İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Habertürk kanalında gazeteci Fatih Altaylı'nın sorularını yanıtlıyor.
İmamoğlu'nun söyleşisinden öne çıkan satır başları şöyle:
"BU ÜLKENİN ELEŞTİRİYE İHTİYACI VAR"
"Eleştiriyi dinlemeyi seviyorum. Otoriter rejimin Türkiye'ye ödettiği bedeli bir daha yaşatmaması adına, onun bir nimet olduğunu, tabii linçi bunun içine katmıyorum. Bu ülkenin eleştiriye ihtiyacı var. Yöneticilerin var. Yöneticilerin esprisi yapılamıyor yıllardır. Geçenlerde Güldür Güldür'de bir skeç yapıldı onun bir parçası olduğu için çok mutlu oldum. Zeka dolu eleştirilerin bize büyük faydası var.
"TATİL MERAKLI BİR İNSAN DEĞİLİM"
Tatil meraklısı bir insan değilim. Eşimle yıllardır en çok münakaşa ettiğimiz alandır bu alan. Babam bana 'çalışma delisisin' derdi. Hayatım öyle geçti. Sabah 5-6 gibi kalkarım. 18 yaşından beri öyleyim. Şimdi de öyleyim. Tatilci bir belediye başkanı mıyım, yoksa her anı manipüle edilen biri miydim, ona bakmak gerekir.
3 senede toplam 2 gün tatil. Bana en yakınım 3 katı tatil yapmış. Cumhurbaşkanı, İBB başkanıyken benden 4 katı tatil yapmış. Ben kasım ayında maratona girdim. 7 ayı aşkın kampanya yürüttüm. 2-3 günlüğüne tatile gittim.
"ÜSKÜDAR'DA KARA DENİZ BİRLEŞMİYOR"
3 yılda 10.2 milyarlık yatırım yaptık. Şu an İstanbul'da bu görüntüler yaşanmıyor. Üsküdar'da kara ile deniz birleşmiyor. Hiçbir ilçede böyle bir görüntü yok. Esenyurt'ta 2 sene önce dere yatağını imara açmışsınız, kim AKP ilçe başkanlığı, İBB AKP döneminde...
Bu dünyada var mı? Dere yatağını küçültmüşsünüz, dolayısıyla her yağmurda o sokağı sel basıyor. 800 milyon liralık yatırım yapıyoruz orada. Zemin altı izinleri iptal edildi. O günden bu güne bodrum yaşamına müsaade edilmiyor.
"SEL OLDUĞUNDA ÇİZMELERİ GİYECEK BİR BAŞKAN DEĞİLİM"
Sel olduğunda oraya gidecek, çizmeleri giyecek bir belediye başkanı değilim. Ben ilk başta giydim çizmeyi, arkadaşlarımla yola çıktım. İstanbul'un 107 noktasında 10.2 milyarlık yatırım yapıyoruz.
"BAKAN GELİNCE EKREM İMAMOĞLU'NUN POZİSYONU NEDEN SORGULANDI?"
Tek bir noktada baskın var. 3.600 personel, genel sekreter, başkan vekilleri, İSKİ genel müdürü, ben telefon başındayım ve iş çözülmüş. Saat 8-9'da bir bakan çizmelerle oraya gelince duyuldu. Bakan oraya gelince Ekrem İmamoğlu'nun pozisyonu neden sorgulandı? Her şey çözülmüş, gelip oraya çizme giyip şov mu yapmam gerekiyor. Bu şovdur. Ben bunun parçası neden olayım. Ben hanedan babası değilim, ben aile babasıyım. İktidarın nimetleri çevresinde dönüp dolaşan çocuğum yok. Benim ailemin hiçbir ferdini siyasi mecranın etrafında göremezsin.
"İKİ KONUYU UNUTMAYCAĞIM"
İki konuyu unutturmayacağım. Biri, benim MOBESE takip edilme sürecinin üzerini kapatmaya çalışlar. Bunu yapan, sızdıran... İkincisi, beni ölüme tehdit edenin açıklamasıyla ilgilenmemesi.
İnancım gereği Diyanet İşleri Başkanı'nı ben kabul etmiyorum, benim başkanım değil. Siyasi bir açıklama yapıp, birisi hakkında iftirada bulunurken onu teyit edercesine gülüyorsanız, beni temsil etmezsiniz. En büyük günah iftiradır. Benim Diyanet İşleri başkanım olamazsınız. Ben sünni bir ailenin çocuğuyum, müslümanım, şahsen benim olamazsınız.
Hırsızlar, çaldılar dediler. İçişleri Bakanı, sandık başlarında terörist tespit ettik dedi. 1 kişi sorgulandı mı, 1 kişi ceza evine girdi mi? Biz bunları unutmayız, bunar demokrasinin yüz karası günleriydi. Bunları yaşatanlar şimdi iftiranın peşinde, manipülasyonun peşinde. Bu insanlara karşı kazanmanın yolu da popülizm yapmak, yalandan yere çizme giymek değildir. Ben bu insanlara karşı büyük mücadele veriyorum, iş yaparak mücadele veriyorum.
MURAT ONGUN İLE İLGİLİ SÖZLERİ
Ben onunla konuştum. Onun sözleri değil, herkes hata yapabilir. Benim iyi bir yol arkadaşım, ona güveniyorum. O benim duruşumu bire bir temsil etmez. Bizim 'sözcü' meselesi farklı olabiliyor, söylediği de yanlış anlaşılabilir, yanlış da söyleyebilir. Bu nedenle sözcülüğü kaldırdık.
"VİCDANSIZ BİR YORUM OLARAK GÖRÜYORUM"
Bu söz ve duygu benim değil dedim. Hemen özür diledim. Hata yapabilirim. 3 yıllık siyaset yaşamımda böyle hatalar üzerinden kimlik tarifi yapmayı uygun bulmuyorum. Vicdansız bir yorum olarak görüyorum. Bu anlamda kendime güveniyorum. Benim her şeyi bilmem mümkün değil. On binlerce akıl danıştığım insan var. Moderatör anlayışıyla şehri yöneten bir başkanım." (Kısa Dalga)