Bilirkişi heyeti, Kaşık ve Sedef adalarındaki yapılaşma karşı çıktı: Depremin etkilerini artırır

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın doğal SİT derecesini düşürerek yapılaşmaya açtığı Sedef Adası ve Kaşık Adası’yla ilgili bilirkişi heyeti rapor hazırladı. Heyet, iki adanın da Prens Adaları Fayı’na 8 kilometrelik mesafede bulunduğuna dikkat çekerek, yapılaşma alanlarını ve gece-gündüz nüfusunu artırmanın depremin etkilerini de büyüteceğini belirtti.

Suudi Arabistan Kralı Abdullah Bin Abdülaziz’in kardeşi Saddam Bin Abdülaziz, Sedef Adası’nda 2011’de 4 dönüm arazi almış, belediyeden imar izni çıkmayınca devreye Çevre ve Şehircilik Bakanlığı girerek gereken izni vermişti.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, İstanbul’daki Prens Adaları’nın bir parçası Kaşık ve Sedef’in doğal SİT derecesini Ekim 2021’de değiştirmişti. SİT derecesi düşürülen adalarda yapılaşmanın önü açılmıştı. İki adaya da yat limanı, turizm tesisi, tekne imal ve çekek yeri kurulabilecek, madencilik dahi yapılabilecekti.

Bakanlık, İstanbul’daki 506 doğal SİT alanı için Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Raporu (ETBAR) hazırlama işini 2014’te AKS Planlama ve Mühendislik şirketine 139 bin TL’ye ihale etmiş, iki adanın da içinde bulunduğu İstanbul’da toplam büyüklüğü 58 bin 621 hektar alan için 370 günde rapor hazırlanmıştı. Oysa, bu rapor için söz konusu alanların dört mevsim boyunca incelenmesi gerekiyordu.

TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi, bakanlığın iki adayla ilgili kararının durdurulması ve iptal edilmesi için dava açtı. İstanbul 12’nci İdare Mahkemesi’nde görülen dava kapsamında iki adada da 23 Kasım 2022’de keşif yapıldı.

Diken’den Canan Coşkun’un haberine göre, keşiften sonra İstanbul Üniversitesi ve İstanbul Teknik Üniversitesi’nden beş akademisyen bir bilirkişi raporu hazırladı.

“Habitat parçalanacak”

Raporda, “Adaların topoğrafik yapısı ve rüzgar etkileşimi ile birlikte, olası inşaat çalışmalarından kaynaklı hava/toz kirliliği adalara yayılacak ve korunan alanlardaki doğal ortamlara zarar verecek. Sedef Ada’sında ağaç dokusunun kaybının ötesinde 19 metre yüksekliğe ulaşan topoğrafik yapıda hafriyat, kazı-dolgu işlemlerini beraberinde getirecek. Kaşık Adası’ndaysa imara açılmak istenen alan adanın tam merkezinde yer aldığı için habitat parçalanmasına neden olacak” denildi.

Raporda ayrıca, yapılaşmanın sadece adaları değil İstanbul ekosistemini etkileyeceği belirtildi: “Yoğun bitkisel doku ve ağaç varlığına sahip olan ada sisteminin bileşenlerinde değişikliklere gitmek sadece adaların değil İstanbul ekosistemi açısından da geri dönülemez kritik sonuçlar verebilir.”

“Depremin etkilerini artıracak”

Raporda, deprem bakımından ise şu değerlendirme yapıldı: “Adalar sismik konum açısından 1’nci derece tehlikeli deprem bölgesi içinde yer alıyor. Prens Adaları, Marmara Denizi içinden geçen faylardan birine kendi adını verecek kadar sismik yapı ile etkileşim içerisinde. Prens Adaları Fayı, iki adaya da ortalama 8 km’lik bir mesafede bulunuyor. Adalarda yapılaşma alanlarını ve dolayısıyla da gece veya gündüz nüfusunu arttırmak, depremin etkilerini kaçınılmaz olarak arttırıcı bir boyuta sahip olacak.” (Kısa Dalga)

Gündem Haberleri