Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ziyareti öncesinde, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile Körfez ülkelerine gerçekleştirdikleri ziyaretlere değindi.
Yılmaz, Türkiye'nin bu ziyaretlerden yatırımlar anlamında önemli kazanımlar elde edeceğine inandığını belirterek, enerjiden savunma sanayine, turizmden altyapı projelerine kadar birçok alanda işbirliği imkanları bulunduğunu söyledi.
Körfez ziyareti
A Haber yayınına katılan Yılmaz, görüşmelerin sıcak parayla ilgili olmadığını, sermaye veya sermaye benzeri uzun vadeli fon temini şeklinde, orta-uzun vadeli bir perspektif içinde gerçekleştiğini vurguladı.
Yılmaz, "Her iki tarafa da kazandıracak, FDI dediğimiz yani uluslararası doğrudan yatırım anlamında, ağırlıklı olarak en azından bu. İstihdam, ihracat olacak, Türkiye'nin ekonomisi büyüyecek ve bundan tabii ki bütün halkımız, herkes payını alacak diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
'Ekonominin düşmanı belirsizliktir'
Yılmaz, Eylül ayında açıklanması beklenen Orta Vadeli Program'da (OVP), Türkiye'nin ve dünyanın gerçekliğine göre makroekonomik hedeflerini güncelleyeceklerini bildirerek, ayrıca gelecek 3 yıla ilişkin yeni hedeflere de yer vereceklerini dile getirdi.
Yılmaz, "Ekonominin düşmanı belirsizliktir, belirsizliğin olduğu yerde yatırım olmaz, belirsizliğin olduğu yerde ticaret yeterince olmaz.Yapısal reformları da ana başlıklar itibarıyla yine OVP'ye koyacağız" dedi.
'Yıl sonuna kadar yeni bir çalışma olacağını düşünmüyorum'
"İlave vergi artışları olacak mı ya da yeni vergi gelecek mi?" sorusuna Yılmaz, TBMM'nin kararıyla yasalaşan vergi ve vergi artışlarının yapılması gerektiğini çünkü başta Kahramanmaraş merkezli depremler nedeniyle olmak üzere ciddi bir ihtiyacın ortaya çıktığı yanıtını verdi.
Cevdet Yılmaz, ek bütçe yapıldığında harcama kadar gelirin de gösterilmesini gerektiğini anlatarak, bu çerçevede ek bütçeyi hazırladıklarını ve torba kanunla neredeyse eş zamanlı şekilde Meclis'e arz edildiğini söyledi.
'Tamamen spekülasyon'
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, "Türkiye'nin IMF'den 11 ila 13 milyar dolarlık bir kredi karşılığında, İsveç'in NATO üyeliğini kabul ettiği yönünde uluslararası medyada yer alan spekülatif haberleri nasıl yorumlamak isterseniz?" sorusuna ise şu yanıtı verdi:
"2013 yılında, Sayın Cumhurbaşkanımız, o tarihte gerçekten çok güçlü bir irade ortaya koyarak, bütün o anlamda borçları temizleyerek AK Parti döneminde, IMF ile ilişkilere son noktayı koydu. O tarihten bu yana 10 yıldır IMF'siz bir Türkiye var ve çok zor bir dönemde Türkiye, başarıyla ekonomik süreçlerini yönetti. Bundan sonra da yönetmeye devam edecek. Bizim o anlamda ne arayışımız var ne gündemimiz var ne de o uluslararası ortamlarda böyle bir konuşma söz konusu. Tamamen bir spekülasyon." (Kısa Dalga)