Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu ile “HDP’yi savunuyoruz” hukukçu grubu, kapatma davasına karşı esas hakkındaki savunmasını Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) sundu.
Savunmanın sunulmasının ardından AYM önünde açıklama yapıldı. HDP Hukuk Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Ümit Dede, kapatma davasının 2015 yılından sonra HDP üzerinde artan baskıların son halkası olduğunu söyledi.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yazılan iddianamenin kabul edilmesiyle birlikte ön savunmalarını AYM’ye sunduklarını hatırlatan Dede, ardından başsavcılığın verdiği mütalaaya karşı da bugün esas hakkındaki savunmayı mahkemeye verdiklerini belirtti.
'HER İDDİAYA TEK TEK CEVAP VERDİK'
Ümit Dede, şunları söyledi:
“Biz iddianame tebliğ edildikten sonra bir tespitte bulunmuştuk. HDP’nin temelli kapatılması talebiyle hazırlanan iddianamenin siyasi bir belge olduğunu ifade etmiştik. Elbette bu tespiti yapmak için özellikle 2015 yılından beri HDP’ye yönelik yapılan saldırılara bakmak yeterli olacaktı. Biz hukukçular iddianameyi satır satır her bir eki tek tek incelemek suretiyle bu tespitin sadece bir siyasi tespit olarak değil, hukuki bir tespit olarak doğru olduğunu gördük.
Türkiye’nin saygın hukukçuları ve AYM’nin kendisi de Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından verilen ilk iddianamenin CMK’de aranan şartlara uygun olmadığını ve anayasanın 68 ve 69’uncu maddelerine de aykırı düzenlendiği tespit etmişti. Ardından 7 Haziran tarihinde verilen ikinci iddianame de ilk iddianameden hiçbir farklılık içermiyordu. Ön savunmamızda iddianamenin siyasi bir belge olduğuna dair hususları ayrıntılı ifade ettik. Esas hakkındaki savunmamızda da ayrıntılara inerek savcının her bir iddiasına tek tek cevap vererek bu iddianamenin hukuka aykırı tanzim edildiğini siyasi iktidar ve ortaklarının zorlaması sonucu Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına ısmarlama belge olarak hazırlatıldığını ortaya koyduk.”
'HDP'Yİ SİYASET DIŞINA İTME OPERASYONU'
“Bu belge, HDP’yi demokratik siyasetin dışına itme operasyonunun bir argümanı olarak kullanılıyor” diyen Dede, HDP’nin hedef haline gelmesinin nedenlerinin 7 Haziran seçim sonuçlarına bakılmasıyla görüleceğini belirtti. Dede, "İddianameyi incelediğimizde de HDP’nin kapatılması kisvesi altında dile getirilmiş olsa da kadın özgürlük mücadelesi de Kürt halkının özgürlük mücadelesinin de ekoloji mücadelesinin de bu iddianamede hedef haline getirildiğini gördük."
HDP’Lİ DEĞİL FAKAT KAPATMA DAVASININ KONUSU OLMUŞ
"Siyasi bir belgedir dedik. CMK’da belirtilen şartları taşımıyor ve anayasada belirtilen şartları taşımıyor dedik. Birkaç örnek vermek bu iddianamenin ruhunu göstermek açısından önemlidir. AYM, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısına iddianameyi iade ederken ‘Sen kişilerin kimliğini bile doğru tespit edememişsin’ demişti. İkinci iddianamede başsavcının yine kişilerin kimliklerini tespit ederken hataya düştüğünü gördük. Bir başka kişi ile iddiaları davaya koyup başka bir kişinin siyaseten yasaklanmasını talep etmiş ve bu kişi HDP’li değil fakat HDP’nin kapatma davasının konusu olmuş."
HDP KURULMADAN ÖNCE İŞLENEN FİİLLER İDDİANAMEDE
"İddianameye baktığımızda HDP EŞ Genel Başkanlığı görevini yürütmüş arkadaşlarımız olmak üzere HDP’li olmadan hatta HDP kurulmadan önce işlenen fiillerin yine AYM iade kararına ve CMK’ya aykırı bir şekilde iddianameye konulduğuna tanıklık ettik. "
Başsavcının yapması gereken ve AYM’nin istediği neydi? Anayasanın 69’uncu maddesinde belirtildiği üzere HDP merkez organlarının Anayasa 68’de belirtilen fiillerin odağı olma halini gerçekleştirip gerçekleştirmediği üyelerinin faaliyetlerinin bu kapsamda zımnen ya da açıkça benimseyip benimsenmediğini sormuştu başsavcıya. Fakat buna ilişkin mütalaasında tek bir değerlendirmesi bulunmamaktadır. Tek bir merkez organının HDP’nin PM’sinin, MYK’sının, Meclis Grubunun tek bir açıklamasını tek bir faaliyetini ve fiillini iddianameye koymadan başsavcı HDP’nin odak olma iddiasını gösterme cüretini göstermiştir. Bir bütünen iddianameyi değerlendirdiğimizde iddianame CMK’da Anayasa’nın 68 ve 69’uncu maddelerinde belirtilen şartları asla taşımamaktadır."
451 KİŞİYE SİYASİ YASAK İSTENDİ
AYM Genel Kurulu, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından HDP’nin kapatılması istemiyle hazırlanan iddianameyi bazı eksiklerin giderilmesinin ardından 21 Haziran 2021'de oy çokluğu ile kabul etti. Yüksek mahkeme, partinin, hazine yardımlarının bulunduğu banka hesabına bloke konulması yönündeki tedbir talebini ise reddetti.
Mahkeme, partinin kapatılması dışında 451 HDP'li hakkında siyasi yasak istenilen iddianamenin kabul edilmesinin ardından 29 Kasım 2021'de Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanarak AYM'ye gönderilen esas hakkındaki görüşü, savunmanın hazırlanması için HDP'ye gönderdi. Mahkeme, HDP’ye savunma yapması için 30 gün süre verdi ancak parti, savunma hazırlamak için 4 aylık süre daha talep etti. HDP'nin savunma yapmak için istediği süre talebini görüşen AYM, partiye 60 günlük daha ek süre verilmesine karar verdi. Bu sürenin dolmasının ardından HDP'li heyet, bugün AYM'ye savunmayı teslim etti. (Kısa Dalga-MA)