CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, İstanbul Sözleşmesi’nin yürürlüğe girişinin 8'inci yılında açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 20 Mart'ta gece yarısı kararnamesiyle kadınların "can simidi" olan İstanbul Sözleşmesi’ni "hukuksuzca feshettiğini" söyleyen Nazılaka, “Milyonlarca kadının eşitlik ve yaşam hakkının güvencesi gasp edildi” dedi.
"DANIŞTAY 'PADİŞAHIM ÇOK YAŞA' DEDİ"
Danıştay 10. Dairesi'nin, 19 Temmuz 2022’de İstanbul Sözleşmesi'nin feshine ilişkin Cumhurbaşkanlığı kararının iptal istemini 2'ye karşı 3 oyla reddettiğini hatırlatan CHP’li Nazlıaka, şunları söyledi:
"Danıştay, bu kararıyla ‘Padişahım çok yaşa’ demiş oldu ve hukukun üstünlüğünden değil, üstünlerin hukukundan yana tavır aldı. Danıştay savcılarının gerekçeli kararda belirttikleri hukuki argümanlar yok sayıldı. AKP döneminde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 1. Hukuk Müşaviri iken Danıştay’a atanan Lütfiye Akbulut ise bu atamanın hakkını verdi ve fesihten yana oy kullandı.
"KİMSE ANAYASA'DAN ÜSTÜN DEĞİL"
Türkiye Cumhuriyeti’nin bir hukuk devleti olduğunu yok sayanlara tekrar hatırlatıyoruz: Hiç kimse Anayasa’dan üstün değildir. Hiç kimse Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden üstün değildir.
Biz kadınlar, yaşam hakkımızın sizin eşitlik karşıtı karanlık zihniyetiniz tarafından elimizden alınmasına asla izin vermeyeceğiz. Tek adamın hukuksuz uygulamalarını savunanlara inat, hukukun üstünlüğünden yana tavır almaya devam edeceğiz.
Yol haritamız belli: öncelikle Danıştay’ın İdari Dava Daireleri Genel Kurulu’na başvurarak, karara itiraz edeceğiz. İç hukuk yolları ile İstanbul Sözleşmesi’nin yürürlüğe girmesi sağlanmadığı takdirde, Anayasa Mahkemesi’ne başvuracağız. Tek adama karşı, 'Adam Tek! Biz Çoğuz!' şiarımızdan asla vazgeçmeyeceğiz. Biz kadınlar, direniş destanı yazmaya devam edeceğiz!
"24 SAAT İÇİNDE YÜRÜRLÜĞE SOKACAĞIZ"
Kimse umutsuzluğa kapılmasın. Az kaldı… İktidara geldiğimizde ilk 24 saat içerisinde İstanbul Sözleşmesi’nin yürürlüğe sokacağız. Tüm hükümlerini uygulayarak kadına ve çocuğa yönelik şiddet ile kadın cinayetlerinin nasıl durdurulacağını göstereceğiz. Eşitlikçi bakış açımızı hayata geçirerek, kız kardeşlerimizin canice katledilmesine, kadın katillerinin cezasızlıkla ödüllendirilmesine geçit vermeyeceğiz.
İstanbul Sözleşmesi’nden de 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesi Kanunu’ndan da kazanılmış haklarımızdan da asla vazgeçmiyoruz. Bu haklar bizim can simidimizdir. Haklarımızı tek tek budamaya heves edenlere, Cumhuriyetimizin kararlı savunucuları ve eşitlik mücadelesinin neferleri olarak sesleniyoruz: Haddinizi bilin." (ANKA)