CNN'e konuşan bir kaynak, 21 Kasım'da İngiltere ile oynadıkları açılış maçında ülkenin milli marşını okumayı reddeden İranlı oyuncuların, İran Devrim Muhafızları Ordusu (IRGC) üyeleriyle bir toplantıya çağrıldığını söyledi.
Kaynağın iddiasına göre, İranlı oyuncular, milli marşı söylememeleri ya da Tahran yönetimine karşı herhangi bir siyasi protestoya katılmaları halinde, ailelerinin "şiddet ve işkence" ile karşı karşıya kalacağı yönünde tehdit edildi.
Kaynağa göre oyunculara İngiltere maçı öncesinde "hediyeler ve arabalar" vaat edilmişti ancak milli marş eyleminin ardından hükümet, oyuncuları ve ailelerini tehdit etmeye başladı.
Yabancılarla görüşmelerine izin verilmiyormuş
Dünya Kupası başladığından beri Katar'da faaliyet gösteren İran güvenlik birimlerini yakından takip ettiğini iddia eden kaynak, İran Devrim Muhafızları'ndan düzinelerce subayın, İranlı oyuncuları izlemekle görevlendirildiğini ve futbolcuların yabancılarla görüşmelerine izin vermediğini aktardı.
Kaynak, İran milli takımının Portekizli teknik direktörü Carlos Queiroz'un, İranlı oyunculara ve ailelerine yönelik tehditlerin ardından, Devrim Muhafızları ile ayrı ayrı görüştüğünü ifade etti. İddia edilen görüşmenin içeriğine dair bilgi verilmese de Queiroz, İranlı oyuncuların Dünya Kupası'nda protesto eylemlerine destek olabileceğini ancak bunun, FIFA kuralları çerçevesinde gerçekleşeceğini söylemişti.
Ne olmuştu?
İran'ın başkenti Tahran’da 13 Eylül’de "ahlak polisi" olarak bilinen İrşad Devriyeleri tarafından gözaltına alındıktan sonra gördüğü şiddet nedeniyle hastaneye kaldırılan 22 yaşındaki Mahsa Amini’nin 16 Eylül’de yaşamını yitirmesi ülkede tepkilere neden olmuştu.
Bu süreçte bazı İranlı sporcular, protestoculara destek vermek amacıyla milli marşı söylememeyi ve zaferlerini kutlamamayı tercih etmişti. İran milli takımı da İngiltere ile gerçekleştirdiği ilk grup aşaması maçında milli marşı söylememiş ve 6-2 yenilmişti. Geçtiğimiz cuma günüyse Galler'e karşı 2-0 galibiyet kazanan takımın milli marşı söylemesi dikkat çekmişti.