HDP milletvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit, Cinsel Sağlık, Üreme Sağlığı ve Hakları Platformu (CİSÜ) ve Pozitif-iz Derneği tarafından dile getirilen ve HIV enfeksiyonunun Türkiye'de son 10 yılda yüzde 460 arttığı yönündeki açıklamasını soru önergesiyla Meclis gündemine getirdi.
Önergede şöyle denildi:
- Bakanlığınıza bağlı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’nün web sitesine bakıldığında, Türkiye’de 1985 yılından 15 Kasım 2021 tarihine kadar doğrulaması testi pozitif tespit edilerek bildirimi yapılan 29,284 HIV(+) kişi ve 2052 AIDS vakası mevcut olduğu belirtilmiştir. 2014 yılında HIV pozitif kişi sayısı 1917 iken, 2021 yılında HIV pozitif kişi sayısı 2021 olmuştur.
Bu bağlamda;
- Türkiye’de HIV enfeksiyonunun son yıllarda artış göstermesinin nedenleri nelerdir? Bakanlığınız bu enfeksiyonun bulaş yollarının, tedavi şekli ve tedavide varılan gelişmelerin topluma aktarılmasında ne gibi çalışmalar yürütmektedir?
- HIV enfeksiyonu kapsamında çalışma yürüten gönüllü danışmanlık ve test merkezi Türkiye’nin her şehrinde açılacak mıdır?
- Covid-19 pandemi döneminde getirilen kısıtlamalar sebebiyle HIV testi yapılamamasının yarattığı olumsuz etkiler neler olmuştur? Covid-19 pandemi döneminde yapılan toplam HIV test sayısı kaçtır?
- Toplum içerisinde HIV farkındalığını arttırmak için Bakanlığınızca ne tür çalışmalar yapılmaktadır? HIV’e ve HIV pozitiflere yönelik damgalamanın ve ayrımcılığın en aza indirilmesi için Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü kamusal ve dijital alanlarda çalışmalar yürütmekte midir?
- Son 5 yıl içerisinde HIV enfeksiyonuna bağlı yaşanan ölüm vaka sayısı kaçtır, bu vakaların cinsiyete bağlı istatistikleri nelerdir?
NE OLMUŞTU?
Türkiye'de HIV enfeksiyonundaki artışa ilişkin Cinsel Sağlık, Üreme Sağlığı ve Hakları Platformu adına açıklama yapan Pozitif-iz Derneği kurucu üyesi Çiğdem Şimşek, Türkiye'deki vaka artışının sürdüğünü kaydetti. Şimşek, "HIV enfeksiyonunun son 10 yılda yüzde 460 arttığı tek ülke Türkiye" dedi.
Şimşek'in açıklaması şöyleydi:
HIV’i, ‘Latent Rezervuar’ nedeniyle vücuttan tamamen atacak, yani tam şifa sağlayacak bir ilaç ya da aşı henüz mevcut değil. Ancak umut vaat eden ve yüz güldüren pek çok çalışma var.
'HER GÜN 9 KİŞİYE HIV TANISI KONUYOR'
"Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı resmi verilere göre; Türkiye’de ilk vakanın görüldüğü 1985 yılından 15 Kasım 2021 tarihine kadar toplam 31 bin 336 kişiye HIV tanısı kondu. HIV enfeksiyonunun son 10 yılda yüzde 460 arttığı tek ülke Türkiye. 2000 yılında 168 kişi HIV tanısı almışken bu sayı 2019’da 3 bin 248 oldu. 2019 verilerine göre; Türkiye’de her gün 9 kişi HIV tanısı alıyor. Yıllar içindeki bu artışın başlıca nedeni, ülke olarak HIV ve AIDS’e gereken ilginin gösterilmemesi, bulaş-bulaşmama yollarının, tedavi şekli ve tedavide varılan gelişmelerin topluma aktarılmamasıdır.
'GERÇEK SAYI 2-3 KAT FAZLA OLABİLİR'
HIV, bütün dünyada devam etmekte olan bir pandemidir ve bunu görmezden gelmek maalesef yeni HIV vakalarına sebep oluyor. HIV vakalarının böyle hızlı arttığı bir ülkede ideal olanı, her ilde en az bir gönüllü danışmanlık ve test merkezinin faaliyette olmasıdır. Başta Diyarbakır, Gaziantep, Van, Kayseri, Konya, Antalya, Adana, Trabzon, Samsun, Eskişehir olmak üzere Erzurum, Zonguldak, Denizli, Sivas, Çanakkale ve Tekirdağ’da da gönüllü danışmanlık ve test merkezinin açılması gerekiyor. Resmi sayıların dışında HIV statüsünü bilmeyen pek çok kişi bulunuyor. Covid-19 pandemisi döneminde getirilen kısıtlamalar sebebiyle yeterince HIV testi yapılamadı. Toplumda HIV farkındalığı düşük, HIV’e ve HIV pozitiflere yönelik damgalama ve ayrımcılığın devam ediyor olması nedenleriyle kişiler test yaptırmaktan çekiniyorlar. Türkiye’de HIV ile yaşayan ve durumunu bilmeyen kişi sayısının gerçekte mevcut sayının en az 2-3 katı olabileceği tahmin ediliyor.
Türkiye’de 2017 yılında Başkent Üniversitesi ve Hacettepe Üniversitesi HIV/AIDS Araştırma ve Tedavi Merkezi (HATAM) tarafından yapılan HIV ve AIDS Farkındalık Araştırması sonucunda, toplumun yüzde 77’si HIV hakkında doğru ve güncel bilgiye sahip değil. Katılımcıların yüzde 75’i, HIV pozitif kişilerin başarılı tedaviler sayesinde herkes gibi normal bir yaşam sürdürebileceğini bilmiyor." (Kısa Dalga-ANKA)