İzmir'in simgelerinden gevrek, coğrafi işaret tescili alıyor. İzmir Pide ve Gevrekçiler Odası Başkanı Şükrü Erişen, diğer illerde satılanlardan farklı olan, kendine has lezzeti, görünümü ve üretim şekli ile dikkat çeken gevreğin tescil alması için Türk Patent ve Marka Kurumu'nu başvurduklarını açıkladı.
İzmir Pide ve Gevrekçiler Odası Başkanı Şükrü Erişen, kentin simgelerinden gevreğin coğrafi işaret tescili alması için Türk Patent ve Marka Kurumu'na başvurduklarını açıkladı. İzmir Gevreği’nin kendine has bir lezzete sahip olduğunu belirten Erişen, "İzmirliler simit demez, gevrek der. Gerçekten de İzmir Gevreği diğer illerde satılan simitlerden hem görünüm hem lezzet hem de üretim şekli açısından farklıdır. İzmir Gevreği önce pekmezde, sonra fırında iki kere pişer. Adı üstünde, gevrek gevrek pişer. Hamuru yoğrulup sıcak pekmez kazanında bir dakikaya yakın haşlanıp kabartılır, sonra susama bulanıp fırında pişirilir. Diğer illerde ise üretim farklıdır. Örneğin İstanbul simidi üretiminde hamur soğuk pekmez kazanına sokulup susamlanır ve fırına verilir. Bu şekilde iki ürün arasında lezzet ve görünüm farkı da oluşur" dedi.İzmir Gevreği’nin kente ait bir değer olduğunu hatırlatan Mehmet Şükrü Erişen şöyle konuştu:
"İzmir Gevreği'nin şekli ustalarımıza özgüdür. Rengi ve tekstürü benzersizdir. İzmir Gevreği İzmirlilerindir. İzmirli olmak için burada doğmuş olmanız şart değil, bu kentin havasını koklamanız, suyunu içmeniz, İzmir’i hissetmeniz yeterli. Umuyoruz ki bu heyecanımızla başvurduğumuz İzmir Gevreği’nin tescilini alacağız ve kentimizin önemli bir değerinin ismini, özelliklerini koruma altına alacağız, gelecek nesillere de taşıyacağız."
İzmir'de gevrek ustası Selim Acar ise, "İzmir Gevreği kazanda pişer, İstanbul Gevreği ise sıcak kazanda pişirilir. Bizim gevreğimiz daha açık, diğerleri ise daha kızarık olur. Hepsi kendi içinde meşhurdur ama İzmir Gevreği başkadır" dedi.