Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Türkiye Adalet Akademisi’nin Mesleki Uygulama Yarışması Ödül Töreni’nde konuştu. Bakan Bozdağ, hakim savcı adaylarına, verilen kararlarda gerekçelerin açık ve anlaşılır şekilde yazılmasının önemini şu sözlerle anlattı:
"Türkiye'nin yargısı, hakim ve savcılarımızın hükmü ve kararı neye bağlıdır? Anayasa, kanun, hukuk buna bağlı vicdani kanaate bağlıdır. Sosyal medyaya, trollere efendim birtakım taraftarlıklara göre ahkam kesenlere bağlı değildir. Eğer herhangi bir hakim ve savcı sosyal medyada hakimlik yapanlara, savcılık yapanlara, avukatlık yapanlara, ahkam kesenlere boyun eğerse, boyun eğdiği gün adaleti ayağının altına almış olur. Bunu yapmamak lazım. Onlar adalete bakacak. Onlar sizin kararlarınıza bakacak. Onlar sizi anlamaya çalışacak. Ha yanlış bir karar verdiniz, eleştirildi. Elbette ondan biz de ders çıkaracağız, siz de ders çıkaracaksınız. Yanlış karar verdiysek, yanlışı yeri geldiğinde düzeltmek de elbette bizim boynumuzun vazifesidir. İlk dereceden çıktı, istinaf düzeltir, oradan çıktı, Yargıtay düzeltir, düzeltme mekanizmaları kendi içinde vardır."
23 BİN HAKİM VE SAVCI GÖREV YAPIYOR
Hakim, savcı ve yardımcı personel eğitimlerine büyük önem verdiklerini aktaran Bakan Bozdağ, alandaki istihdamın artmasının da yargısal süreçleri hızlandırdığını kaydetti.
Bozdağ, "Şu anda yaklaşık 23 bin hakim ve savcımız kürsüde görev yapıyorlar. İnşallah sizlerin katılımıyla bu sayı 24 bini geçecek, 25 binlere yaklaşacaktır. Bu fevkalade önemli bir kıymettir. Bizim adalete hizmet eden hakim ve savcılarımızın sayısının artması, hakim ve savcı başına düşen dosya sayısının azalması, vatandaşlarımızın hak arama süreçlerinde bekledikleri adil kararların kısa sürede ortaya çıkması bakımından son derece önem arz etmektedir. O yüzden biz hakim ve savcı sayılarımızı artırmak konusunda attığımız adımları Avrupa standartlarının üzerine taşıma konusunda kararlıyız. Bundan sonra da atacağımız adımlar olduğunu buradan ifade etmek isterim. Mahkemelerimizin sayısını da ciddi oranda artıran adımları attık. 2002’de 3 bin 500 civarında olan Türkiye'deki mahkeme sayıları şu anda 8 binlere dayanmış durumdadır. Yargıyı hızlandırmak, adaletin gecikmesini önlemek, adaletin zamanında tecellisini temin etmek bakımından bunların son derece kıymetli olduğunun altını bir kez daha çizmek isterim." diye konuştu.
YAPAY ZEKA
Yargıda yapay zekanın kullanılması hususunda da çalışmalar yapıldığını anlatan Bakan Bozdağ, şöyle konuştu:
"Şimdi yapay zekayı da bu alanda kullanma konusunda kararlı adımlar atıyor ve bu konuda bakanlık olarak ciddi çalışmalar yürüttüğümüzü buradan bir kez daha Türkiye kamuoyuna bildirmek isteriz. Önümüzdeki zaman dilimi içinde yapay zekanın yargıda hakim ve savcılarımıza yardımcı olmak üzere kullanılması hususunda; ‘Ne gibi adımlar atarız? Bu teknolojiyi nasıl kullanırız ve bunu Anayasa ve yasalarımıza uygun bir biçimde hakim ve savcılarımızın hizmetine nasıl sunarız?’ Bununla ilgili de ciddi çalışmalar yürüttüğümüzü buradan ifade etmek isterim. Dünyadan geri kalan değil, dünyada öncü olan ve onlardan en önce teknolojiyi yargının hizmetine sunan milletimizin beklentilerine cevap veren bir hale getirme konusunda kararlı olduğumuzun altını bir kez daha buradan çizmekte fayda görüyorum." (DHA)