Gercüş'te bir çocuğun istismar edildiği iddialarıyla ilgili getirilen dosyaya kısıtlılık ve yayın yasağı kararını araştırdık. Mağdur çocuğun avukatı Alaattin Şimşek ve Batman Baro Başkanı Abdülhamit Çakan,sosyal medyadaki adalet talebinin uzun vadede mağdur çocuğa zarar vereceğini öne sürüyor. Gazeteciler ise, çoğu kez cezasız bırakılan bu tür suçlarda kamuoyunun bilgilendirilmesinin önemine dikkat çekiyor.
Batman’a bağlı Gercüş ilçesinde 15 yaşında bir kız çocuğunun istismar edildiği, aralarında kamu görevlilerinin de bulunduğu 27 kişinin fail olduğu iddialarından sonra getirilen kısıtlama kararı ve yayın yasağı, olayın üzerinin örtüleceği endişesini doğurdu ve herkes Gercüş’te ne olduğunu sormaya başladı. Bu olayda getirilen yayın yasağı ve kısıtlama kararı mağduru koruyacak mı yoksa olayla ilgili bir kamuoyunun oluşmasına engel olacak ve adalet talebini zayıflatacak mı? Mağdur çocuğun avukatı Alaattin Şimşek ve Batman Baro Başkanı Abdülhamit Çakan, yasak ve kısıtlılık kararının yerinde olduğunu, sosyal medyadaki adalet talebinin uzun vadede mağdur çocuğa zarar vereceğini öne sürüyor. Çocuk istismarı davalarını haberleştiren gazeteciler ise, çoğu zaman cezasız bırakılan bu tür suçlarda kamuoyunun bilgilendirilmesinin önemine dikkat çekiyor, “biz yazmaksak bu olaylar nasıl açığa çıkacak” diye de soruyor.
Jin News’dan Safiye Alağaş: Yazmazsak bu olaylar nasıl açığa çıkacak
İddia Jin News’un yaptığı haberle kamuoyu gündemine geldi. Jin News’dan Safiye Alağaş, şunları anlattı: “Yerel kaynaklardan bize bilgi geldi. Avukatına ulaştık, avukatı da haberi doğruladı. İlk kısa bir haber geçtik. İkinci haberi yayımlamadan bir gün önce erişim engeli, dosyaya kısıtlılık ve yayın yasağı getirildiğini öğrendik. Fakat biz yine de haberi yayımladık. Çünkü haber çok önemli bir haberdi. Gizlilik var dosyada, yayın yasağı var, ve savcılık neden böyle apar topar bir karar verdi? Biz de yazmasak, kimse yazmasa, bu olaylar nasıl açığa çıkacak? Bu çocuklar nasıl korunacak? Gazetecilik dediğin gerçekleri yazmaktır. Gerçekleri kamuoyuna duyurmaktır.”
Avukat Şimşek: Sosyal medya olumsuz etkiliyor
Dosyaya kısıtlılık getirilmesi için başvuran mağdur çocuğun vekili Alaattin Şimşek ise şöyle konuştu: “Mağdur vekilliği CMK’dan, mağdurun yaşı küçük olduğu için savcılık tarafından talep edildi. Olaya bu şekilde dahil oldum. Mağdurun beyanlarından sonra bizim talebimiz o yönde oldu. Mağdurenin biraz ifade aşamasında biraz çekingenliği söz konusuydu, biz onu başka faillerin olma ihtimaline binaen değerlendirdik ve kısıtlılık kararı o şekilde çıktı. Yayın yasağından benim bilgim yoktu. Twitter’dan ve sosyal mecralardan yanıltıcı, gerçek dışı haberler yayınlanınca onun için getirildi. Ve ikisi de yerinde olan kararlardı. (Sosyal medya tepkisi) Bana göre olumsuz etkiledi. Ve daha çok mağdurun haklarını ve mağdurun geleceğini tehlikeye attı, riske attı. Hiç kimsenin mağdurun hakları üzerinden, mağdur üzerinden siyaset yapmaya ve bu konuyu farklı yerlere çekmeye hakkı yok.”
Baro Başkanı Çakan: Toplum istismarcıyı değil, mağduru dışlıyor
Batman Barosu bir basın açıklamasıyla fuhuşa sürüklenme gibi bir iddianın olmadığı, soruşturmanın çocuk istismarından ibaret olduğunu belirtmişti. Baro Başkanı Abdülhamit Çakan, Gercüş’te meydana gelen olayla ilgili yayın yasağı kararının kısmen yerinde olduğunu söyledi: “Bazı vakalarda evet, yayın yasağından ziyade gizlilik kararı alınması önemli. Birincil ilişkilerin hakim olduğu bir bölgede yaşıyoruz. Gözlemlerimiz şu, özellikle istismar vakalarında mağdur olan aile. Çocuk evini taşıyıp gitmek zorunda kaldı. Yani toplum istismarcıyı dışlaması gerekirken ne yazık ki mağduru dışlıyor, mağdurun ailesini dışlıyor. Yayın yasağına karşı çıkabiliriz. Ancak bu vakada, ben dosyayı bilen biri olarak söylüyorum, dosya çok farklı yerlere çekildi. Kamu görevlisi olduğu söyleniyor, korucu, polis, jandarma olduğu söyleniyor. Ama dosyada böyle bir bilgi yok.”
Gazeteci Karakaş: Yargı şeffaf davranmalı
Gazeteci Burcu Karakaş da bu tür vakalarda sosyal medyada yayılan yanlış bilgi ve spekülasyonların zaman zaman yayın yasağından ve bilgi eksikliğinden kaynaklandığını söyledi. Karakaş şöyle devam etti: “Yayın yasaklarının aslında çocuğun yararına yani çocuğun hakkını korumaya yönelik olması halinde faydalı bir durum ve fakat biz ne yazık ki bunu örtbas etmek için, iktidar tarafından, yargı tarafından kullanıldığını görüyoruz. Bu elbette çok sağlıksız bir durum. Sonuçta gizlilik kararı olan dosyalara avukatların erişememesi sebebiyle biz de gazeteciler olarak erişemiyoruz, ve bir şekilde bölük pörçük bilgilerle aslında haber yapıldığını ve bunun üzerinden de spekülasyonlar oluştuğunu görüyoruz. O nedenle gazetecilere karşı ve tabii ki de kamuoyuna karşı yargının şeffaf davranması, ama elbette konuyu haberleştiren çocuğun yararını gözeterek dosyadaki bilgileri, kişisel bilgilerini hiçbir şekilde kullanmaması ama haber yapması gerekiyor. “