BBC ile paylaşılan bir analize göre, Avrupa’da enerji fiyatları artarken Rusya bir işleme tesisindeki gazı yakıyor. Uzmanlar bunun, yaptırımlar olmasaydı Almanya’ya ithal edilmesi beklenen gaz olduğunu söylüyor.
Finlandiya yakınlarındaki tesiste her gün 10 milyon dolarlık gazın yakıldığı tahmin ediliyor. Bilim insanları bunun yol açtığı is ve karbon salımının Kuzey Kutup Bölgesi"ndeki buz erimesini hızlandırmasından endişe ediyor.
Rystad Energy tarafından yapılan analizde her gün 4,34 milyon metreküp gazın bu tesiste yakıldığı hesaplanıyor. St. Petersburg’un kuzeybatısındaki Portovaya işleme tesisi, gazı sıvılaştırmak (LNG haline getirmek) için kurulan yeni bir tesisti.
'FİNLANDİYALILAR ALEV GÖRÜNCE FARK EDİLDİ'
Gaz yakıldığı ilk olarak, yakındaki sınır bölgesinde yaşayan Finlandiyalıların yaz başında ufuk çizgisinde sönmeyen dev bir alev görmesiyle fark edildi. Portovaya, Almanya’ya gaz taşıyan Kuzey Akım 1 Boru Hattı'nın kompresörlerinden birine de yakın.
Deniz altından Almanya’ya gaz taşıyan bu hattaki akış Temmuz ortasından beri kapasitenin yüzde 20’sine düştü. Rusya bunun yaptırımlardan kaynaklanan teknik sorunlar nedeniyle olduğunu savunurken Almanya ise bunun tamamen politik bir hamle olduğu görüşünde.
'ISI YÜKSELDİ'
Araştırmacılar aynı dönemde bu tesisten yayılan ısıda da önemli bir artış fark etti. Bunun gaz yakılmasından kaynaklandığı düşünülüyor.
İşleme tesislerinde gaz yakılması sıklıkla görülen bir durum. Genellikle güvenlik için veya teknik nedenlerle yapılıyor. Fakat uzmanlar bu tesiste yakılan gazın miktarının kendilerini şaşırttığını belirtiyor.
Ohio’daki Miami Üniversitesi’nden uydu görüntüsü uzmanı Dr. Jessica McCarty “Bir LNG tesisinde bu kadar gaz yakıldığını daha önce hiç görmemiştim. Temmuz’da başlayan alevler hâlâ azalmadı” diyor.
Tesislerdeki gaz yakma ihtiyacına çözümler bulma alanında çalışan Capterio şirketinin CEO’su Mark Davis, Portovaya’daki alevin bir kaza sonucu oluşmadığı, operasyonel nedenlerle yapıldığı görüşünde:
“Operatörler genellikle tesisleri kapatmaktan çekinirler. Bunun nedeni de tekrar işler hale getirmenin zor veya maliyetli olması ihtimali.
“Buradaki durumun da bundan kaynaklandığını düşünüyorum.”
Diğerleri ise normalde Kuzey Akım hattına pompalanması gereken büyük miktarlarda gaz başa çıkmanın teknik açıdan zorluk yaratabileceği görüşünde. Rus enerji şirketi belki de Almanya’ya satamadığı bu gazı Portovaya’daki tesiste LNG’ye dönüştürmek istiyordu fakat başaramadı.
Avrupa ülkelerinin uyguladığı ambargonun da etkisi olabileceğini düşünenler var. Finlandiya’daki LUT Üniversitesi’nden enerji mühendisliği profesörü Esa Vakkilainen, “Uzun süren yakma, bazı ekipmanlarda sorun yaşadıkları anlamına gelebilir” diyor ve ekliyor: “Ambargo nedeniyle, petrol ve gaz işlemede gereken yüksek kaliteli valfleri üretemiyorlar. Belki de bazı valfler kırıldı ve yerine yenisini takamıyorlar.”
Gazprom, BBC’nin konuyla ilgili sorularını yanıtsız bıraktı.
'KUZEY AKIM'LA İHRAÇ EDİLEBİLİR'
Fakat bilim insanları burada yakılan gazın finansal ve çevresel etkilerinin her gün arttığını vurguluyor. Rystad Energy’den Sindre Knutsson “Bu alevin büyüklüğü, Rusya’nın Avrupa enerji pazarındaki rolünün büyüklüğünü simgeliyor” diyor ve ekliyor: “Şu çok net ki Rusya isterse gaz fiyatlarını yarın düşürebilir. Yakılan gaz Kuzey Akım veya başka yollarla ihraç edilebilecek bir gaz.”
Yakmak yerine gazı doğrudan atmosfere salmak, metan miktarını artırdığı için yakmaya kıyasla çok daha zararlı olsa da Portovaya’daki alev her gün 9 bin ton karbondioksite denk karbon salıyor.
Kanada’daki Carleton Üniversitesi’nden Prof. Matthew Johnson, doğalgaz gibi yakıtların tam olarak yakılamaması sonucu oluşan is parçacıklarının kuzeydeki buz tabakalarına düşerek bunların erimesini hızlandırmasından endişe ettiklerini söylüyor.