MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "MHP olarak bütün imkanlarımızı seferber ederek, 2023 yılında yapılacak cumhurbaşkanı, milletvekili genel seçimlerine hazırlanıyoruz" dedi. MHP grup toplantısında konuşan Bahçeli, son dönemde partisinin anket sonuçlarında görülen düşüş hakkında da "Sahte ve düzmece anketlere hiç takılmıyoruz... Anketle doğmadık ki anketsiz ölelim" ifadelerini kullandı.
Bahçeli'nin konuşmasından satırbaşları şöyle:
Başarısız, kötü niyetli çirkef siyasi zihniyetlerin maskesini indirmek için mücadele ediyoruz. Bunun yanında Cumhur İttifakı'nın gelecek hedeflerini aktarıyoruz. MHP olarak bütün imkanlarımızı seferber ederek, 2023 yılında yapılacak cumhurbaşkanı, milletvekili genel seçimlerine hazırlanıyoruz. Sorunlara başka ülkelerin başkentlerinden bakan, zillete düşmüş siyasilerin maskelerini düşürmek için uğraşıyoruz.
'ANKETLE VAR OLMADIK Kİ...'
2023 yılında müstesna bir demokrasi şöleni, muhteşem bir Cumhuriyet zaferi, Cumhuriyet'in ikinci yüzyılına girişinin ilk adımı da coşkuyla kutlanacaktır. Kısır gündemlere sıkışmıyoruz, algı operasyonlarına bakmıyoruz. Siyaset cambazlarına aldanmıyoruz. Sahte ve düzmece anketlere hiç takılmıyoruz. MHP'nin oy oranlarını düşük gösterenlere, sipariş kamuoyu araştırmaları ile devamlı itibar cellatlığı yapanlara diyoruz ki sizler bizi yok sayacaksanız Allah'ın izniyle biz daha çok var olacağız. Anketler partimizi ha yükseğe çıkarmış, ha dibe çekmiş, ha uçurumdan itmiş hiç ama hiç önemli değildir. Biz ankete değil gönlünü ve yüreğini açan tertemiz insanlara bakıyoruz. Anketle doğmadık ki anketsiz ölelim. Anketle var olmadık ki anket olmayınca yok olalım. Dava ve siyasi mücadelemizi kundaklamak için ellerini ovuşturanlara, Türk Milleti günlerini gösterecek bunları rezil edecektir. Cumhur başkanını seçecek o da sayın Recep Tayyip Erdoğan olacaktır.
'3-5 ANKETÇİ MÜSVEDDESİ...'
Şirret emel sahipleri boşa heves etmesin ne duracağız ne de yorulacağız. Çalışmamızın karşılığını üç beş anketçi müsveddesinden, 5-10 yarım porsiyon aydın ve kiralık kalemden beklemiyoruz. MHP önüne bakıyor, mücadelesine odaklanıyor. Cumhur İttifakı, Türkiye'yi büyütme ve yükseltme amacına kilitleniyor. Gerçek anketi yapacak olan asıl güç Millettir. Hiç kimse suyu bulandırma, ortalığı karıştırma sinsiliğine kapılmasın. Bu yolun sonu çıkmaz sokak, sonucu ise soytarılıktır. MHP'ye kefen biçenler, günü saati geldiğinde o kefeni kendileri giymek zorunda kalacaklardır. Biraz daha yalana, dolana bel bağlasınlar 2023 yılında Türk milleti sevdalılarını mahçup etmeyecektir.
ALTILI MASAYI HEDEF ALDI
İl il dolaştık, ilçe ilçe dolaşıyoruz. Nerede bir vatandaşımız varsa onunla görüşüyor, derdimizi anlatıyor, dertlerini dinliyor 2023 yılı için anlaşıyoruz. Henüz cumhurbaşkanı adayını bile açıklayamayan Zillet İttifakı'na Türk milletinin yüzü dönüktür. HDP'nin, PKK'nın, FETÖ'nün masa altında gizlendiği 6'lı masaya Türk milletinin itimadı asla yoktur. Bu masa kinin, kirin masasıdır. Bizim ayaklarına çıyanların tutunduğu masamız yoktur, milletimiz vardır. Umudumuz millettir. Biz masalara yüz sürmeyiz, masalarda keyif çatmayız. Milletimiz ne diyorsa ona kulak veririz, neyi hedefliyorsa onu söyler, ona hizmet ederiz. Sevdamız millet, gücümüz devlettir. Bizim duruşumuz zedelenmek, aşağılanmak istenen milli onurun duruşudur.
'SORUNSUZ HAYAT YOKTUR'
İlkeli, milli ve dürüst siyaset önümüzdeki çetin sorunların aşılması hususunda yegane imkan aynı zamanda hayalleri gerçeğe dönüştürecek asıl fırsattır. Aziz milletimizin meçhul maceralara kapılması elbette düşünülmeyecektir. Türkiye'nin gelecek rotası Zillet'in ilkelliğine değil Cumhur'un iradesi ile çizilecektir. İçinden geçtiğimiz zaman diliminde bazı sorunlarımız olabilir. Sorunsuz hayat yoktur. Marifet karşımızda yığınak yapan sorunların el birliği ile çözüme kavuşturulmasıdır. Hayat pahalılığının kuşatması mutlaka kırılacaktır. Hiçbir vatandaşımız enflasyon canavarına ezdirilmeyecektir.
'FAHİŞ FİYATLARIN TEMELİ YOK'
Vatandaşımızın cebine ve cüzdanına göz dikenler hesap verecektir. Fiyat etiketlerini sürekli yukarı yönlü güncelleme gayesinde olan vicdansızların iyi niyetinden bahsetmek mümkün değildir. En başta döviz fiyatları, gıda fiyatları, enerji fiyatları, kira ve konut fiyatları alanında gözlemlenen dengesizliklerin, insanımızı tedirgin eden fahiş oynaklıkların ekonomik bir temeli yoktur.
Ekonomik huzur ve güvenliği yıpratmayı projelendiren odakların üzerine kararlılıkla gidilmektedir. Vatandaşlarımızın helal kazancına, göz nuruna ve alın terine musallat olanlara seyirci kalınmayacaktır. Küresel ekonomi enflasyon artışından dolayı çok ciddi bir sınavdan geçmektedir. Tedarik zincirlerindeki sarsıntılar, ekonomiye, dolayısıyla insanımızın omuzlarına ilave yük ve maliyetler bindirmektedir.
'İHRACATIMIZ REKORLAR KIRMAKTADIR'
Türkiye bugünkü darboğazdan çıkacaktır. 2022 yılı birinci çeyrek gayrisafi yurtiçi hasıla artışı bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 7.3 olarak gerçekleşmiştir. Büyümedeki bu yüksek oran aş, iş, refah demektir. Diğer yandan ihracatımız rekorlar kırmaktadır. Türkiye bütün siyasi ve ekonomik tuzakları teker teker bozmaktadır. Ekonomiye pranga vurmak için zemin yoklayan, fırsat kollayan kim varsa Adem'e mahkum edilecektir. Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından açıklanan buğday ve arpa alım fiyatları memnuniyet vericidir.
Bütün memurlarımızın ek göstergelerinde 600 puanlık artış yapılması kararlaştırılmıştır. Yeni yıldan itibaren 5.3 milyon kamu görevlimiz bu haktan istifadesiyle birlikte birinci derece terfi şartının yerine gelmesiyle hak sahiplerinin 3600 ek göstergeye ulaşacak olması hem sevindirici bir gelişme, hem de geçim standartlarını yükseltici bir hamledir.
Acil bir ihtiyaç karşılanmış, verilen sözler tutulmuştur. MHP olarak tüm vatandaşlarımızın ekonomik yararını gözetecek her adıma, her karara sonuna karar destek vereceğiz. TBMM'de üzerimize ne düşüyorsa mutlaka yapacağız, kimseyi dara düşürmeyeceğiz. Biz Cumhur İttifakı'yız kriz severleri güldürmeyeceğiz. Ekmeğimize ve emeğimize göz koyanları affetmeyeceğiz. Ekonomik ve siyasi istikbalimizin dönen çarkına çomak sokamayacaktır. Muzaffer ve müreffeh günlere hep birlikte ulaşacağız.
TERÖRLE MÜCADELE
Güney sınırlarımız boyunca çatısı örünmek istenen terör devleti engellenmiş, ihanetin çıkış noktaları kapatılmıştır. Türkiye, bölücü teröre müsaade etmeyeceğini hem sınır içinde hem de sınır ötesinde güç kullanarak ve şehitler verecek kanıtlamıştır. Fitnenin başı gövdesinden koparılacak, kökü de kazınacaktır.
Terörle mücadele bir millet kararıdır. Karşı çıkanlar teröristlerin safındadır. Geçtiğimiz hafta PKK/YPG'li bir ele başı Avrupa Birliği ülkelerinden silah aldıklarını açıklamıştır. Şerefsizce Türkiye'ye gözdağı vermiştir. Bölücü terör örgütüne envai çeşit silah veren, diğer pek çok alanda yardım ve yataklık halinde olan ülkeleri ahlaken ve hukuken müttefiklik kategorisinde nasıl göreceğiz? Hani terör bir insanlık suçuydu? Teröre destek veren hiçbir ülke insan haklarından, insanlık değerlerinden bahsedemez.
Türkiye bugüne kadar NATO'nun destek tavrını maalesef yeterince görmemiştir. Bu değerlendirmemi abartılı bulanlar 1952 yılından bu yıla kadar NATO ile süregelen ittifaka milli bir duyarlılıkla baktıklarında gerçekleri görebilecektir. İsveç ve Finlandiya'nın ittifak ortağı olmasına nasıl tamam diyelim? Türkiye'nin kuyusunu kazmak için nifak seferine çıkanlara karşı duyarsız kalmamız mümkün olmayacaktır. İsveç ve Finlandiya hükümetleri öncelikle ellerine bulaşan kanları yıkamak zorundadır.
Terör örgütü neredeyse, oralar Türkiye'nin ezici müdahalesine sahne olacaktır, bundan kaçış yoktur. Terör örgütü Fırat'ın doğusundan da batısından da temizlenmelidir.
Adaları ziyaret ederek Türkiye'yi tahrike yeltenen Miçotakis gerekirse silahlı bir çatışma ortamı yaratmak için provokasyon halindedir. Bizim dileğimiz Ege'nin barış ve huzur denizi olmasıdır. Tam tersi olursa hesaplarına katlanacak sadece Miçotakis ve hükümeti olacaktır. Miçotakis bilmelidir ki el atına binen çok çabuk inecek güvendiği dağlara da kar yağacaktır. Ege'de boğulmak isteyen hiç durmasın çıksın karşımıza. Yunanistan hükümeti suçludur. 12 adanın yüzü ve yüreği de Türkiye'ye dönüktür.
6'LI MASANIN SEÇİM GÜVENLİĞİ ÇALIŞMASINI HEDEF ALDI
Türkiye terörle mücadeleyi ve küresel emperyalizme direncini imanla ve muazzam bir irade ile sürdürmektedir. Ancak CHP Genel Başkanı'nın gündemi bambaşkadır. Ülkemizin yüksek mücadelesine en küçük desteği yoktur. Devamlı üç maymunu oynamakla meşguldür. Kılıçdaroğlu'nun hangi ülkenin siyasetini yaptığını, kimin hesabına çalıştığını aziz milletimiz merak etmekte ve haysiyetli bir izah beklemektedir. Diğer Zillet partilerinin ne söyledikleri, neyi önerdikleri hakikaten muammadır. Ülkemizin en kritik döneminde CHP kayıptır, diğer marjinal zillet partileri su kaynatmış ve kenara çekilmişlerdir.
Beğenseler de beğenmeseler de seçim zamanında yapılacaktır. Gerçekte milli güvenlik sorunu olan zillet ittifakının seçim güvenliğiyle ilgili çağrıda bulunması tam bir pişkinlik ve çelişkidir. Bunlar seçim güvenliğini sağlama yetkisini nereden almayı düşünmektedir? Bu devletin hakimi varken, savcısı varken, polisi varken, zillet ittifakı sandık güvenliğini hangi vasıtalarla sağlamayı düşünmektedir. Dağdan indirecekleri teröristleri sandık başına mı dikecekler? Bunların elle tutulacak hiçbir projesi yoktur. Güçlendirilmiş parlamenter sistem ezberi dışında söyledikleri bir şey de yoktur.
Sayın Kılıçdaroğlu bal yapmayan arı gibi vızıldamayı bırak mertsen çık söyle, adamsan kararını açıkla: Aday mısın değil misin? Neyi bekliyorsun? Er meydanına çıkacak cesaretin var mı? Kılıçdaroğlu talimat listesini yerine getirmek, Biden'ı memnun etmek için adaylığa sıcaktır.
Sayın Kılıçdaroğlu ne senin ne de ittifak ortaklarının önceliği Türkiye değildir, hiç de olmamıştır. Sizi bilen biliyor. Türk milleti topunuzla birlikte sandık başında hesaplaşmak için sabırsızlanıyor.
Terörle mücadelemiz kararlılıkla icra edilirken, yeni bir harekatın eli kulağındayken Kılıçdaroğlu'nun terörle mücadele yasasını yumuşatma sözü vermesi işbirlikçiliğin belgesi ve tescilidir. Sayın Kılıçdaroğlu, terörle mücadele yasasının neresinden rahatsızsınız? Silahı bırakan terör örgütü değil de Türkiye mi olsun?
Biz bu oyunu bozarız, zalimlere figüranlık yapan kokuşmuşlara asla boyun eğmeyiz. Başkentimizin Ankara, dilimizin Türkçe, bayrağımızın al bayrak olduğu belirlenmiş ve güvence altına alınmıştır. Türkiye Cumhuriyeti bölünmez bir bütündür. Milli ve üniter bir devlettir. İstiklal marşımız bu onurlu mücadelenin kahramanlık destanıdır. Biz bu kutlu değerleri yüksek fedakarlıkla korumaya ve geleceğe taşımaya yeminliyiz. Bunlar bizim varlık ve yaşama nedenlerimiz, kırmızı çizgilerimizdir. Bizim ayrılıkta, bölünmede, çözülmede, dağılmada, mutabakat aramamız, korkup sinmemiz asla ve asla mümkün değildir. (Kısa Dalga)