Ali Koç'tan sert açıklamalar: Bakanların şampiyonlukta selfie çekmesi siyaset olmuyor mu?

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç: Ben de tribünde siyasi söylem istemiyorum. Ama tezahüratların çok ötesinde, zaman zaman siyaseti siz futbolun içerisine sokuyorsunuz. Bakanların şampiyonlukta selfie çekmesi siyaset olmuyor mu? Cumartesi-Pazar oynanan maçlarından ardından kulüpleri açıklamaya zorlamak siyaset olmuyor mu?

Sportoto Süper Lig'in 24. haftasında oynanacak Kayserispor Fenerbahçe maçı için ikinci kez Fenerbahçe taraftarına deplasman yasağı geldi.

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, FBTV'de gündeme dair açıklamalarda bulundu.

"Kayseri mahkemesi dün verilen yürütmeyi durdurma kararını reddetti. Bunun hukukla falan ilgisi yok. Ben Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak utanıyorum" diyen Koç özetle şunları söyledi:

Bu, bardağı taşıran damla

"Bir Valilik nasıl böyle savunma yapar, nasıl böyle savunma yapan avukat tutar, inanılır gibi değil. Kayseri Valiliği'nin savunması sonucu, mahkeme ilk kararın aksine başvurumuzu reddetti. Bu hukuki bir karar değil. Bunu birinci sınıf hukuk öğrencisi bile anlar.

En ağır ihlaller, en yoğun hakem hataları, neden hep bizim en iddialı olduğumuz dönemlerde başımıza geliyor? Bu, bardağı taşıran damla noktasına gelmiş bir durumdur. Hükümet, devlet gibi kavramlar da hepsi birbirine karıştı, onlar için düşüncelerimi de anlatacağım. 4 Şubat Cumartesi günü Yüksek Divan Kurulu Toplantısı'nda 'Neden hep bize oluyor?' dedim. Bir kulüp 8 senede, 3 kere son maçta şampiyonluk kaybediyor. Bu olabilir mi? Olamaz!

''Fenerbahçe olarak siyasi bir şey yapmıyoruz''


"Maçta bazı protestolar oldu. Biz saldırıya uğradık, devlete karşıymışız. Ertesi gün Beşiktaş maçında aynı şeyler oldu. Statta infial oluştu. Sosyal medyadan mesajlar paylaşıldı. Hassas dengede en makul açıklamayı yapmak bizim işimiz. Bazı kulüpler kendisi açıklama yaptı, son derece siyasi açıklamalar. Biz Fenerbahçe olarak siyasi bir şey yapmıyoruz. Bu kulübün DNA'sının ne olduğu açıkça ortada. Bir açıklamadan dolayı, bizim 5 senedir yaptıklarımız, duruşumuz sorgulanamaz. En çok kırıldığım nokta bu oldu. Statta bir bölüm protesto yaptı. Kulüpler Birliği'nde kültür vardı, ortak açıklamayı herkes yayınlar. Biz de yayınladık, iki büyük kulüp saatler sonra yayınlayınca, biz kötü olduk."

''110 tweeti tek tek inceledik''


''Utanmadan bir de diyor ki, Beşiktaş - Ankaragücü maçı kararı örnek gösteriliyor. Bu insanların spor yakın olsa, ilk yarı Ankara'daki maçta tatsız şeyler oldu. Sonrasında iki kulüp deplasmana taraftar götürmeme kararı aldı. Bizim kararla alakası yok. İki kulüp bu kararı aldı, Valilik bunu savunmaya yazıyor. Nasıl bir anlayıştır bu? 110 tweet'i tek tek inceledik. 110 tweet'in sadece 6 tanesi yasak kararı öncesinde paylaşılmış. Geri kalan hepsi yasak sonrası paylaşılmış. Bunu da istihbarat gibi anlatıyor. O 6 tweet de, hiçbir güvenlik riski oluşturacak içerik değil. Kalan tweetlerin hepsi deplasman yasağı sonrası. 23 tweet sahibi Fenerbahçeli. Hepsi gerçek kişi, troll koymamışlar. Bu tweet'lerin zaten Fenerbahçe ile alakası yok. Kayserispor Başkanı konuşamıyor, Vali başka şey söylüyor. İhale Kayserispor'a mı kaldı? Yoksa Kayserispor mu istedi, bize doğruları söylemiyor? Bence Kayserispor zor durumda bırakıldı, böyle bir şey isteyeceklerini düşünmüyorum. İstediyse de kendi ayıbı! Başkana çek başvuruyu diyoruz...

"Kızgınız sinirliyiz"


"Fenerbahçe olarak kızgınız, sinirliyiz. En büyük kızgınlığımızı da bu iş bilerek ve isteyerek, çıkmaza götürülüyor. Troller, belli başlı köşe yazarları bizi vatan haini gibi suçluyor. Fenerbahçe'nin söz konusu devletiyse, neler yaptığı ortadadır.

Bir kısım FETÖ ile kol kola girdiğinde biz iyiydik... Onlar terörist grupla kol kolayken, biz mücadele ettik. Tekrar kaos mu istiyorsunuz? İki maçta bağırıldı, sanki ilk defa mı oldu? Olabilir, olgunlukla karşılamalısınız. Böyle yaparsanız, üstüne gidilmiyor. Beşiktaş maçında polis girmiş, birini almaya çalışmış. Orada olay başka şeymiş, polisin de yapacağı bir şey yok. Siyasi tezahürat olmasın, istemiyorum ama hakaret ve küfür yoksa, ben karışamam. Karışılırsa, ters teper!"

"Kimin yaptırdığını biliyorum"


"Kulüpler bunu kontrol etsin' deniyor. En çok bize yapılıyor tepkiler. Zamanında Mesut Yılmaz'a da yapıldı. Fenerbahçe, Türkiye'dir. Kimsenin kontrolünde değildir. Her türlü ideoloji vardır. Bu Galatasaray'da da, Beşiktaş'ta da aynıdır. Bunu nasıl anlamazsınız? Anlıyorsunuz ama neden Fenerbahçe'yi tekrar hedef alıp, kaosun içine sokmaya çalışıyorsunuz? Biz bunun hesabını soracağız. Ben bunu kimin yaptırdığını biliyorum! Bu belki de Cumhurbaşkanımıza yapılan kötülüktür. Bunun spor ve hukuk anlamında hiçbir açıklaması yoktu. Taraftarın ağzına fermuar mı takacağız? İki sene önce de birinin stada gelmemesi için bana baskı yapıldı; 'Şöyle, böyle olacak' denildi. Aynı şey oluyor."

"Hükümet ile devlet kelimelerini ayıralım"


"Hükümet lehine şeyler olsa, Spor Şube işlem yapacak mıydı? Hükümet ile devlet kelimelerini ayıralım. Herkes devletin yanında ama herkes hükümetin yanında olmak zorunda değildir. Destekleyen vardır, desteklemeyen vardır. Size öğretmediler mi devlet nedir, hükümet nedir? Yönetimler yolcudur, taraftar da hancıdır. Hükümet de böyledir, kalıcı olan devlettir. Nasıl Fenerbahçe'yi vatan haini konumuna getirirsiniz? Bütün taraftarlara, diğer kulüplere sesleniyorum. Bugün bize, yarın size olur. Kayserispor ile derdimiz yok. Bunu size kim yaptırdı Kayserispor taraftarın isimlerini sık sık zikrettiğim için özür dilerim. Belki de sizin üstünüze kaldı bu iş. Ben de siyaset istemiyorum. Küfür olmadığı sürece bir şey diyemeyiz. Bu bir demokratik haktır."

"Fenerbahçe siyaset üstüdür"


"Bizi cezalandırarak bizi yola sokamazsınız! Biraz bizim tarihimize bakın. Bana göre 'Yönetim istifa' ile 'Hükümet istifa' arasında hiçbir fark yok. Hükümet için boynu kıldan ince olan vardır, karşı olan vardır. Sadece Fenerbahçe'yi hedef alarak kaos ortamına hizmet ediyorsunuz. Bunu bir gün birileri açıklayacak. Bazı kulüplerin, bizim taraftarlarımız hakkında ettiği laflar... Zillet falan... Sizsiniz siyaset yapan. Taraftarları, bizim yönettiğimizi düşünüyorsanız, bizi töhmet altında bırakıyorsunuz. Biz siyasetin parçası olmak istemiyoruz. Neden bize bunu yapıyorsunuz? Fenerbahçe siyaset üstüdür."

"Ben de siyasi söylem istemiyorum"


"Ben de tribünde siyasi söylem istemiyorum. Ama tezahüratların çok ötesinde, zaman zaman siyaseti siz futbolun içerisine sokuyorsunuz. Bakanların şampiyonlukta selfie çekmesi siyaset olmuyor mu? Cumartesi-Pazar oynanan maçlarından ardından kulüpleri açıklamaya zorlamak siyaset olmuyor mu? Bir maçta tezahürat olunca, Fenerbahçe vatan haini! Yok, öyle değil! İnsanları kışkırtıyorsunuz! Çok önemli dertler varken, futbol camiası omuz omuza vermişken, yaptıklarınız çok yanlış. Koskoca Türkiye Cumhuriyeti Devleti var, Kayseri'ye gidecek 1.600 kişi yaratacak, öyle mi? Bu kudretli devlete bu haksızlık! Koskoca adamlar bir öyle diyor, bir böyle diyor. Dediklerine kendilerinin bile inanmamaları.

"Bizim kırmızı çizgimiz bellidir"


"Yazık, hakikatten yazık. Fenerbahçe siyaset üstüdür. Taraftarlarımızdan özür dilerim, beceremedik! Hukuka inandık ama beceremedik. Özür diliyorum. Taraftarlarımıza yalvarıyorum, provokasyona gelmeyin. Sadece takımı destekleyin. Belki de bilerek bizi bir noktaya itmek istiyorlar. Adana'da, Sivas'ta neler oldu gördünüz! Bizim başımıza gelenler... Nereye kadar gidecek bu iş bilmiyorum! Kimse çıkıp 'Fenerbahçe için devlete, millete karşıdır' demesin. Bizim kırmızı çizgimiz bellidir. Bizim Atatürk çizgimiz silinmez. Devletimiz ve milletimiz için her şeyi yaparız. Onun dışında bizim camiamızda çeşit çeşit insan vardır. Yani Türkiye gibi bir mozaiktir Fenerbahçe."

Gündem Haberleri