CHP Medya, Planlama ve Sosyal Medya Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Eren Erdem, katıldığı canlı yayında "Erdoğan toplumu Türkiye siyasetinin geçmişiyle kavga ettirdi. Kılıçdaroğlu, CHP'yi Erdoğan'ın konumlandırdığı yerden aldı, muhafazakarlarla barışabilen bir parti haline getirdi. Bu bana göre devrimdir" açıklamasında bulundu.
Eren Erdem, Habertürk Televizyonu'nda Mehmet Akif Ersoy'un sunduğu "Nedir Ne Değildir" programına katıldı.
CHP'den değişim adına ne yapılacağı sorulan Erdem, "Bugün CHP'nin yapısal olarak değişiklik sürecine girdiği bir dönem içerisindeyiz. Tüzüğümüz yenilenecek, programımız yenilenecek" dedi.
Mehmet Akif Ersoy'un, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Eğer seçim sonucu yüzde 60'a yüzde 40 olsaydı yenilgiydi" sözlerine yönelik tepkileri takip edip etmedikleri sorusu üzerine Eren Erdem, tepkileri "dikkatle izlediklerini" söyledi.
"Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin çok kıymetli hikayesini oluşturmayı başardı"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın toplumu kutuplaştıran bir politika izlediğini belirten Erdem, "Bu tür ortamlarda bir seçim, iki seçim muhalefetin o kutuplaşmayı kıracak bagajları da varken... Sayın Erdoğan toplumun geniş sathını Türkiye siyasetinin geçmişiyle kavga ettirdi. Türkiye siyasetinin geçmişinde CHP de vardı. Bunun onarılması gerekiyordu. Tam orada bir panzehir ortaya çıktı. Nedir o, Kemal Kılıçdaroğlu.
CHP'yi Erdoğan'ın konumlandırdığı yerden aldı, Sivas'ın ötesine gidebilen, toplumun geniş muhafazakar hattıyla barışabilen ve onlarla beraber iş yapabilen bir siyasi parti haline getirdi. Bu bana göre devrimdir. Çünkü açılım sürecinde kürsüye çıkan HDP ve AK Partili milletvekillerinin ikisi de CHP'yi eleştiriyordu. 'Siz statükocusunuz, Kürt düşmanısınız, faşistsiniz' diye. Sayın Kılıçdaroğlu, Recep Tayyip Erdoğan'ın realitesine uygun bir siyaset formatı attı siyasete. Geldiğimiz noktada Türkiye'nin çok kıymetli bir hikayesini oluşturmayı başardı" yanıtını verdi.
"Sayın Genel Başkan'ın maksadı..."
"Seçim bir yenilgidir" diyen Erdem, "Sayın Genel Başkan'ın maksadını ifade edeceğim. Buna felaket dediğimiz anda, merkezin sağından soluna Türkiye siyaseti geniş satıhta örme mücadelesini çöpe atmış oluruz. Ortada bir kazanım yok, doğru. Ancak bir mesele var ortada. Kemal Kılıçdaroğlu 25 milyon seçmen nezdinde CHP'nin geçmişte sürekli karşı karşıya konumlandığı siyaset hatlarından partileri bir araya getirme ve onlarla beraber yeni bir anayasa ve hükümet programı inşa edecek kadar geniş mutabakat kabiliyeti yaratma gösterdi mi, gösterdi" ifadelerini kullandı.
"CHP'de kriz yok"
"CHP'de bir kriz var mı?" sorusunu da yanıtlayan Eren Erdem açıklamalarından başlıklar şöyle:
"CHP'de bir kriz yok. Öngörülebilir, sonuçları malum bir süreç var. Sonuçları malum derken neyi kastediyorum, kriz etrafında olağanüstü bir tartışma yürütmeniz gereken bir meseledir. Biz CHP'nin doğal alışkanlığı ve akışkanlığı içerisinde bir süreç yaşıyoruz. Biz bu süreçleri hep yaşarız, yaşadık. Bu süreçler içerisinde olgunlaşırız.
Biz tartışırız, konuşuruz, birbirimizle polemik yaparız kapalı toplantılarında. Ama kamuoyunda CHP'nin farklı anlaşılması için özel gayret var. Bizim parti kurullarımızda yaptığımız toplantıların kamuoyuna yansıtılış şeklini izliyorum, katılan biri olarak. Yüzde 70-80 yalan bilgilerle dezenforme edilerek, kurullarda adeta birbirimizi yiyormuşuz gibi bir görüntü yaratılıyor. CHP'nin bölünmesi, parçalanması kimin işine geliyorsa onlar yapıyor."
("CHP bölündü mü? Parti meclisinde il başkanlarının göreve iade edilmesi oylandığında 31'e 29 oy çıkarsa bu kurultaya da götürebilecek bir şey" sorusu üzerine) "Biz il başkanlarımızla çok güçlü, organik bağlar kurarız. Ben CHP tarihinde, arka arkaya 3 defa hiçbir listede olmadan parti meclisine girmiş kişilerin başında geliyorum. Hepsinin bende emeği vardır, benim hepsinde emeğim vardır. Ben de bu görevden alma doğru mudur yanlış mıdır tartışırım. Bizde Genel Başkan 11 saat 20 dakika oturur dinler, herkesin görüşünü alır ve işleri öyle yapar. Örneğin Muş İl Başkanımız İsmail Adanur, görevden alındı. Çok kıymetlidir, değerlidir, çok uzun süredir bu görevi yapıyor. Onun oylamasında 31 kabul çıktı. Birçok kişi ikili hukukundan ötürü bunu yaptı. Bunlar bir bölünme işareti değil."