanın içim yanıyor. Geldiler, ne teslim ettiysek çarçur ettiler yahu. Merkez Bankası’nın rezervlerini 28 milyar dolar olarak teslim aldık, 136 milyar dolara çıkardık. Merkez Bankası’nda yıllarca yedek akçeleri biriktirdik. Bu millet yokluk görmesin, yoksulluk görmesin diye kasayı dolu teslim ettik. Evet, IMF’e borçları sıfırladık. Hamdolsun, en son taksiti ödeme tuşuna basmak, bu arkadaşınıza nasip oldu. 2018’de, başkanlık sistemiyle beraber geldiler, her şeyi mahvettiler. Tam hayırsız mirasyedi evlat misali… Yetmedi, son 1 ayda swaplarla borçlandıkları bir 60 milyar dolar daha sattılar.

"BİR KİLO KIYMA OLMUŞ EN AZ 100 LİRA”

Bu milletin emeğini, hakkını, alın terini yok ettiler. Ama inşallah geliyoruz. DEVA Partisi’nin çalışkan kadrolarıyla, halkımızın büyük desteğiyle emaneti teslim almaya geliyoruz inşallah. İnanın, ekonomiyi bir bakkal çırağına verseniz bu hataları yapmaz. Ben esnafla konuşuyorum. Esnaf, bana ne diyor biliyor musunuz? 'Müşteriye fiyat söylemeye utanır oldum’ diyor. ‘Vatandaş fiyat sorup gidiyor’ diyor. Geçen sene 35 liraya aldığın çay olmuş 60 lira. Geçen sene 7 liraya aldığın süt olmuş 20 lira. Bir kilo kıyma olmuş en az 100 lira. Kocaeli’de geçen sene ekmek 2 liraydı değil mi, dün 4 lira oldu. Fırıncı ne yapsın? 50 kiloluk bir çuval un geçen sene 200 liraydı. Bu sene 525 lira. Geçen sene odunun tonu 450 liraydı, oldu 1.850 lira.

"ASGARİ ÜCRETLİNİN HER AY TAM 4,5 GRAM ALTINI ÇALINMIŞ”

İnsanların alım gücü yerlerde sürünüyor. Düğün sezonu açıldı. Eskiden güle oynaya yapılan planlar, düğünler eğlenceler haram oldu ya. Bir adet gram altın olmuş 1.000 lira. Asgari ücret dün kaç lira ilan ettiler; 5.500 lira. 5 bin 5 00 lira asgari ücrete 5,5 adet gram altın alınabiliyor. Bizim ekonomi yönetiminin başında olduğumuz, ekonomimizin yükseldiği, rekor üstüne rekorlar kırdığımız dönemle kıyaslayalım. Tarih; Ağustos 2013. 1 gram altın 80 lira, asgari ücret: 800 lira. 2013 yılında asgari ücrete 10 tane gram altın alabiliyormuşuz. 10 gram altın inmiş 5,5 gram altına aradaki 4,5 gram altın buharlaşmış. Her ay tam 4,5 adet gram altın çalınmış. Nasıl yoksullaştırdıklarını gördünüz mü? Bu milleti düğünde bir takı bile takamaz hale getirdiler. Asgari ücretin alım gücü paspas oldu.

Nasıl fakirleştiriyorlar görüyorsunuz değil mi? Bir başka örnek vereceğim. Şu 200 TL 2009 yılında tedavüle çıktı, 2009 yılında 123 dolar ediyordu bugün 12 dolar. Aradaki 111 dolar nerede? Bu 200 liranın içinden çalınan 111 dolar nerede, kim aldı?

"SİZ ASGARİ ÜCRETİ BELİRLERKEN, EĞER TÜİK’İN AÇIKLADIĞI UYDURMA ENFLASYON ORANINI BAZ ALIRSANIZ, BU MİLLETİ ALDATMIŞ OLURSUNUZ”

Pazartesi günü TÜİK haziran ayının enflasyon oranını açıklayacak. En son 73,5 açıklamışlardı, bakın burada korkunç bir aldatmaca var. Koskoca bir üç kağıt var. Siz asgari ücreti belirlerken, emekli maaşlarını belirlerken, memur maaşını belirlerken eğer TÜİK’in açıkladığı uydurma enflasyon oranını baz alırsanız, bu milleti aldatmış olursunuz. TÜİK’in açıkladığı enflasyon gerçek enflasyon değil. Bu milletin nefes alması lazım.

"BİR KURBAN PARASI BARİ VERİN EMEKLİMİZE”

İki gün önce Kırşehir Kaman’da bir emeklimiz önümü kesti; ‘2.500 lira emekli maaşı alıyorum, 4 çocuk okutuyorum. Ben nasıl geçineyim söyler misin bana’ dedi. Yazık, gerçekten çok yazık. Şimdi ne yaptılar 3 bin 500 yaptılar. Bu ülkede açlık sınırı 6 bin liranın üzerinde. Aylık 6 bin liranın üzerinde olan açlık sınırına karşı sen emekliye 3 bin 500 liraya geçin diyorsun, asgari ücretliye de sevin 5 bin 500 lira maaş veriyorum sana diyorsun. Bunun çözümü enflasyonu düşürmekte bu hükümet enflasyonu patladı arkasından yaptığı maaş zamlarıyla da millete güzellik yapıyorum diye hikaye anlatıyor. Tam dört yıldır emekli bayram ikramiyesi neredeyse hiç değişmiyor. 1000 liraydı. Yıllar sonra 1.100 yaptılar. Bir kurban parası bari verin emeklimize.

"TÜRKİYE’NİN YILDIZINI PARLATACAĞIZ, SÖZ VERİYORUM"

Güven bizde, çözüm bizde, anahtar bizde. DEVA iktidarında; araba almak, tatile gitmek, ev almak hayal olmayacak. Şu anda çoğu arkadaşımız için bir hayal bu. Bunlar gerçek olacak. Türkiye’nin yıldızını parlatacağız. Bakın söz veriyorum Türkiye’yi bölgemizin en güçlü ekonomisi yapacağız. Biliyorsunuz biz öyle sık sık söz vermiyoruz, kolay kolay söz verenlerden değiliz. Söz verince de tutarız.

"MÜHRÜ DAMLAYA VURACAĞIZ VE BU KÂBUS BİTECEK”

Seçim günü geldiğinde, siz oy pusulasını önünüze alın. DEVA’nın, damlanın altına ‘evet’ mührünü basın, gerisi bizde. Bu iş bizim işimiz. Biz çözeriz. Nasıl iki büyük krizi çözdüysek, bu krizi de biz çözeceğiz inşallah. Seçim günü mührü damlaya basacağız; sonra tereyağından kıl çeker gibi çözeceğiz. Mührü damlaya vuracağız ve bu kâbus bitecek.

"MADIMAK’IN YARASI HALA SARILMAYI BEKLİYOR FARKINDAYIZ”

Bugün biliyorsunuz Madımak katliamının yıldönümü. Tarihimizdeki en acı olaylardan birinin yıldönümü. Bu katliamda aramızdan koparılan 35 canımızı saygıyla ve rahmetle anıyorum. Devirleri daim olsun. Madımak’ın yarası hala sarılmayı bekliyor farkındayız. Biz hakikatın izinden ayrılmayacağız. Daima adaletin peşinde koşacağız. Biz yarınları, saygı ve eşit vatandaşlık temelinde kuracağız. Sünni-Alevi hiç fark etmez. Türk-Kürt hiç fark etmez. Kadın-Erkek, Genç-Yaşlı, bu ülkedeki her bireyi bu ülkenin eşit ve onurlu vatandaşı yapana dek çalışacağız.

Kocaeli’nin, özellikle de Dilovası’nın can yakan bir sorunu var. Evet, hava kirliliği var. Türkiye ortalamasının tam 2,5 katı. Bu işi çözmek zorundayız. Havamızı, suyumuzu temiz tutmak zorundayız. Bunlar bizim yeşil çizgilerimiz. Yine Gebze’ye senelerdir söz verdikleri, bir türlü bitiremedikleri metro projesi var. İnşallah o işi bitirmek de bize nasip olacak. Metroyu davullarla, zurnalarla hep beraber açacağız.” (ANKA)

Politika Haberleri