Halk TV Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş, Marmaris İçmeler'de gerçekleşen Gökmen Karadağ ile Açıkça Muğla özel yayınına gerçekleşen saldırıya ilişkin İpek Özbey ile Gündem Özel'de değerlendirmede bulundu.
Toktaş, "Gazetecilik yaptık. Orada bir şeyler oluyor, ormanlar yanıyor, insanların, hepimizin canı yanıyor. Doğal olarak biz olay yerine gittik ve yayınlar yaptık" dedi.
"NE KAHRAMANLIK ÇIKARIRIZ NE GERİ ADIM ATARIZ"
Toktaş şöyle devam etti: "Şunu anlıyorum. Çok ciddi bir sıkışıklık var. Baş edilemeyen bir yangın süreci onun öncesinde de pandemi de, adalette, liyakatta yanmışsın. Şimdi ormanların yanıyor. Bir türlü toparlamıyorsun, süreçleri yönetemiyorsun. Bunu gösterenlerden nefret etmeye başlıyorsun ve bu dilini sokağa yansıtıyorsun. Bu dilini siyasetinin temel direği haline getiriyorsun. Bunun sonucudur bu. Bunun öncesi var. Siyasetçilere, gazetecilere yapılan saldırılar var. Bu bunlardan bağımsız değil. Gerçeklerin söylenmesinden hoşlanmıyorlar. O zaman yönetin.
"Yetkililer bir açıklama yapıyorsa biz onları zaten veriyoruz. Onların sözleri de, olgusal gerçeklikler de tamamen ekrana aktarılıyor. Fark şu orada sadece onlar verilirken, burada halkın sesi de veriliyor. İnsanların canı yandı. Evleri, tarlaları, ağaçları, hayvanları yandı. Biz göstermeyince bunlar olmamış mı oluyor? Bütün mesele gösterilmesin. 'Yönetemiyoruz' bu söylenmesin. Bundan sonra da biz yayına devam edeceğiz, aynen devam edeceğiz.
Bu organize bir saldırı. Orhan Uğuroğlu'na, Selçuk Özdağ'a, Levent Gültekin'e, Yavuz Selim Demirağ'a saldırıldı ve hepsi cezasız kaldı. Hepsi serbest, sırtları sıvazlandı. Bu bir politika haline dönüşmüş durumda. Şu anki durumun özeti bu.
Biz buradan ne bir kahramanlık hikayesi çıkarırız ne de geri adım atarız. Buna alışacaklar, bu yayınlar devam edecek. Aynen devam edecek.
Başka şeyler konuşulsaydı da bence bu saldırı yine olacaktı. Organize bir saldırı olduğunu biliyoruz. Önce 5 kişi geliyor arkasından 3,4 kişi daha geliyor. "
"MEHMET AĞAR'LA FOTOĞRAFI ÇIKTI"
Toktaş saldırı anını da şöyle anlattı: "Yayın sürüyor. Reklama girilecek. Planlamamız 1'de bitirmek. O esnada bağırıyorlar, 'Size bu şekilde yayın yaptırmayız' diyorlar. Gökmen Karadağ ise, 'Biz bunu canlı yayında karşılayamayız. Bir şey söyleyeceksiniz ben sizin söylediğiniz her şeyi aynen aktaracağım' diyor. 'Hayır size bu yayını yaptırmayacağız' yanıtını alıyor.
Önce bir beş kişi geliyor. Mert Topaloğlu, Bilal Topaloğlu, Sertan Yüce, Şehmuz Urebe, Fatih Çoban. Biz bunlardan şikayetçi olduk, onlar da bizden şikayetçi olmuşlar. Sertan Yüce'nin Mehmet Ağar ile fotoğrafları çıktı zaten.
İkinci gelen bir grup oluyor. 3,4 kişi daha geliyor. Uzaklaştırmak için bir arbede oluyor. O esnada birisi çöp konteynerından soda şişesi alıp duvara vuruyor. Hem organize, soda şişesi alıyor duvara vuruyor kırıp saldıracak. Onun üzerine bizim kameraman arkadaşımız Yavuz Dönmez ve Murat Ağırel müdahale ediyor. O arada düşüyor saldırgan 'arkadaş' bir yerinde ekimoz oluşuyor. O da bizim arkadaşlarımızdan şikayetçi olmuş.
Gökmen Karadağ, Salim Şen, İsmail Saymaz, Murat Ağırel, Candan Yıldız şikayetçi oldu. Onlar da şikayetçi olmuşlar. Bir şey olacağını beklemiyorum. İfadeleri alındı, bırakıldılar diye biliyorum."
"İKTİDARDAN KİMSE ARAMADI"
"İktidardan kimse aramadı. Bu sorunun sembolik değerini anlıyorum ama arasalar da bir şey fark etmeyecek. Ülkeyi düzeltsinler, ülke doğru yönetilsin bu saldırıları önleyecek atmosfer yaratsınlar."