Son dönemde girdi maliyetlerindeki artış ve Türk Lirası'ndaki değer kaybı tüketicinin karşısına çoğu üründe zam olarak çıkmaya devam ediyor. Özellikle son bir yılda fiyatları neredeyse ikiye katlanan mobilya, beyaz eşya ve küçük ev aletlerindeki zamlar tüketiciyi oldukça zorluyor. Zira bu ürünlerin yapımında kullanılan hammaddelerin çoğu yurtdışından ithal ediliyor. Dolayısıyla ürünler hem kur farkından hem de küresel olarak büyük bir artış gösteren hammadde fiyatlarından fazlasıyla etkileniyor.
Şimdiye kadar bu artışları olabildiğince tüketiciye yansıtmamaya çalıştıklarını belirten sektör temsilcileri ise hammadde fiyatlarındaki son yükselişten sonra gelecek ay yeni zamların kaçınılmaz olduğunu ifade ediyor.
Üretim maliyetlerinde son bir yılda ciddi yükselişlerle karşılaştıklarını belirten Mobilya Dernekleri Federasyonu (MOSFED) Başkanı Ahmet Güleç, Nisan ayından itibaren mobilya ürünlerinde yüzde 10 ile 15 arasında yeni bir zammın daha olacağını söylüyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Şubat ayı enflasyon verilerine göre ev eşyalarındaki yıllık fiyat artışı yüzde 65 seviyesindeydi.
Girdi maliyetleri durdurulamıyor
Metaller, cam, sünger, ağaç, kumaş, mermer, plastik ve kaplama gibi ithal ürünlerdeki fiyat artışlarının 12 ayda yüzde 100 ila yüzde 150 oranında artış gösterdiğini dile getiren Güleç, "Hammadde fiyatlarındaki bu artışla kimse başa çıkamıyor. Üstelik üretim maliyetlerindeki yükselişler sadece bunlarla sınırlı değil. Kullandığımız elektrik, doğal gaz, işçi ücretleri ve nakliye masrafları da sürekli katlanıyor. Biz her artışı olduğu gibi yansıtmıyoruz. Bu süreçte sürekli kendi kârımızdan yedik. Tüketiciye yansıtmamaya çalıştık. Ancak bunun bir sonu yok. Bir noktada siz de bu artışları son ürüne yansıtmak zorundasınız" şeklinde konuştu.
Beyaz eşyada da zam kapıda
Günlük hayatın vazgeçilmezlerinden olan beyaz eşya gruplarında da benzer bir durum söz konusu. Beyaz eşya bayileri de markalar tarafından gelecek aydan itibaren ürünlerine yüzde 10 oranında bir zam yapılacağı bilgisinin paylaşıldığını ifade etti. Bu ürün gruplarındaki artışın temel nedeni ise özellikle alüminyum ve bazı çiplerdeki fiyat artışı olarak ifade ediliyor.
Ancak evdeki maliyet artışı sadece bu ürünlerle sınırlı değil.
Tencere, tavada yüzde 30
Uluslararası piyasalarda yaşanan hammadde fiyatlarındaki artışın çok yüksek boyutlara ulaştığını anlatan Ev ve Mutfak Eşyaları Sanayicileri ve İhracatçıları Derneği (EVSİD) Başkanı Talha Özger'e göre tava ve tencere gibi ürünlere de önümüzdeki dönemde yüzde 30 oranında zam kaçınılmaz.
Tonu 4 bin dolara satılan hammaddenin kısa süre sonra 8 bin dolarlık bir maliyete ulaşmasının beklendiğini ifade eden Özger, "Piyasalarda savaş etkisiyle böyle bir durum söz konusu. Zaten savaştan önce de hammadde fiyatları uzun süredir yükseliyordu. Savaş durumu çok başka bir noktaya getirdi. Şu an kimse hammadde fiyatlarının hangi noktada duracağını bilmiyor. Eğer kısa sürede çözülmezse maalesef yakın zamanda ürünlerimizde yüzde 30'a yakın bir zam daha olacak. Ancak piyasalarda bir yumuşama olur ve hammadde fiyatları gerileme gösterirse bu zam yüzde 30'dan daha aşağı bir oranda kalacaktır" diye konuştu.
Özger, ayrıca şunları söyledi: "Eğergirdi maliyetlerindeki artış artmaya devam ederse ve barış sağlanamazsa bu defa ilerleyen günlerde, yani 3-4 ay sonra raflara yansıyan zam yüze 60'ı bulabilir. Biz zaten bugün yaşadığımız maliyet artışını tüketiciye yarın yansıtmıyoruz. Ürettiğimiz, bitmiş ürünü eski fiyattan satıp dönemi geçirmeye çalışıyoruz. Zamların yansıması da biraz zaman alıyor."
Bahar aylarının mobilya, beyaz eşya ve küçük ev aletleri için oldukça hareketli geçtiğini söyleyen sektör temsilcileri gelecek zamlardan sonra bu harekette bir zayıflama olabileceğini belirtiyor.
Özellikle tahta ve ambalaj fiyatlarındaki artışla kimsenin başa çıkamadığını söyleyen MOSFED Başkanı Ahmet Güleç, "Bizim iç pazarda kullandığımız odun hammaddesinde bile yüzde 60'dan fazla bir artış var. Devletin burada devreye girip sektörü desteklemesi gerekiyor. Bu destekler şart. Dönem dönem uygulanan KDV indirimlerinin bile çok büyük etkisi olmuştu. Biz de kampanyalarla destek verdik. Ama şimdi hem üretim tarafında hem de tüketici tarafında bunların devam etmesi gerekiyor" şeklinde konuşurken EVSİD Başkanı Talha Özger de bazı ürünlerde ambalaj maliyetinin ürünün kendisini geçtiğini söylüyor. Özger, başta ambalaj olmak üzere plastik ve kâğıt gibi bazı ürünlerde maliyet düşüşünün sağlanmaması durumunda üretimin zora gireceğini ifade ediyor.
Bu süreçte bazı sektörlerin ihracat başarısı da dikkat çekiyor. Ancak Ahmet Güleç, firmaların ihracattaki başarısının üretim için sürdürülebilir olmadığını, aynı başarının iç pazarda da sağlanması gerektiğini söylüyor.
Emre Eser
© Deutsche Welle Türkçe