Seçimlerin ardından ‘değişim’ tartışmaları yaşanan CHP’de kurultay tarihi henüz netleşmezsen, tüzük ve parti programı değişikliği de gündemde. Son olarak 2008 yılında hazırlanan partinin yeni programı CHP Bilim, Yönetim ve Kültür Platformundan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yunus Emre’nin koordinatörlüğünde hazırlanıyor.
Gazete Duvar’dan Serkan Alan’a konuşan CHP’li Emre, program değişikliği hazırlıklarına dair bilgi verdi.
Emre, program değişikliği ihtiyacını anlatırken, mevcut programdaki değişikliklerin üzerinden 15 yıl geçtiğini, bu süre içerisinde dünyada ve Türkiye'de çok önemli gelişmeler olduğunu söyledi.
“Yeni mücadele stratejisine ihtiyaç var”
Emre, “Türkiye'de otoriterleşme, demokrasiden uzaklaşma, basın özgürlüğü, akademik özgürlükler gibi konular çok problemli hale geldi. İnsan hakları, hukukun üstünlüğü ve demokrasi alanlarında Türkiye'de yaşanan, yaşanmakta olan büyük gerileme var. Bütün bu nedenlerle 2008’de programımızın yazıldığı dönemden çok farklı bir dönemde olduğumuz açık. Bu yeni koşulları da gözeten yeni mücadele stratejisine ihtiyaç var. Bizim programımız 350 sayfa, kocaman bir kitap. Hem büyük değişimler karşısında eski bir metin haline geldi hem de çok kapsamlı bir metin olduğu için her konuya temas eden bir yapısı var. O konularla ilgili de çok büyük değişimler oldu. Parti programının çok daha kısa, kolay okunur, kolay anlaşılır bir metin olması lazım” dedi.
Programa katkı sunmaları için 1,3 milyon kişiye mesaj gönderdiklerini ve bir web sitesinde soru formu oluşturduklarını anlatan Emre, kongreler bittikten sonra il ve ilçe örgütlerinden de görüş isteyeceklerini kaydetti. Emre, “Son olarak ise her başlıkla ilgili parti içinden ve dışından uzmanlarla kapalı toplantılar yapacağız” dedi.
İki tema öne çıkıyor: Ekonomi ve düzensiz göç
CHP’li Emre, gelen yanıtlarda iki temanın öne çıktığını belirterek, şöyle konuştu: “Birincisi ekonomik sorunlar. Bu sürpriz değil. Zamlar, hayat pahalılığı ve işsizlik problemi de buna ekleniyor. İkinci olarak ise düzensiz göçmenler konusu var.”
“Biz bu seçimleri kaybettik” diyen Emre, nedenlerine dair ise şunları söyledi:
“Seçimleri niye kaybettik diye düşündüğümüzde de en başta devlet imkanlarının alabildiğine kullanılması ve otoriter yönetim tarafından Türkiye'nin bütün sorunlarının seçim sonrasına bırakılmasını görüyoruz. Otoriter zihniyet uygulamalar setine kaybettik. Ayrıca kültür kimlik ekseninde bir siyasal kutuplaştırma yaratılmasına kaybettik.”
“Örgütsel yapıda çok kapsamlı değişiklik yapmak gerekiyor”
Erdoğan’a oy veren kesimden oy almaları gerektiğini, ancak o insanların sabah akşam çok kötü bilgiler duyduğunu söyleyen Emre, “Şimdi demek ki bu şartlarda yeni yaratıcı bir şeye ihtiyaç görünüyor. Şimdi bu yenilikse bence eski de. Siyasetin babadan kalma yöntemlerine geri dönmek gibi. Yani kapı kapı evleri gezmek, sorunları, çözümleri insanlara anlatmak, insanların gönlüne girmek... Şehirlerde bir takım ağlar oluşturmak, kırsal alanda gidilemeyen yerlere gitmek... Daha çok sahayı doğru tanımak ve siyasi faaliyetleri yüz yüze yürütmek. Bunu yapmak için ise işte sadece program değiştirmek yetmiyor. Bunu yapmak için örgütsel yapıda çok kapsamlı değişiklikler yapmak gerekiyor. Yani parti örgütünü, parti içi seçimleri gerçekleştiren bir yapı olmaktan çıkartmak partinin mesajlarını topluma ulaştıran, toplumla parti arasında bir aracılık işlevini gören bir yapıya taşımak gerekiyor” diye konuştu.
“Genel başkan olacağım diye politika yapılmaz”
CHP Genel Başkanlığı için isminin geçtiğinin hatırlatılması üzerine ise Emre, “Siyasette genel başkan olacağım diye politika yapılmaz. Bir insan çok çalışkandır diye genel başkan olmaz. Çok iyi çalışmalar yapıyor, çok önde koşuyor, çok iyi hitabeti var diye genel başkan olmaz. Bir insanın genel başkan olması çok kapsamlı toplumsal, siyasal ihtiyaçlarla ilgili bir olaydır. Burada benim açımdan güzel olan genel başkanlık bahsi değil. Geçmişi temiz, partiyi tanıyan bilen, partinin kültürünü bilen birisi dendiğinde, birinin aklına ben geliyorsam bu mutluluk verici bir şey tabii” diye konuştu.
İmamoğlu’nun açıklaması: “Çok mutlu oldum”
CHP’li Emre, Ekrem İmamoğlu’nun “İstanbul için yola çıktığı” açıklamasını da olumlu karşılarken, “Çok mutlu oldum. Hem İstanbul milletvekili olarak hem İstanbul'da yaşayan bir vatandaş olarak. Ben Ekrem Bey'in kendisine de ifade etmiştim. Yani bizim yıllardır arayıp bulamadığımız bir insan İstanbul Belediye Başkanı olarak. Çeyrek asır sonra Ekrem İmamoğlu belediye başkanı oldu. Bunun başarılmasında tabii genel başkanımızın ortaya koyduğu özellikle adalet yürüyüşüyle başlayan toplumun kültürel kimliklerine, ayrım hatlarına bakmadan, demokrasi fikri etrafında Türkiye'yi birleştirme, buluşturma çabası da çok önemli bir yer tuttu. Şimdi burada bunu tekrarlamamız lazım. Bütün toplum kesimlerini, Türkiye'de bu otoriter yönetim tarafından dışlanan bütün vatandaşlarımızı kucaklayacak bir anlayışla, söylemle bu seçimleri başarmamız lazım” dedi. (Kısa Dalga)